Bir bayram daha sona erdi.

Önce mübarek kurban bayramı.

Sonra ise 24 temmuz basın bayramı.

Sansürün kaldırılışının 113. Yılı.

Hepsi tatile denk geldi.

Bayrama  geldi.

Çifte bayram oldu.

Güzel oldu.

Kısaca kurban bayramı.

Zonguldak bayrama klasik olarak önce protokol bayramlaşması ile başladı.

Çok da güzel oldu.

Sayın Valimiz tam beş vekil ile birlikte.

Belediye başkanı da dahil.

Rektör hocamız.

İl  protokolü.

STK.

Odalar.

Herkes vardı.

Kalabalıktı.

Yarım saat sürdü.

Ama sıcak ve samimi idi.

Hele ki beş vekilin bir arada olması.

Bunu da bizzat Sayın Valimiz Mustafa Tutulmaz, sağlıyor.

Bunu da kimse unutmasın.

Zonguldak bugün için birlik ve beraberlik var.

Bu da güç birliği sağlıyor.

Şehirde ki güçlü birliktelik.

Sayın Valimiz sayesinde sağlandı.

Başarıldı.

Verdiği pozitif enerji il geneline çok olumlu yansıdı.

Devamla.

Kurban bayramının birinci günü kurbanlıklar kesildi.

Şehir yoğundu.

Hava çok sıcaktı.

Halk denizlere koşmuştu.

Bizlerde çalıştık.

Hem Anne ve baba ziyareti.

Akraba ziyareti.

Dost ziyaretleri yapıldı.

Yaptık.

İkinci günü meslektaşlarımıza ayırdık.

Geleneksel  ZGC bayramlaşmamızı yaptık.

Gün boyu sürdü.

İl geneli bir gazeteciler  yer aldı.

Gazeteler.

Radyo.

Televizyon.

Kurumsal haber sitelerinde çalışan meslektaşlarımız  yer aldı.

ZGC yönetim, denetim, onur ve genel kurul üyeleri de katıldı.

Kalabalıktık.

ZGC bayramlaşması tam yarım gün sürüyor.

Kendi  üyesine bu kadar vakit ayıran başka STK da yok.

Bir çok ikramımız oldu.

Görevlimiz yarım gün hizmet sundu.

Sağolsun.

Ayrıca yemek  programı yaptık.

Çeşitli seçenekli yemekler yendi.

Sohbetler edildi.

Yazı başlığımızda çifte bayram kutladık demiştik.

Kurban bayramımızı kutladık.

Basın bayramını kutladık.

Sansürün kaldırılışının 113. Yılını kutladık.

Basın sorunları görüşüldü.

Tartışıldı.

Konular peş peşe geldi.

Basına sansür olmaz dedik.

İfade özgürlüğü dedik.

Basın ahlak esasları dedik.

Doğru haber dedik.

Yalan habere şiddetle karşı çıktık.

Haber hırsızlarını değerlendirdik.

Neden internet haber sitelerinin yasasının bir türlü çıkmadığını,

Çıkartılmadığını konuştuk.

Sosyal medya ile ilgili peş peşe düzenleme yapılıyor.

İnternet haber sitelerine düzenleme yok.

Gazeteci vasfı taşımıyorlar.

O kadar yoğun uğraşıya rağmen.

Sahte siteler.

Sahte gazeteciler.

Bir türlü önlenemiyor.

Bu arada hırsızlar ve arsızlarda bu konuda o kadar çok  ki.

Resmen ar damarları çatlamış.

Gazetelerin internet haber siteleri bizlerin  gazeteciliği tamamlayan unsur olarak kabulümüzdür.

Ayrıca kurumsal haber siteleri tabi ki her zaman yanlarındayız.

Diğerleri yani korsanlar.

İsmi üzerinde.

Korsan.

Bizler için muteber değil.

Geçersiz.

Basın bayramında bu konuda  çok konuşuldu.

Tartışıldı.

İnşallah bunlar temizlenecek.

Yalnız yasa çıkması şart ki şart.

Olması gereken yasanın meclisten geçmesi.

Yasallaşması.

Bu konuda tüm siyasi partiler destek veriyor.

Hazırlıkta yapıldı.

TGF olarak katkı verdik.

İllerde cemiyetler destek verdi.

Hazırlanan maddeleri tek tek okuduk.

MHP genel başkan yardımcısı hazırladı.

Partiler destekledi.

Komisyona gelecekti.

Gelmedi.

Gelemedi.

Birileri engel oldu.

Bakalım kim veya kimler korsan oluşumu destekliyor.

İsmi üzerine korsan siteler.

Ve bu korsanlık bugün iyi görünür .

Yarın kötü görünür.

Bizden söylemesi ve uyarması

Onun için bir an önce yasal hale gelmEsi.

Gazetecilik statüsü taşıması.

Mevkute olması.

Yazı işleri müdür ve muhabir kadrosunun olması.

Elzem.

Bu şekilde işin ehilleri ile yol alınır.

Korsanlarda yok olur.

Kim gazeteci, kim değil.

Açık ve seçik ortaya çıkar.

Bakalım bu konuda uğraşımız yoğun sürecek.

Devam edersek.

İkinci günü kendimize ayırarak  meslektaşlarımız ile bir arada olduk.

Gelen ve katılan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.

Mazeret gösterenlere de hoş görü ile bakıyoruz.

 Mazeretsiz katılmayan arkadaşlarımıza da cemiyet her zaman sizlere lazım olur.

Hakkınızı ve hukukunuzu korur.

İşinize gelince değil.

Her daim, özel günler  dahil cemiyetinize vakit ayırmanız gerekir.

