Fatih Sultan Mehmet, Rumeli Hisarı'nı 90 günde inşa ettirdi. 30 dönümlük alana inşa edilen Rumeli Hisarı'nın üç büyük kulesi dünyanın en büyük burçlarına sahip bulunuyor.

Devletimiz, pandemi sürecinde 45 günde bin yataklı şehir hastanesi inşa ettirdi, en iyi koşullarda sağlık hizmeti vermeye başladı.

Şimdi bu satırların "Köpekli Köyün Kavalcısı" ile ne alakası olduğunu düşünenler olabilir.

Çok alakası var…

O halde anlatalım…

Gazetede bir haber başlığı :

" Başıboş köpeklerin hali içler acısı ! "

Hayvan hakları konusundaki hassasiyetini bildiğimiz gazetemiz muhabiri Esra Aydın'ın bu başlıkla yayınlanan haberinde, açlık, susuzluk, hastalık ve trafikte ezilme tehlikesi ile karşı karşıya yaşayan başıboş hayvanların " sahipsizliğine " işaret ediliyor.

Önceki valilerimizden birisi Zonguldak'ın cadde ve sokaklarında adım başı karşımıza çıkan ve artık sürüler halinde dolaşmaya başlayan başıboş köpeklere atıfta bulunarak, " Çağdaş kentlerde başıboş hayvan diye birşey olamaz" diyerek, bu soruna dikkat çekmişti.

Öyle ya…

Burası "dağ" değil, "orman" değil…

Şehrin göbeğinde, resmi kurumların, bankaların, mağazaların, AVM'lerin kapılarında cins cins, çeşit çeşit, irili ufaklı köpek manzaraları…

Caddelerde, sokaklarda, parklarda, bahçelerde aynı şekilde köpek manzaraları…

Sayıları öyle çoğaldı ki, başıboş hayvanlara karşı yürekleri sevgi ve merhamet dolu insanlarımız bile bu manzaralardan rahatsız ve tedirgin olmaya başladı.

Diyeceğimiz o ki, çağdaş yaşam içinde "başıboş hayvan" diye bir kavram yoktur.

Başıboş, yani "sahipsiz" hayvanlar ortalıkta dolaşıyorsa eğer, ilgili kurumların sahiplenmesi kamusal bir görevdir.

***

Yeryüzünde birlikte yaşadığımız, hayatı birlikte paylaştığımız tüm canlılar gibi, hayvanları da seviyor, onların yaşam mücadelesine saygı duyuyoruz.

Hayvanlara karşı önyargımız yok, refleksimiz yok, düşmanlığımız hiç yok…

Yaratılanı hoş gördük, Yaratan'dan ötürü…

Ancak, yaşamları, hakları-hukukları yasal düzenlemeyle güvence altına alınmış olan hayvanları, başıboş bir şekilde sokağa salmanın "hayvan hakları" ya da "hayvan sevgisi" ile hiçbir ilgisi olmadığını da anlamak gerekiyor.

Aksine, hayvanları sokağa salmak, onların her türlü tehlikenin ortasına atmak anlamına geliyor.

İnsan eliyle vahşete uğrayan hayvanlar, yazın susuzluk, kışın açlıkla karşı karşıya gelen hayvanlar, araç trafiğinin ortasında ezilerek yitip giden hayvanlar, sağlık kontrolu olmadığı için yaralanıp, ya da hastalanıp ölüp giden hayvanlar…

Bunun neresi hayvan hakları, neresi hayvan sevgisi !..

***

Özellikle son on yılda şehrimizi "köpekli köye" döndüren anlayışın etrafına iyice bakıp, bir an önce çözüm üretmesi gerekiyor.

Başıboş hayvanlara gerçekten "yuva" olabilecek, standartlara uygun, geniş gezinti alanları bulunan, veteriner ve hayvan bakıcılarının sürekli görev yaptığı, hayvanların sağlık kontrolu, bakım ve beslenmelerinin en iyi şekilde sağlandığı çağdaş bir hayvan barınağı bu sorunun çözümü için tek seçenektir.

Zonguldak İl Merkezi'nde inşa edilmesi öngörülen hayvan barınağı, tıpkı diğer "uzatmalı" işlerimiz gibi bir türlü bitmek bilmedi.

Devletimiz 45 günde bin yataklı hastane inşa etti, biz bir hayvan barınağını yıllardır bitiremedik.

Bu süreçte başıboş hayvanlar çoğaldıkça çoğaldı, Zonguldak adeta "köpekli köye" dönüştü.

Bu işi tez elden tamamlasak iyi olacak.

Aksi halde hep birlikte " Köpekli Köyün Kavalcısını" beklemek zorunda kalabiliriz.

Av. Saffet…

Sen onları affet !…

Ereğli'de saygın hukukçu ve siyasetçi kimliği ile tanınan Av. Saffet Bozkurt, Ak Parti Ereğli İlçe Başkanlığına seçildi…

Hem Ereğli, hem de Ak Parti için tam isabet…

Ereğli'de partili-partisiz bütün vatandaşlara soralım…

" Av. Saffet Bozkurt hakkında olumsuz düşüncesi olan var mı?" diye…

Yoktur, çünkü Saffet Bozkurt bunu hak edecek birşey yapmamıştır.

Aksine, hem hukukçu, hem siyasetçi, hem de "insani" kimliği ile Ereğli ve Ereğli halkı için elinden geleni yapmış bir kişiliğe sahiptir.

Helal olsun !..

Ekmeğini yipip, suyunu içtiği topraklara vefalı davrananlara gerçekten helal olsun !..

Av. Saffet Bozkurt'un Ak Parti Ereğli İlçe Başkanlığına atanması tüm Ak Parti teşkilatlarında ve milletvekilleri nezdinde olumlu karşılandı, böylece Ak Parti'nin Ereğli'de eski gücüne kavuşacağı tahmin ediliyor.

Av. Saffet Bozkurt, Ak Parti siyasetinde "yeni" bir isim değil…

Geçmiş dönemlerde Ak Parti içinde kendi siyasi ikballerini garanti altına almak adına Saffet Bozkurt'un aktif görevlere gelmesini engelleyenler oldu, bir sürü siyasi manevra ile yolu kesildi…

Sonunda hak yerini bulmuş oldu…

Sel gitti, kum kaldı…

Bu durumda söylenecek tek şey var…

Av. Saffet…

Sen onları affet !