toplantısının ardından basının karşısına çıktı. Normalleşme sürecinde tedbirlerin elden bırakılmaması gerektiğini belirten Bakan Koca, maske ve sosyal mesafe kurallarında dikkatli olma çağrısında bulundu.

"ÖĞRENCİLERİMİZ İÇİN GÜVENLİ ORTAMI HAZIRLAMALIYIZ"

Günlük vaka sayılarımızda istikrarlı bir azalma söz konusu. 1 Haziran itibariyle yeni bir sürece girdik bu sürece normalleşme süreci diyoruz. Ülkece nihai sonucu ulaşmak için çalışmaya devam ediyoruz. 1 Haziran'da başlayan normalleşme süreci geniş bir alanı kapsayan önemli bir süreçtir. Dünya çapındaki bu salgın ölüm kalım korkusu ile insanları eve kapatmakla kalmadı, her ticari alanı etkiledi. Dünyadaki refah seviyesi 6 ayın öncesine göre çok geriye düşmüştür. Tedbirlere uymak aynı zamanda ülkemizin refahını da güvence altına almak demektir. Yeni takvim başladığında öğrencilerimiz için güvenli ortamı hazırlamalıyız. Herkese karşı sorumluluğumuz var.

"MASKE VE MESAFE KURALLARINA UYMAYA DEVAM ETMELİYİZ"

Devletimiz salgınla mücadelede tüm alt yapısını seferber etti. Yönetim dirayetiyle dünyada görülmemiş bir başarı elde ettik. Bugünlerin de kendine özgü zorlukları vardır. 1.zorluk salgının sona erdiği inancıdır. Tedavide elde ettiğimiz başarıya güvenerek rehavete kapılmamamız gerekiyor. Planlı bir şekilde normal şartlara döndük. Tedbirlere eğer uyulmazsa salgın devam eder, salgına karşı tedbirimiz bellidir. Evden çıkınca maskemizi takmamız gerekiyor ve 1,5 metre mesafeyi korumamız gerekiyor. Maske yüzde 100 olmasa da uyum gösterilen bir tedbirdir.

TÜRKİYE'DE 2.DALGA BEKLEMİYORUZ

Maske ve 1,5 metre mesafe uyulması gereken tedbirlerdir. Maske ve sosyal mesafeyi ihlal edenlere mesafeli yaklaşın. Biz Türkiye'de 2.dalga beklemiyoruz, tedbirlere uymaya devam edelim. Belirti göstermeyen birinden başkasına geçen hastalık bulaştığı kişide ciddi hastalıklar yaratabilir. Hastanelerimiz artık olağan hizmetlerine geçmeye başlıyor. Ertelenmiş tedavilere randevu verilecek. Hastaneler için gerekli rehberimizi hazırladık.

"AVM VE İŞ YERLERİNİN ÇALIŞAN SAYISI BELİRLENMİŞTİR"

Pek çok iş yeri faaliyete başladı. Tedbirlere uymalıyız. Restoranlar açıldı. Mümkünse 3-4 kişi oturmamalıyız. Hatırdan çıkarmamalıyız. Normalleşme süreci eski alışkanlıklarımıza dönmek değildir. Tedbirlere uymazsak başa dönebiliriz.

Maske ve mesafe kuralını ihlal edenlere sosyal mesafe ötesinde mesafeli davranın. Bu hakkınızı kullanın.

Bugüne kadar toplum olarak büyük bir feraset gösterdik. Bunda kontrollü sosyal hayatı uygulamaya geçirmemiz büyüktür. Şimdi tedbirlere daha ısrarla uymalıyız. Demek ki hastalık yayılım açısından daha gizli imkana sahiptir.

Kontrollü sosyal hayat dönemi için Bilim Kurulu ve bakanlığımızın rehberlerinden bahsettim. Bu rehberler farklı üretim yerlerindeki yerlerden iş yerine kadar salgına uyması gereken kurallardır. AVM örneğini vermek istiyorum. AVM girişlerinde kalabalık oluşması engellemeli. Bilim Kurulumuz, AVM girişlerinde ateş ölçümü yapılmasını, ateşi yüksek kişinin AVM'ye alınmaması gerekmektedir. AVM ve iş yerlerinin çalışan kişi sayısı belirlenmiştir. İş yeri ve AVM'lerin bu tedbirleri alması gerekmektedir. Asansörlerin 3'te 1 doluluk oranına izin verilmelidir. Sizden ricam AVM'ye gittiğinizde 3 saatten fazla kalmayınız.

Giyim mağazalarında ürünler sık temasa maruz kalır. Böyle durumlarda ellerinizi yıkamalı, elinizi yüzünüze değdirmemelisiniz. Pazar yerleri de hastalık bulaşma açısından riskli alanlardır. Pazar yerlerinde uyulması zorunlu olan kurallar getirilmiştir. Dikkatli olmalı ve gerekli durumlarda uyarılarda bulunmalısınız.

