Çok merak uyandıran bir başlık oldu farkındayım ama öyle olması gerekiyor..
Karanlık noktalar, özellikle uyuşturucu madde bağımlıların tercih ettiği mekanlardır.
İnsanların özellikle havanın karardığı gecelerde matruk binalar ve aydınlatılmamış yerler, kör noktalar, vatandaşların geceleri korkulu rüyası oluyor. Vatandaşlar madde bağımlılar yüzünden korku dolu anlar yaşıyorlar.
Bu sorun Tüm Türkiye çapında ve ilimiz genelinde de geçerli.
Zonguldak’ta da bir çok bu türden aydınlatılmamış alınan ve matruk binalar var.
Ve insanların zaman zaman buralarda korku dolu anlar yaşayabiliyorlar.
İşte buna engel olmak amacıyla Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu Toplantısı gerçekleştirildi.
Her ay yapılan bu toplantı bağımlılıkla mücadelede ne gibi önlemlerin alınacağı ve bağımlılığın önlenmesi konularında alınması gereken önlemler ele alınıyor.
Toplantıda bağımlılık konusunda oluşabilecek toplumsal sorunları önlemek ve mevcut sorunlara müdahalede bulunmak amacıyla paydaş kurumlar arasında çok boyutlu mücadele anlayışının koordineli bir şekilde sürdürülmesi hedefleniyor.
Ve son yapılan toplantıda bağımlılıkla mücadele konusunda çok önemli bir karar alındı.
Alınan kararla birlikte 81 ile genelge gönderilerek, illerde toplumun yaşadığı alanlarda aydınlatılmamış bölgelerin aydınlatılması, matruk binaların yıkımların hızlandırılması istendi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aracılığı ile Valiliklere gönderilen genelge ile birlikte karanlık noktalar aydınlatılacak, matruk binalar yıkılacak.
ZONGULDAK’TA YEDAM AÇILIYOR
Bağımlılık genç nesli tehdit ediyor. Uyuşturucu madde bağımlılığı gelecek neslimizi tehdit oluşturmaya devam ediyor.
Bağımlı tedavisindeki kompleks yapıya işaret eden uzmanlar, “Bir bağımlı 70 kişiyi kendine bağlıyor. Ailesi, öğretmenleri, doktorları, arkadaşları ve Emniyet mensupları bu kişiyle meşgul oluyor” değerlendirmesinden bulunuyorlar.
Ve yapılan araştırmalar gösteriyor ki bağımlılık yaşı her geçen gün küçülüyor.
Polisiye tedbirler tabi ki önemli ancak önleyici çalışmalara ve rehabilitasyon merkezlerine ihtiyaç var.
YEDAM ZONGULDAK’TA AÇILIYOR
Ve bu konuda Zonguldak’ta önemli bir adım atılıyor.
Zonguldak Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nin bulunduğu binanın üst katları; alkol ve uyuşturucu bağımlılarına ücretsiz psiko-sosyal ve rehabilitasyon hizmeti veren Yeşilay Danışmanlık Merkezi’ne (YEDAM) tahsis edildi.
YEDAM uzman psikologlar ve sosyal hizmet uzmanları tarafından bağımlı bireylere hem arınma hem de maddeyi bırakma sürecinde psikolojik ve sosyal destek veren bir merkezdir.
Ve Zonguldak’ta kısa bir süre sonra hizmete açılacak olan YEDAM'da bağımlılık alanında ki tam donanımlı bir ekip görev yapacak.
Binada tadilat çalışmaları hızlı bir şekilde devam ediyor.
YEDAM’ın açılmasında en başta Yeşilay Şube Başkanı Uzman Dr. Fatih Akça ile YEOAMın açılması için binayı tahsis eden Valiliğe, Yeşilay ile işbirliği yaparak bağımlılıkla mücadelesini sürdüren Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü’ne ve paydaş kurumlara teşekkür ediyoruz.
Alkol ve uyuşturucu bağımlılarına ücretsiz psiko-sosyal ve rehabilitasyon hizmeti veren YEDAM’la birlikte bağımlılıkla mücadelede büyük bir ilerleme sağlanacak.
Ayrıca hem bağımlıların rehabilitasyon sürecinde ailelere yardımcı olunacak.
Zonguldak Valiliği başkanlığındaki mücadele programı kapsamında ise ilgili kurumların katılımıyla bağımlılıkla mücadele kapsamında toplantılar düzenlenerek ortak çalışmalar yürütülüyor. Bağımlılıktan kurtulan gençlerin bir daha bağımlı olmamaları için çeşitli mesleklere yönlendirilmesi de tedbirler arasında bulunuyor.
Kısacası bağımlılıkla mücadele konusunda gereken her şey en üst derecede yapılıyor.
AİLELER ÇOK ÖNEMLİ..
Ancak asıl mücadele ailede başlıyor.
Aileler çocuklara yeteri kadar ilgilenmese, çevredeki zararlardan çocukların koruyamadığı sürece çocuklarımız bu tür tehlikelere her zaman maruz kalabiliyorlar.
Ailelerin sorumlulukları çok daha ağır.
Aile mevhumunun her geçen gün bozulması, anne baba sevgisinden yoksun bırakılan çocukların bağımlı olma ihtimali çok yüksek.
Geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkmak hepimizin en başta gelen sorumluluğudur.
