İlginç bir siyasi parti olduğuna kuşku duymuyoruz CHP’nin ! Örneğin uzun yıllar muhalefette kalıp oy oranlarını düşüren belki de Dünyadaki tek muhalefet partisidir CHP ! 

 Benzer sol siyasi partilerde genel başkanlık “ ömür boyu “ düşünülmez, bir iki dönem görev yapanlar yerlerini/makamlarını bırakır ve köşelerine çekilir. Ülkemizde siyaset dönemlik yada sınırlı bir süre düşünülmez. Padişahlık gibi ölene kadar yapılması düşünülür. Halkında bu tip durumlara “ niye böyle oluyor” dememesi yüzünden koltuklar kolaylıkla bırakılmaz. Ölüm meleği gelene kadar Dünyalıklar vazgeçilmezdir. 

  CHP; Kasım 2015 seçimlerinde aldığı yüzde 25.3 oy oranından yüzde 10.5 daha eksik oy aldı Haziran seçimlerinde. 1999 seçimlerinden sonraki en büyük düşüş 24 Haziran seçimleridir. Ülke siyasetini takip edenler o seçimlerde CHP nin baraj altında kaldığını iyi hatırlayacaktır. Dönemin genel başkanı Deniz Baykal’ın koltuğunu bırakmasına neden olan seçimlerin galibi de Bülent Ecevit’in önderliğindeki DSP idi. O günden bugüne ülkemizdeki sol oyların genelde yüzde 30 lar seviyesini bir türlü yukarı test edemediğini görüyoruz. Borsa deyimiyle “ yüzde 30 psikolojik seviye” hiç yıkarı çıkarılamadı. Sağ görüşlü yada kendini merkez diye tanımlayan siyasi oluşumlar genelde yüzde 40 ları rahatlıkla geçtiğinden bu siyasi iklimde sol görüşün “ iktidara taşınması” mevcut şartlarda mümkün görünmüyor. 

 Genelde aynı kadrolar, hep aynı sloganlar, sığ genel merkez zihniyeti, başarısızlığa kabul edip “ iç sorgulama gereği duymayan” siyaset kadroları ve heyecanı kalmayan il/ilçe teşkilatları. Biraz Muharrem İnce ile alanlara çıkıp “ kendini göstermeye” çalışan geniş halk kitleleri, ilk kez “ acaba olur mu? SOL iktidara gelebilir mi? “ dedirten manzaralar. 

  Elbette 24 Haziran çok baskın ve erkenden bir seçim olduğu için CHP illerde ön seçim yapamadı ama genel merkezin yaptığı aday seçimlerinin ne derece yetersiz olduğu gördük. Kentlerdeki büyük oy kayıplarının en büyük sebeplerinden biri de aday belirleme de yapılan yanlışlıklar. Ne düşünüldü ve amaçlandı bilemiyorum ama parti içinde sevilen ve halkta karşılığı olan bir çok isim “ Fikri Sağlar, Ceyhun İlgir, Hüsnü Bozkurt, Haluk Peşken,Metin Lütfü Baydar” gibi bir çok ismin listelere alınmadı !  Ancak ne hikmetse Sezgin Tanrıkulu ve Mehmet Bekaroğlu’nun sürekli yerlerini koruması, üstelik kendi memleketlerinde değil, İstanbul’da ben bile aday olsam kazanabileceğim yerlerden aday gösterilmeleri partinin en büyük paradokslarından biri olarak duruyor. 

  Uzun yıllardır yazdığım bir yanlıştan dönmeleri son seçimin en ciddi kazanımı. Genel merkez; artık yüz sayfalık seçim broşürü bastırmaktan vazgeçti. Sürekli yazıp söylerim kitap okumayan bir halka seçimlerde okusun diye yüz sayfalık kitap hazırlatmak hangi “ halkını tanımayan zekanın eseriydi? . 

  Adam piyango listesini bile incelememek için akıllı telefonundan “ PİYANGO sitesine sorgulama” yaptırıyor, sen o adama partinin yapacaklarını okusun diye koca cilt broşür bastırıyorsun! Yahu ağaçlara yazık, kağıda yazık , harcanan paraya emeğe yazık . yap bir etkili reklam, ne anlatmak istiyorsan 1-2 dakika da anlat kardeşim. Yorma milleti ….

  Bu konu çok uzun olduğundan işi seriye bağlayıp birkaç gün daha CHP limanında demirleyeceğiz, ayrılmayın lütfen ….