''SİZE ÖNEMLİ BİR MÜJDEM VAR''

Size önemli bir müjdem var. Normalleşme süreci sağlık hizmetleri açısından önemli sonuçlar doğurmaktadır. Hastanelerimiz normal hastalıklarla daha çok ilgilenecek, ertelenmiş tedaviler için randevu vereceklerdir. Gerekli rehberi yayınladık.

İşin özü şudur; evimizin dışındaki hayatımızın adı kontrollü sosyal hayattır. Uyulması gereken tedbirler zor değildir, özünde çok kolaydır. El temizliğine önem, maske ve 1,5 metre mesafe.

SON VAKAYA KADAR RİSK DEVAM EDECEKTİR

Normalleşme sürecinde bize kılavuzluk edecek gerçek, son vakanın tespit ve tedavisine kadar risk devam edecektir. Son vakayı en kısa sürede görmek tedbirlere uymakla mümkündür. Kara görünmüştür ama deniz durulmuş değildir. Yakalanmaktan kaçınacağımız olası dalgalar var.

Temennim bu konuşmaların giderek daha kısa olabilmesidir. Hepinize selam ve saygılarımı sunuyorum.

GÜNLÜK VAKA SAYILARINI AÇIKLADI

Bugün toplam test sayımız 52 bin 305. Vaka sayısı 867. Vefat sayısı 24. İlileşen vaka sayımız 931. Yoğun bakımda olan hasta sayımız 612. Entübe olan hasta sayımız ise 261. Yoğun bakım ve entübe hastalarımızda son üç haftadan bu yana giderek düştüğünü görüyoruz.

SORULAR VE YANITLAR

Aşı konusunda bir çağrıya çıkmıştık. Ülkemizde şu an toplam ilaç ve aşı anlamında 22 üniversite ve merkezin çalışması var. Hayvan deneyi aşamasına gelen şu an 4 merkez ve üniversitemiz var. Rusya ile görüşmemizde aşı çalışmalarının özellikle hayvan çalışmalarının sonlarına doğru geldiklerini, biliyorsunuz aşıları özellikle insan çalışması, klinik çalışma dönemi önemli. Klinik çalışmayı bir başka ülkede de yapmanız gerekiyor. O nedenle Rusya ile hem onların hem bizim geliştirdiğimiz aşılarla ilgili karşılıklı klinik çalışmaların yapılabileceği kararına vardık. Bilim Kurulumuz ve Rusya'daki bilim insanları ile birlikte geçen hafta tele konferansla görüşülmüştü. Yarın bu görüşmenin ikincisi yapılacak. İlaç konusundaki çalışmaların Rusya'da sentez safhasına geldiklerini ifade ettiler. Hastalarda kullanımın 1 hafta önce başlandığı ifade edildi. Biz Çin'den getirdiğimizde ilk günlerde tedaviye başlamıştık. Bundan fayda gördüğümüzü, hangi hasta grubu ve hangi dozda kullandığımızı paylaştık. Bundan sonraki işbirliğimiz devam etmiş olacak. Bilim Kurulu'nda daha erken dönemde başlamak üzere rehberde bir değişiklik ayrıca yapılmış oldu.

HAFTA SONU SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMASI OLMAYACAK

Sokağa çıkma kısıtlaması daha çok özellikle en son 15 ilimizde gerçekleşmişti. İllerdeki geçişlerin kısıtlandığı durumda daha çok uyguladığımız bir durumdu. Önümüzdeki dönemde sokağa çıkma, hafta sonuyla ilgili şu an genel bir düşünce yok. Ama il bazında, illerde vakaların dağılımında bir değişiklik olursa gerektiğinde o anlamda her zaman karar almak mümkün olabilir. Bilim Kurulu'nun böyle bir önerisi oldu. Şu anda uygulanma noktasında bir önerisi olmadı. Gerektiğinde iller bazında gündeme gelebilir. 65 yaş üstü ve gençlerimizle ilgili bu süreçte en çok fedakarlık gösteren 65 yaş üstü ve gençlerimiz oldu. Halen sokağa çıkma noktasında kısıtlı olan ve en son sayın Cumhurbaşkanımızın da açıkladığı şekliyle büyüklerimizin haftada 1 gün, gençlerimizin haftada 2 gün sokağa çıkma kısıtlaması uygulanıyor. Daha çok özellikle büyüklerimizin hareket kısıtlılığı benzeri sorunlar nedeniyle bunun arttırılmasının doğru olacağı yaklaşım var. Önümüzdeki hafta gündeme gelmiş olur. Daha net bir karar açıklanmış olur. Bir düzenleme yapılması gündeme gelmiş oldu. Gelecek hafta netleşmiş olur.

