Bu ülkede her şey 2008 yılına kadar çok mükemmel olmasa da bir mantık çizgisinde gidiyordu. Tamam çok zengin bir ülke değildik ama samanı, eriği yada peynirimizi kendimiz üretiyorduk. Kendi kendine yeten (tarım ve hayvancılıkta) ülkelerden biri olma ayrıcalığımız vardı. Ne olduysa 2008 den sonra oldu. Her şey kontrolden çıktı.
Örneğin o yıla kadar anket firmaları saha çalışmaları yapıp bir olası seçim sonucu açıkladıklarında 3 aşağı 5 yukarı doğru tespitler yapar ve siyasi analizler genelde halkın hissiyatına uygun olurdu. Anket sonuçları ALGI peşinde değildi, YÖNLENDİRME yapılmazdı. Kimi seçimde DSP kimisinde REFAH Partisi kimisinde ise DYP seçim sonuçlarında anketlerin çok uzağında bir durumla karşılaşmazlardı. Hatta GENÇ Partinin kurulduktan kısa süre sonra % 6/7 civarında oy alacağını yine bu ülkenin araştırma şirketleri tespit etmişlerdi. O dönem anket firmaları tahminlerini açıklarken KARARSIZ seçmen sayısı oranını % 2 bazıları % 3 gibi belirler oda seçimlerin sonucunu çok fazla etkilemezdi.
Eğer bir ülkede uzun yıllardır yaşıyorsanız ve her hangi zeka sorununuz yoksa yani EMBESİL değilseniz yaşam hakkında, ülkenin idaresi konusunda, siyasetin ülkeye artıları/eksileri üzerinde mutlaka bir fikriniz vardır. Hayat pahalılığı varsa ülkedeki vatandaşların yüzde doksanını etkiler. Terör sorunu varsa neredeyse halkın tümünü ilgilendirir. Gelecek kaygısı yaşayan gençler varsa ailelerin etkilenmemesi mümkün değildir.
İşsizlik varsa belki iktidara yakın mutlu bir azınlığı etkilemez ama benim gibi sıradan biriyseniz sizi ve ailenizi cidden etkiler. O sorunu her gün hatta her saat yaşar ve çözüm ararsınız. Herhangi bir çözümü bulacağınızı düşünen saflardan değilsinizdir umarım. Aynı zihniyeti takip edip farklı sonuç bekleyenler için TIPTA “ iflah olmaz” denilen hastalık var.
Günümüzde anket firmaları “saha çalışmalarını” açıklarken yüzde 15 kararsız seçmen mevcut diyeni de var daha fazla açıklayanı da … Yani; ülkeye geleli henüz 2-3 ay olmuştur, hayat değişmiş ortam farklılaşmıştır yeni düzene henüz adapte olamamışsınızdır KARARSIZ olmanızı anlarım. Eskisi nasıldı bilmiyorsunuz, mevcut durum mu iyi yoksa eskisi çok daha mı güzeldi, bunları belirlemek belli bir yaşanmışlık, tecrübe ister. Suriyeli sığınmacılar arasında “karasız seçmen” yok, adamlar !!! dinlerini değiştirler oy verecekleri lideri değiştirmezler. Peki kaç yıldır bu ülkede yaşıyorlar 40 yıldır mı, 20 yıldır mı, yoksa 3-4 yıldır mı? Oy kullanma hakkı kazananları ilk günden bu güne saf değiştirmediler. Eğer saf yada kör değilseniz bunu ŞIP diye görebilirsiniz.
Kararsız seçmen oy yüzdelerinde yüzde 2 den fazlasını siyasi çakallık kabul ederim. Korku yüzünden fikrini belirtmiyor başka bir şey KARARSIZIM demek başka bir şey. Korkudan söyleyemiyorsan fikrini DEMOKRATİK bir iklim yok demektir. Yok, ben salağım hala neler olup bittiğini anlayamadım dersen onun çözümü bu satırlarda değil. Ki TIP bile buna bir çözüm bulabilmiş değil.
Ben şahsen TÜRK halkının çok akıllı, çok zeki, cahil olanının bile çok FERASETLİ olduğuna inanıyorum. Kimse beni bu halkın yüzde 15 yada yirmisinin bugün bir seçim olsa KARARSIZ olduğuna inandıramaz. Ama anket firmaları gerçek sonuçları açıklamaktan korktukları için atraksiyon yapıyor derseniz ona inanırım.
Bir daha herhangi bir firma KARARSIZ oylar yüzde 14-15 derse asla inanmayın ve eğer televizyonda falan izliyorsanız hemen kanal değiştirin. Zira bu uyanıklar sizi salak yerine koyuyor demektir. Ben yazsam bile inanmayın. Mutlaka bir yerlerden rantım olduğunu düşünün. Gerçi o kadar uyanığın arasından kimseye bir pay düşmez. Biz yinede tezgaha gelmemiş olmanın haklı gururunu yaşamış oluruz. Onların oyunları bozmaktan daha zevkli ne olabilir ki?
