Ali Rıza Tığ’ı “çete sanığı” olarak yargılayıp ceza veren devletin yetkili makamlarıdır.
Ali Rıza Tığ, bugünkü Pusula Gazetesi’nde yayınlanan köşe yazısında “ Benim için kim “çeteci, tetikçi, avantacı, şantajcı” diyorsa; namussuz, şerefsiz, haysiyetsizdir.” şeklinde ifadeler kullanıyor.
Hemen söyleyelim...
Biz söylemedik....
Ali Rıza Tığ hakkında “ çeteye yardım ve yataklık etmekten” dava açan Cumhuriyet Savcısı’dır, bu suçtan yargılayıp ceza veren yetkili mahkemedir....
Yani, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin adli makamlarıdır.
Yani, Ali Rıza Tığ’ı “çete sanığı” yapan Yeni Adım Gazetesi değildir, devletin yetkili makamlarıdır.
Cumhuriyet Savcılığı soruşturma dosyaları ile mahkeme kayıtlarında böyle geçiyor.
O halde bu sözler kime?
Ali Rıza Tığ, kendisini “çete sanığı” olarak yargılayan devlete mi sövüyor?
EMİR ERİ DEVREYE GİRDİ
Çete sanığı Ali Rıza Tığ’ın, Ereğli’deki çete reisinden zamanın Emniyet Müdürü Atilla Çınar’ın aleyhinde yayın yapmak üzere para aldığı maddi delille tespit edildi. Bu durum Emniyet makamları ile Cumhuriyet Savcılığı ve mahkeme kayıtlarında mevcuttur.
Çete sanığı Ali Rıza Tığ’ın zorda kaldığını anlaması üzerine devreye giren “emir eri” bulunduğu TV kanalından aklı sıra sataşmalar yapıyor. Ancak, hem Ali Rıza Tığ, hem de emir erine kolay yolu gösterelim.
Ali Rıza Tığ’ın avukatından mahkeme dosyasından bu belgeyi almasını isteyip bir kez daha gözleri ile görebilirler.
Ya da, Ali Rıza Tığ, bilgi edinme hakkını kullanıp bir dilekçe ile mahkemeden bu evrakı talep edebilir.
Maddi delil var mı, yok mu?
Çete reisinden para almış mı, almamış mı?
Bildiğini görmesinde fayda var.
YAZAN MI ŞEREFSİZ, YAPAN MI ŞEREFSİZ?
Çete sanığı Ali Rıza Tığ bu soruların cevabını biliyor aslında.
Yazan mı şerefsiz, yapan mı şerefsiz?
Sen, Emniyet Müdürünün aleyhinde yayın yapmak üzere çete liderinden para aldın mı almadın mı?
Vibratör, masturbasyon, viagra, gingens ve benzeri cinsel içerikli kelimeleri bol bol kullanarak, şantaj ve tehdit gazeteciliği yaptın mı yapmadın mı?
DEVLETİN HAFIZASI VAR
Çete sanığı Ali Rıza Tığ’ın unuttuğu bir şey var.
Ali Rıza unutur, devlet unutmaz.
Devletin hafızası var.
Cumhuriyet Başsavcısı aleyhinde yazdığın yazıları Ankara’nın unuttuğunu sanma.
Cumhuriyet Başsavcısı aleyhinde yazdığın üç yazının karşılıksız kalacağını zannetme.
Keşke, devletin Başsavcısı, Emniyet Müdürü aleyhinde haksız yazılar yazacağına, kamu yararına gazetecilik yapmayı deneseydin.
Keşke özel hayata, vibratöre, masturbasyona, viagraya ayırdığın zamanı, Ömer Ünal’ın, İsmail Recai Şanlı’nın, Güpgüpoğlu’nun yolsuzluklarına ayırsaydın.
Keşke, Ömer Ünal ve İsmail Recai Şanlı nezdinde itibarın olacağına, Filyos halkı, Zonguldak halkı nezdinde itibarın olsaydı.
Daha iyi olmaz mıydı?
(Umut İLİKSİZ)
