Dün, Zonguldak belediyesindeydik.
Birkaç işimiz vardı.
Sorunlar vardı.
Görüşmeler, vardı.
Hepsini hızlı bir şekilde gerçekleştirdik.
Devam ediyorum.
Zonguldak Belediyesin de önce Başkan yardımcısı Hikmet Cebeci, ile görüştük.
Konumuzu söyledik.
Durumu çözdük.
Hem de uzun pazarlıklardan sonra.
Olsun, sorun bizim sorunumuz.
Çözüm de bizim için önemli.
Çözmemiz gerekiyordu.
Çözdük.
Gerçi, Cebeci başkan yardımcımız, çay ve kahve söylemedi.
Bize gelirse biz ikram ederiz.
Hem de her zaman.
Devamla,
Su işlerinden sorumlu şefimiz Ali Bayır ile sohbet ettik.
Ali abiyi severim.
Fikirlerine önem veririm.
Kavgacı bir kimliği olmasına.
Muhalefet tarzında görünmesine, rağmen.
Sevilen.
Sayılan.
Ve değer verilen bir isimdir.
Kendi adıma sevdiğim bir kişiliktir.
Bizi bırakmadı.
Hemen çay söyledi.
Sohbet ettik.
Bazı konuları görüştük.
Sonra, Zonguldak Belediyesine gelmişken.
Başkan yardımcımız, Kemal Camgöz’ü görmem gerektiğini düşündüm.
Tekrar, üçüncü kata çıktım.
Başkan yardımcımızın makamına geldik.
Her zaman sıcaklığı ile karşılandık.
Kemal başkan ile uzun yıllara dayanan diyaloglarımız vardır.
Bizlere devamlı ve sürekli elinden geldiğince yardımcı olmuştur.
Bizlerde tabi ki, her zaman yardımcı olmuşuzdur.
Kemal başkanla önemli bir konumuz vardı.
Gerekli talimatları verdi.
İnşallah çözeceğiz.
Bizi gerçi rahatsız eden bir durum yok.
Bununla birlikte karşılıklı teyit ile mahsupları yaparsak.
Kağıt üzerinde olsa da çözersek.
Herkes rahatlayacak.
Başkan olunca sorumluluk artıyor.
Kemal başkanımın odasında.
Kıdemli başkan yardımcısı Erhan Darende, vardı.
Başkan yardımları Nilgün Sarbay ve Hikmet Cebeci vardı.
Başka da kimseyi göremedik.
Erhan başkan ile uzun zamandır aramız serindi.
Kırgınlık vardı.
Dünde bunu ifade ettim.
Başkan ile kırgınlığımız tabi ki sonsuz değildi.
Hemen gerekli talimatları Darende başkanımız, verdi.
Peşine sorumlu müdürümüz, aradı.
Ve yakında gerekenin yapılacağını duymak bizleri mutlu etti.
Darende başkandan kısada olsa bazı bilgiler aldım.
Yaz sezonu çalışmaları sürüyor.
Hem de yoğun.
Yeni sürprizler var.
Bugün yazmıyorum.
Daha sonra paylaşacağım.
Ve Zonguldak Belediyesine 16 palmiye geliyor.
Bu palmiyeler, Rotary kulübün yaptığı.
Hayata geçirdiği, parkın önündeki duble yol şeklinde olan yolun, orta göbeğine dikilecek.
Çok güzel bir görüntü olacak.
Eski adı sendika sokak.
Veya Dr. Arslan Enbiri sk.
O sokak ve mahalle benimde yaşadığım ve her zaman sevdiğim bir çevredir.
Çok güzel günlerimiz geçti.
Palmiyelerle o bölge çok daha değişik ve yenilikçi olacak.
Palmiyelerden üç tanesi de maden müzesine verilecekmiş.
Ve iki tanesini de biz istedik.
Başkanın sözü vardı.
İnşallah, bu sefer gerçekleşir, diye düşünüyoruz.
Gerçi park ve bahçelerden sorumlu müdürümüze söyledik.
Ama o bilgi daha geçilmemiş.
Başkan Darende, bu sefer bu konuyu ehemmiyetle hayata geçirir düşüncesindeyim.
Sonra da tabi ki kahvelerimizi içeceğiz.
Son olarak,
Başkan Akdemir’in makamına geçtim.
Başkanın BEÜ de açık öğretim de başarılı öğrencilerin plaket törenin de olduğunu biliyorum.
Fakat geçtiğimiz gün.
Başkan Akdemir, beni bizzat aramıştı.
Bir konu hakkında görüştük.
Ve beklediğini söylemişti.
Gidip ziyaret edecektim.
Fakat, başkan ZONÇEP toplantısında idi.
Not bıraktık.
Gelince haber verin, geleyim sözlerim.
Unutulmuş.
Sorun değil.
Onu sormaya gittiğimde.
Gerekli cevabı aldık.
Daha sonra özel kalem müdürüm Hasbi Kabaca, aradı.
Başkan sen beni ara.
Gereken hassasiyet sağlanır, dedi.
Özel kalem müdürümüz Hasbi Kabaca’ ya teşekkür ettim.
Başkan Akdemir, ile yapacağımız önemli ve değerli görüşmeyi şimdilik yapamadık.
Ama tabi ki yapacağım.
Dün , Zonguldak Belediyesin de kısa ama yararlı, faydalı görüşmelerde ve ziyaretlerde bulunduk.
Köşemde paylaşıyorum.
Zaman zaman gitmem gerektiğini önemle anladım.
Bundan sonra sık sık ziyaret yapacağız.
Son olarak.
Zonguldak Belediyesine sadece ziyaret odaklı ve bilgi alma adına görüşme üzerine ziyaretler yaptık.
Maalesef bazı isimler ise sadece dedikodu odaklı ziyaretler yapıyor.
Benim bu duruma ne zamanım,
Ne vaktim, var.
Gerçekten 24 saatimiz dolu.
Hem de çok dolu.
Dünkü ziyaretler kısa ama önemli ve değerliydi.
