CHP Merkez İlçe Kongresi “olay” haline geldi, daha doğrusu kongrede taraf olan bazı çevreler tarafından “olay” haline getirildi…
Olağan mecrasında yürümesi gereken kongre süreci, 31 Mart yerel seçimlerine endekslenmek suretiyle, politika üretmekten aciz birtakım boş siyasetçilerin 31 Mart yenilgisinin faturasını erişemedikleri adreslere kesmek, böylece kongre havasını değiştirmek şeklinde sürüklenmek isteniyor.
Şenol Şanal’ı aday gösterip, CHP’nin Zonguldak’ta kesin yenilgiye uğramasına çanak tutanların şimdilerde “ 31 Mart ihanetçileri” aramaya kalkışması traji-komik bir siyaset hikayesidir aslında…
Kendi kendini kandırma, kendi kendini inandırma hikayesi!..
O halde söyleyelim…
Bu hikaye “bitmiş” bir hikayedir.
Bu hikayeyi son noktayı koyan bizzat CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olmuş ve “PARDON!..” diyerek, Zonguldak’ta aday seçiminde hata yapıldığını açıkça beyan etmiştir.
Seçilme şansı yüzde sıfır olan bir adayı öne sürerek, CHP’ye Zonguldak il merkezinde seçim kaybettiren gerçek “31 Mart ihanetçileri” ise bugün olağan bir kongre sürecini kendi kasaba politikalarına ve Türk siyaset literatürüne “şark kurnazlığı” olarak geçen çapsız politik ekole alet etmeye çalışıyor.
***
Bu bayat bir numaradır…
CHP delegasyonu bu numarayı bu kez yutmayacak gibi görünüyor.
CHP Merkez İlçe Kongresi sürecinin, geçmiş seçim yenilgileri üzerine değil, geleceğe yönelik olarak kurulması gerekiyor.
Kongrede seçilecek yeni yönetimin partiyi zamanında veya erken yapılacak bir seçime en iyi şekilde hazırlaması gerektiğinin idrak edilmesi ve kongre sürecinin bu minval üzere sürdürülmesi de gerekiyor.
CHP’nin şaşkın ördek gibi göle tersinden dalan, elifi görse mertek zanneden kasaba politikacısı zihniyetli, politika ve proje üretemeyen ufuksuz siyasetçilerle değil, temsil yeteneği yüksek, ağırlıklı, söylenecek sözü, söyleyecek yüzü olabilen siyasetçilere ihtiyacı olduğunu idrak edebilen siyasetçilere ihtiyacı olduğunun fark edilmesi elzem görünüyor.
***
Bu kongre sürecinin agresif aktörleri tarafından varsa yoksa, bu memlekete çok önemli hizmetlerde bulunmuş siyasileri hedef göstermek suretiyle sözde politika üretilmeye, sözde kongre havası oluşturulmaya çalışılıyor.
Bu şehr-i Zonguldak’ta kendi çıkarlarına hizmet etmekten başka hiçbir icraatı bulunmayan bazı CHP’li siyasetçilerin ve sütre arkasından ateş açmaya çalışan eski tüfeklerin üretebildikleri tek “siyaset” budur işte…
Kongreyi normal mecrasından saptırıp, “kişisel hesaplaşma” konumuna getirerek, kavram kargaşası oluşturmak…
Ancak bu durum “geri tepen silah” görüntüsü veriyor.
Hedef güçleniyor, bu kötü silahın sahipleri sürekli yara alıyor.
CHP adına seviyeli tartışmaların yapılması ve yepyeni politikalarla yola çıkılması gereken bu kongre sürecinde, kongrede taraf olan bir kısım sözde siyasetçilerin haykırışları ve hezeyanları da işte bundan kaynaklanıyor.
(Erhan ÇAKMAK)