Değer veren, değer görür.

Ve geldik.

Bayramın üçüncü gününe.

Bugünde bizler için önemliydi.

Değerliydi.

Jandarma genel komutanlığının tahsis ettiği helikopterle Zonguldak semalarında uçtuk.

Yol kontrolü yaptık.

Jandarma komutanımız kıdemli Albay Gönen Süslü’ ye teşekkür ediyoruz.

Gazeteci arkadaşlarımız katıldı.

Jandarma trafik sorumluları yer aldı.

Jandarmanın kardeş kuruluş dediği il emniyet müdürlüğü trafik sorumlusu da yer aldı.

Tabi ki havadan yol denetimi yapıldı.

Hepsi jandarma ağılıklıydı.

Ana yollar.

Tali yollar.

Kıyı şeridi.

Sahiller.

Kırsal.

Yolların trafik akışı.

Jandarma her yerde.

Her zaman.

Karayolu görevlileri ile yapılan istişareler.

Görüşmeler.

Havadan denetimle takviye edildi.

Trafik akışını etkileyenlere  uyarı yapıldı.

Bilgi verildi.

Jandarma her konuda olduğu gibi.

Trafikte çok tecrübeli oldu.

Çok yol alındı.

Mesafe kat edildi.

Bunu da bizzat görüyoruz.

Canlı yaşıyoruz.

Jandarma genel komutanlığına da helikopter tahsisi adına teşekkür ediyoruz.

Basının yer alması da çok önemliydi.

Zaman zaman basındaki diğer arkadaşlarımız da  yer alacak.

Helikopter biraz tehlikeli gibi olmasına rağmen.

Alışıyoruz.

Yaklaşık bir saat kırk dakika süren  bir uçuş sonrası Zonguldak kargo alanına indik.

Zonguldak sahilinden  önce Kilimli.

Çatalağzı.

Göbü.

Filyos .

Devamında  Saltukova.

Havalimanı.

Filyos limanı.

Endüstri merkezi.

Sonr Çaycuma.

Devrek.

Ereğli.

Ve Zonguldak’a dönüş.

Zonguldak üzerinde tur.

Çok güzeldi.

Çok keyifliydi.

Zevkliydi.

Havadan haber yapmak olağanüstüydü.

Zonguldak gerçekten yer üstü doğal zenginliğe sahip.

Böyle bir coğrafya yok.

Müthiş bir tarım arazimiz var.

Çaycuma bölgesinde   çok tarım alanı gördüm.

Seralar o kadar çok ki.

Sadece Çaycuma değil.

Tüm bölgelerde tarım arazileri pek çok gördüm.

Yaşadım.

Hem de  ne çok.

İyi tarım arazilerimiz var.

Hepsini fotoğrafladık.

Bir de tarımda OSB bir ve  devamını getirirsek.

O zaman kırsal mutlu olur.

Göç azalır.

Hatta göç alırız.

Zonguldak tarımda çok zengin.

Bunu gördük.

Yeşilimiz çok.

Daha Ereğli kırsalını.

Alaplı bölgesini gezemedik.

Göremedik.

Dün önemli bir üçgen tur yaptık.

İl genelini  havadan gözlemledik.

Ereğli –Zonguldak kıyı  kenarından dönüşte.

Yoğun yağmura yakalandık.

Helikopterin silecekleri yetişmedi.

Helikopter iki pilotumuz vardı.

Bir de yer hizmetlerini yapan görevli yer alıyordu.

Fakat pilotlar bir selamlama konuşması yapmadı.

Tanıtım olmadı.

Uçuş ile ilgili bilgi verilmedi.

Kaç fitte uçacağımız bile söylenmedi.

Ne diyelim.

Pilotlarımıza gene de teşekkür ediyoruz.

Ankara’dan geldiler.

Bizlerle oldular.

Ankara gelişlerinde Amasra ilçesinde yakıt aldılar.

Sonra Zonguldak’a geldiler.

Saat 14. 00 gibi Zonguldak kargo alanı.

Saat 15 35. Gibi dönüş oldu.

Hiç mola vermeden bir saat 35 dakika uçtuk.

Sonra bizi getiren Jandarma helikopter.

Aynı şekilde hiç mola vermeden önce Amasra  sonra Ankara’ya döndü.

Olumsuz hava şartlarına rağmen  dünkü görev yerine geldi.

Batı Karadeniz de sadece Zonguldak bölgesinde helikopter uçuşu oldu.

Bu da Jandarma genel komutanlığının Zonguldak’a verdiği önem ve değer.

Tabi ki Jandarma komutanımız kıdemli Albay Gönen Süslü’ ye verilen kıymet .

Dediğim gibi Jandarma her zaman her yerde.

Ve bayramın üçüncü günü bu şekilde geçti.

Daha sonra tabi ki haberini yaptık.

Arkadaşlar servis etti.

ZGC olarak bizlerde servis ettik.

Bu bayram hem arkada çalıştık.

Hem de havada görev yaptık.

Çalıştık.

Bu da bizim ZGC farkımız olsun.

Köşe yazımızı yazarken.

Bugün bayramın dördüncü günü.

Yazarak.

Ve çalışarak geçiriyoruz.

Cumartesi gazeteler çıkıyor.

Tatil bitiyor.

Herkes dönüş yolunda.

Bizler kutladık ama bugün basın bayramı.

Sansürün kaldırılışının 113. Yılı.

Kutlu olsun.

Mutlu olsun.

Unutmayanlara teşekkür.

Klasik mesajlara hayır.

Sözlü ve canlı kutlamalara evet.

Nokta diyelim.