Bu günlerde zavallı bir papağan üzerinden yine gündeme gelen bir konu…sahibinin akıl almaz davranışları nedeniyle ölen bir hayvan. Şahıs hakkında Türk Ceza Kanunu uyarınca takipsizlik kararı verilmiş,lakin Hayvanları Koruma Kanunu uyarınca para cezası kesilmiş.Öncelikle belirtelim ;hukukumuzda, geçmişten bu güne , hayvanlar,canlı ya da cansız olması bakımından bir ayırım yapılmadan,  taşınır bir eşya /mal olarak kabul edilmektedir. 

Haberlere yansıdığı kadarı ile söz konusu şahıs hakkında,hayvan kendisinin olduğundan ,başkasına ait olmadığından mala zarar verme suçundan hapis cezası verilmesi yönünde işlem yapılamamış…Gerçekten de Türk Ceza Kanunu’nun 151.maddesi; “Başkasının” taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişinin, mağdurun şikayeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılacağından, haklı bir neden olmaksızın, sahipli hayvanı öldüren, işe yaramayacak hale getiren veya değerinin azalmasına neden olan kişi hakkında da bu hükmün  uygulanacağından bahsetmektedir. Burada önemli  ayrıntı “başkasının…malına”  zarar vermiş olmaktır. Yani ancak  “başkasına ait bir hayvana” zarar verilmesi halinde hapis cezası söz konusu olabilecektir.Nitekim 2015 yılında bir kediyi işkence ile öldüren şahsa “kendisine ait olmayan hayvanı öldürdüğü” gerekçesiyle üç yıl hapsi cezası verilmiştir.  Lakin bir kişinin kendisine ait bir hayvana veya vahşi,başıboş bir hayvana zarar vermesinde bu maddenin  uygulanamayacağı anlaşılmaktadır.

Öte yandan 2004 yılında dayanağı uluslararası bir sözleşme olan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu çıkarılmıştır. Bu kanun Hayvanları koruma açısından çok önemli bir gelişme olmakla birlikte bu kanuna göre de bu tür bir olayda yani “kendisine ait” bir hayvana zarar veren için  ne yazıkki “para”  cezası söz konusu olacaktır.