İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesi öncesindeki attığı adımların yok sayıldığını belirterek, "İstanbul Sözleşmesi üzerinden haksız bir ithamla karşı karşıyayız” dedi.

Son günlerde tartışmalara neden olan İstanbul Sözleşmesi hakkında da konuşan Bakan Soylu şunları dedi:
“Bizim bir tek aile içi şiddete, bir tek cinayete tahammülümüz söz konusu değildir. Buradaki parolamız sıfır toleranstır. Bu konuda özellikle bu şiddeti uygulayanlara karşı acımasız olduğumuzu ve olacağımızı burada bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Ancak ne yazık ki bu konuda son dönemde İstanbul Sözleşmesi üzerinden haksız bir ithamla karşı karşıyayız. Attığımız bütün adımları ifade etmem gerekir ki hiçbirisini İstanbul Sözleşmesi yapmadı. Bunları biz kendi yasalarımız, kanunlarımız, gerekliliklerimiz için yerine getirdik ve getirmek zorundayız. Dolayısıyla hiçbirisi de İstanbul Sözleşmesi yürürlükten kaldırıldı diye bitecek değildir. Biz egemen devletiz. İstediğimiz uluslararası sözleşmenin altına imza atarız, istediğimizden de çıkarız. İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanması 2011 yılıdır. Yürürlüğe giriş tarihi ise 2014’tür. Oysa biz 2012 yılında 6284 sayılı aile içi ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanunu çıkarttık.”

“Her şeyi siyasal istismar haline getirmeye çalışıyorlar”
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesi öncesindeki attığı adımların söz konusu sözleşme karşısında yok sayıldığını söyleyen Soylu, “Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesinden önce attığı adımlar, gerçekleştirdiği yasal düzenlemeler, aldığı olumlu saha sonuçları ne yazık ki İstanbul Sözleşmesi karşısında yok sayılıyor. Dünyanın bu konuda karşı karşıya kaldığı cinayet oranları belli, Avrupa’nın belli. Türkiye’nin de belli. Bizim için bir sayısı da fazla, bunu ifade ediyorum. Bizim bu sözleşmeden çıkma hakkımız var. Sözleşmenin 80’inci maddesi çok açık bir şekilde bunu ifade ediyor. Cumhurbaşkanlığı kararı ile kararnamesini birbirinden ayırt edemeyenler maalesef bu konudaki değerlendirmeleri istedikleri gibi yapmaya çalışıyorlar. Her şeyi siyasal istismar haline getirmeye çalışıyorlar. Şu ideolojik kalıplardan ne olursunuz hep birlikte kurtulalım. Kimse kusura bakmasın bugün İstanbul Sözleşmesi tartışmaları üzerinden yapılan toplumu korkular üzerinden istismar etmek, kadına yönelik şiddeti siyasi amaçlar uğruna istismar etmek ve İstanbul Sözleşmesi ile özellikle kanunlarımızın, yasalarımızın ve tüm medeniyet kodlarımızın aynı kefeye konup küçültmeye çalışmak ülkemize de, milletimize de yapılan haksızlıktır. Bu konuların her biri ile mücadelemiz aynı kararlılıkla ve sıfır toleransla devam edecektir” ifadelerini kullandı.

(İHA)

Editör: Haber Merkezi