CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) denetlendiği TBMM KİT Komisyonu toplantısında, maden şehitleri arasında ayrımcılık yapıldığını savunarak; 2003 yılı öncesinde maden şehidi olmuş işçilerin ailelerine de 2003 sonrası verilen yasal hakların tanınmasını talep etti. Tüm partilerin böyle bir çalışmaya destek vermesi ve üzerine düşen vazifeyi yerine getirmesi gerektiğini düşündüğünü belirten Yavuzyılmaz, “Biz maden şehitlerimizin ailelerine sahip çıkamadıktan sonra bu vatana nasıl sahip çıkacağız? diye sordu. Yavuzyılmaz bu konuda milletvekillerine duyarlı olmaları çağrısında bulunurken; “Biz iktidarda olsak ben genel başkanın kapısında yatarım, her gün kapısının önüne giderim, kapıyı tıklarım, girerim, zorlarım, ederim, yaparım, onu bir şekilde yaparım!” ifadelerini kullandı.
Yavuzyılmaz’ın konuşması şöyle:

Madencinin Mesajını Okudu!

“TTK’da işe alınması planlanan bir işçi sayısı var. Bu konuda vatandaşlarımızın yetkililerden bazı talepleri var. Maden şehitleri ailelerinin TTK’da işe alınmasıyla ilgili talebi daha önce Genel Kurulda da ifade etmiştim. Şimdi, bana gelen taleplerden bir tanesini Değerli Komisyonumuzla paylaşmak istiyorum. Bir madenci kardeşimizin bana aktardığı şekliyle okuyorum; Ç. Y. isimli bir madencimiz diyor ki:
“Sayın Vekilim, 10/6/2003-31/5/2014 arasında iş kazası sonucu maden şehidi olanların yakınlarına kamuda iş hakkı tanınmıştı. Tarih sınırlamasından dolayı 2003 öncesi ve 2014 sonrasında şehit yakınları bu haktan mahrum oldular. O zaman, maden şehit yakınları olarak tepki gösterdik. Haziran ayında eski Çalışma Bakanı Jülide Sarıeroğlu bizi dernek olarak toplantıya çağırdı. AKP milletvekilleri Özcan Ulupınar, Hüseyin Özbakır, Faruk Çaturoğlu, İl Başkanı Zeki Tosun, Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan toplantıdaydı. Çözüm olarak ‘TTK işçi alımı olursa yaş şartı aranmaksızın mağdur olanları TTK’ya alacağız.’ dediler. Bu fikir onlardan çıktı, şimdi işçi alımı gerçekleşiyor ama verdikleri sözün arkasında durmadılar. Bu konuda yardımcı olursanız iyi olur.” Buradan anlaşıldığı üzere söz verilmiş ama tutulmamış! Bir söz veriyorsanız tutacaksınız! İnsanlara umut verip onlarla oynamayacaksınız…

“Biz İktidarda Olsak Maden Şehitleri İçin Genel Başkanın Kapısında Yatarım!”

Benim anlayamadığım, 2003 sonrasındaki maden şehitlerinin yakınlarına bir hak tanınıyor, 2003 öncesindekilere aynı hak tanınmıyor. Ben Zonguldak’ın Kozlu ilçesinde büyümüş bir milletvekiliyim, 263 maden şehidimiz var, bir sabah uyandığımızda, Kozlu’da benim 263 arkadaşım babasını kaybetti ve onların babaları hâlâ yok ve öyle de büyüdüler; geriye giden bir kentin kömür çocukları olarak büyüdüler. O nedenle, bu ailelere de bu imkânın tanınması gerekli. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak talep ediyoruz, eminim ki diğer partiler de bu doğrultuda talebimize destek vereceklerdir. Komisyonda tüm partilerin milletvekilleri destek vereceğini söylüyor, ne hikmetse Meclis Genel Kurulu’nda, AKP, Zonguldak’taki maden şehit ailelerinin bu sorununun çözülmesine destek vermiyor. Niye destek vermiyor? İzah etmek mümkün değil…
Bunun önündeki engel nedir? Neden şehitlerimizi onurlandırılmıyor, ailelerine bu desteği sağlanmıyor? Lütfen, bunun yanıtı hep birlikte arayalım. Her zaman, hep birlikte söylüyoruz, diyoruz ki: “Vatanımızı savunalım, şehitlerimiz kutsaldır.” Ya, biz, şehitlerimizin ailelerine sahip çıkamadıktan sonra bu vatana nasıl sahip çıkacağız?”
Yani biz iktidarda olsak ben genel başkanın kapısında yatarım, her gün kapısının önüne giderim, kapıyı tıklarım, girerim, zorlarım, ederim, yaparım, onu bir şekilde yaparım!
Tüm milletvekili arkadaşlarımıza çağrımdır; gelin maden şehitlerimizin emaneti olan ailelerine sahip çıkalım; bu haklı taleplerini gerçekleştirelim. Bu ayıbı ortadan kaldıralım”

Editör: Haber Merkezi