Büyüklerimizin ve gençlerimizin bu fedakârlığına son vermek, 30 milyon kişiden bahsediyorum, 53 milyon kişinin tedbirlere uymasıyla doğru orantılı. Bu kadar fedakarlık gösteren büyüklerimiz ve gençlerimizin bu kısıtlılıklarını erken dönemde sona erdirmek üzere bir yaklaşıma gelmemiz gerek. Onun için 53 milyonun tedbirlere uyması gerekiyor.

Özellikle bu dönemde acil olmayan elektif dediğimiz vakaların ertelendiğini biliyorsunuz. Acil olan vakalarımız hiçbir zaman bırakılmadı. Bu süreçte benzer şekilde zorunlu olmadıkça hastanelere, sağlık kuruluşlarımıza müracaat edilmemesini özellikle ifade etmek istiyorum. Hastane ortamlarının bu anlamda riskli olduğunu hepimiz biliyoruz. Randevu sistemiyle polikliniklerin devreye girmesini esas kaldık. MHRS sistemi üzerinden randevu alınarak gidilmesini esas aldık. Özellikle daha önce bildiğiniz gibi acil oranımız yüzde 30'lardaydı. Bu oran bu süreçte bu kadar olmadığını bize gösterdi. Gerekli olduğu zaman mutlak sağlık kuruluşlarına müracaat edelim, gerekli olmayan durum söz konusu ise de zorunlu olmadıkça sağlık kuruluşlarına bu anlamda gitmeyelim. İhtiyacı olan, müdahale yapılması gereken hastamıza daha iyi zaman ayırıp, kurallara, tedbirlere uygulayarak bulaşmayı en aza indiren bir sistemle götürelim istiyoruz.

Bildiğiniz gibi Bilim Kurulumuz bir rehber yayınladı. Hangi kurallara uyulması gerektiğini net ifade etmiş oldu. Mesela şehirler arası otobüslerde yüzde 50 kuralı kalkmadı, bu oran düştü. 2 koltuk yanyana ise bir koltuk yine boş kalacak. Tekli koltuksa o koltuğa oturabilecek. İki yanyana koltuk şehirler arası ulaşımda dolu olmayacak. Ama şehir içinde koltuk sayısından fazla kişi alınmayacak. Bu kuralın uygulanamadığı zorunlu olan kurumlarda valiliklere, hıfzısıhha kuruluna yetkiler verildi. Bu anlamda duraklar dahil olmak üzere otobüs veya minibüs veya yolcu otobüslere, şehirler arası ulaşım dahil olmak üzere var olan sayılar dışında vatandaşlarımızın zorlamaması gerekiyor. Bu anlamda birbirimizi uyarmamız gerekiyor.

Biz bu ilacı daha doğrusu dünya 20 yıla yakın bu ilacı iyi biliyoruz. Daha önce sıtmada kullanılan ama 15 yıldan bu yana romatizmal hastalıkta kullanıldığını bildiğimiz ilaç. Bu yayını uluslararası bazı ülkelerden bilim insanlarının bir araya geliştirerek bir yayın değildi. Bir şirket tarafından veriler toplanarak bu yayın yapıldı. Bu verileri yayın haline getiren de meşhur bildiğimiz üniversitenin kalp nakli yapan hekimleri tarafından yayın hale getirildi yani enfeksiyonla ilişkisi olmayan. Hangi ülkeden alındığı bilinmeyen, hangi hastanelerden verilerin alındığı bilinmeyen veriden bahsediyoruz. Biz dünyadan farklı olarak bu ilacı farklı ve erken kullandık. Dünya daha çok bu ilacı geç vakalarda, yoğun bakım hastalarında kullandılar. Biz ise o dönemde bu ilacın faydasının olmadığını, çok erken dönemde başlamasının gerekliliğini düşünerek başladık. Bunun da faydasını gördük. Her geçen gün vaka sayımızın azalması, ağırlıklı burada uyguladığımız tedavi yaklaşımlardan bir tanesi olan bu ilaca bağlı. Sadece bu ilaç değil, bu ilaç da bunlardan bir tanesiydi. 1811 verinin 150 tanesi özel üniversitenin verisiydi. Toplam külte dediğimiz, kalpte sorun olduğu düşünülen durum külte uzamasıyla kendini gösteriyor. Sadece 5 vaka oldu. İlacı kestiğinizde de bu külte uzamaları kesildi. Dolayısıyla herhangi bir kalıcı etki söz konusu olmadı 1811 vakada. Bunu diğer vakalarımızdaki durumu da analiz ediyoruz. Önümüzdeki günler daha net söylemiş oluruz. Şu anda da kullanmaya devam ediyoruz.

KAYNAK AHABER

Editör: Haber Merkezi