Vali Çınar'ın " Zonguldak değerleri buluşuyor" konulu toplantıda söyledikleri Zonguldak'ta yaşayan herkese yol gösterip, örnek olacak bir konuşma niteliğini taşıyor.

Sayın Çınar'ın, " Bundan sonra en büyük Zonguldaklı benim" şeklindeki sözleri bir yükseklik kompleksinin değil, aksine tevazu, aidiyet, birlik-bütünlük duygularının eseri olarak ortaya çıkıyor.

Sayın Vali'nin, ilimizde göreve ilk başladığı sıralarda söylediği " Zonguldak halkının hizmetkarıyım" şeklindeki sözleri ile " En büyük Zonguldaklı" ifadesi yanyana geldiğinde, durumu daha iyi anlamak mümkün oluyor.

Peki, Ahmet Çınar nasıl bir vali ?..

Öncelikle güleryüzlü...

Yüzündeki samimi ifadeyi ilk bakışta anlamak mümkün oluyor.

Halka tepeden bakmayan, halkın içinde olmayı tercih eden, eski zamanda bazı valilerimizin yaptığı gibi bir nevi seçkinler, ya da zenginler kulübü tayfasından öte halka dönüp bakmayan bir vali değil...

Bu çok önemli...

Devletin valisi olmak kadar "halkın valisi" olmak da çok önemli...

Zaten birini diğerinden soyutlamak mümkün değil...

Ne kadar devletin valisi oluyorsanız, o kadar da halkın valisi oluyorsunuz.

Ya da...

Ne kadar halkın valisi oluyorsanız, o kadar da devletin valisi oluyorsunuz.

Sayın Vali'nin devlet ciddiyeti ve sorumluluğu kadar, Zonguldak halkına karşı samimi duruşu kendisine duyulan güveni arttırıyor, üstelik Zonguldak adına daha çok umutlu olmamızı sağlıyor.

Devletin hakkı-hukuku ile birlikte Zonguldak halkının hakkını-hukukunu koruyan bir vali...

Bunun örneklerini görüyoruz...

Yıllar yılı halka kapatılmış alanlar işgalden kurtarılıyor.

Fiziki sorunlar, ekonomik ve sosyal sorunlar mercek altına alınmış durumda...

Vali Çınar, "Zonguldak adına" liderlik ediyor.

Eğer öyle hissediyorsa, elbette " En büyük Zonguldaklı" Vali Ahmet Çınar'dır.

Zonguldak İli'nin mülki amirinden "daha Zonguldaklı" kim olabilir?..

Elbette olabilene...

Elbette olmak isteyene...

 

 

Azgın bürokrat !..

 

Bu memleket ne bürokratlar gördü...

Yorgun bürokratlar !...

Solgun bürokratlar !..

Üzgün bürokratlar !..

Süzgün bürokratlar !..

Hazreti bürokratlar !..

Yandan çarklı bürokratlar !..

Sütten çıkmış ak kaşık görünümlü bürokratlar !..

Bu da değişik bir versiyon...

Adıyla sanıyla azgın bürokrat !..

Lafa gelince mangalda kül bırakmayan...

" Rakı bulursam içerim, hatun bulursam severim, ama asla rüşvet almam" diyerek sözde kendini aklamaya çalışan şaşkın bürokrat!..

Zonguldak için gecesini-gündüzüne katan, devlet memurluğunun onurunu ve saygınlığını ayağa düşürmeyen, halkın hizmetkarı olduğunu hiçbir zaman unutmayan, yetim hakkına tamah etmeyen gerçek bürokratları tenzih ediyoruz.

Ne var ki, böyleleri de çıkıyor işte...

Üç-beş zaman saklasa bile maskeleri gün geliyor düşüyor işte...

 

 

Yol arkadaşlarına sorun

 

Şerafettin Turpcu'ya sağlıklı, uzun ömürler diliyoruz...

Ancak, bu dünyada yaşarken de herkes için sorulacak sorular vardır...

Bu soruyu Şerafettin Turpcu için soralım...

"Şerafettin Turpcu'yu nasıl bilirsiniz?"

Yanıtını da yıllarca siyaseten yol arkadaşlığı yapmış, milletvekili seçilmesini sağlamış, kendisine karşı hep vefalı davranmış insanlara...

Mesela, Harun Akın'a...

Harun Akın Şerafettin Turpcu için neler yapmış, buna karşılık Şerafettin Turpcu nasıl davranmış?..

Mesela, Sabahattin Adıyaman'a...

Sabahattin Adıyaman, Şerafettin Turpcu için neler yapmış, Şerafettin Turpcu'nun karşılığı ne olmuş?..

Mesela, Ebru Uzun'a...

Ebru Uzun, Şerafettin Turpcu politikalarını nasıl gözetmiş, Şerafettin Turpcu, Merkez İlçe delege seçimleri sonrasında Ebru Uzun'u iki dakikada nasıl harcamış !..

Biz hiç yorum yapmayalım...

Şerafettin Turpcu'yu onlara soralım...

Harun Akın'a...

Sabahattin Adıyaman'a...

Ebru Uzun'a...

Kimbilir belki zamanı geldiğinde Umut Başoğlu'na sormak da gerekebilir.