Bir provakatör daha...

İnsanları tahrik eden, kafayı çekip çekip, ayılınca unuttuğu mesajlar atan, gazeteci kimliğine girmiş bir provokatör.

Arıza’nın değişik versiyonu.

Cumhurbaşkanı aleyhinde yazılar yazıyor,

Provokatör gazeteci.

Sen haddini bilsene.

Sen kim oluyorsun da, Cumhurbaşkanını eleştiriyorsun.

Haysiyetten, şereften bahsedip bana atıfta bulunan Akay Turhan...

Namustan bahseden bir gazeteci, Ali Rıza Tığ’ın kendisine yazdığı o iğrenç yazıyı yer miydi?

Bir bayan gazeteci, gayet demokratik bir uslup içinde Şenol Şanal’ı eleştirdi diye yazdığın o yazı namuslu, şerefli bir insana yakışıyor muydu?

Biraz empati yap.

Senin karına-kızına (eşinden ve kızından özür dilerim) böyle yazılar yazılsa hoşuna gider miydi?

Yine tehdit ederek birilerine mesaj attığını görüyorum.

“Üç ay sonra görüşürüz” demişsin.

Yine provokasyon yapmışsın, yine tehdit etmişsin.

Karaktersiz, bitik gazeteci, üç ay bekleme, gereğini şimdi yap.

Rahmetli Harun Ersoy’u mezarında rahatsız ettin, ailesini üzüntüye sevk ettin.

Yavuz Boz’a, delilsiz, ispatsız iftira atmak, bu şekilde insanları zan altında bırakmak bırak gazeteciliğe, delikanlılığa yakışır mı?

Kafayı çekip, sarhoş olup ötüyorsun. Gece yarısı mesajlar atıp, ertesi gün unutuyorsun.

En adi, en aşağılık bir şekilde kişinin “ölmüş babasına” yazılar yazıyorsun.

Bu iş burada bitmedi Akay Efendi!

Umarım, sarhoş olup bunu da unutmazsın.

( Umut İLİKSİZ)

Editör: Haber Merkezi