Kozlu’dan, belediyenin içinden güvenilir kaynaklardan gelen haberler var...

Önceki dönemde belediyeyi öyle bir soymuşlar ki sormayın gitsin...

Ali Bektaş’ın şaşkınlıktan dili tutulmuş, “ Bu kadar da olmaz ki !..” diyormuş...

Kozlu’nun “kefen soyucuları” belediyenin içini boşaltmış, belediye bütçesi talan edilmiş, Ali Bektaş’a bomboş bir kasa, ekonomik geleceği ipotek altına alınmış bir belediye ile bir dizi usulsüzlük ve yolsuzluk dosyası bırakılmış...

Ali Bektaş, dünya ile irtibatı kesilmiş vaziyette, makam odası ile muhasebe arasında gidip geliyor, veresiye satan bakkal misali kara kara düşünüyor...

***

Önceki dönemde, taşeron işçilerin gariban maaşlarını ödemeyip, “malum” müteahhitlere milyonlar aktaran Kozlu Belediyesi’nde, yine o dönem içinde peynir-ekmek gibi “yolsuzluk” yapıldığı bilgileri geliyor...

Sözünü ettiğimiz güvenilir kaynak “ İsterseniz, yapılmayan işleri yapılmış gibi gösterip, kesilen milyonluk faturaların belgelerini verelim” dedi.

Bekliyoruz, bize ulaştığı takdirde yayınlamaya söz veriyoruz.

***

Kozlu Belediye Meclisi’nce oluşturulan Araştırma Komisyonu’nun, önceki döneme ait raporu şu anda Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş’ın masasında duruyor.

Ali Bektaş’ın bu rapor hakkında “mütereddid” olduğu anlaşılıyor.

Önceki dönem Belediye Başkanı Ak Partili Kerim Yılmaz olduğundan, Ali Bektaş’ın “ Ak Parti’ye zarar vermemek” gibi bir kaygısı olduğu, durumu öncelikle Ak Parti Genel Merkezi’ne bildireceği söyleniyor.

Aslında, böyle bir durumda “soruşturma istemek” değil, “soruşturma istememek” ya da “kayıtsız” kalmanın Ak Parti’ye zarar vereceğinin bilinmesi gerekiyor.

Eğer önceki dönemde gırtlağına kadar “yetim hakkı” yiyenler olduysa, bunun parti kimliği ile bir ilgisi yok, yolsuzluk yapan kim olursa olsun, yargı huzurunda hesabını vermek durumundadır.

Ak Parti Genel Merkezi ile il yöneticileri ve milletvekillerinin böylesi haramzadelere sahip çıkacağını hiç sanmıyoruz.

Bu yüzden Ali Bektaş’a “gereğini yapmak” düşüyor.

Dayak yiyip sokağa çıkamayan işadamı

Ereğli’den “haber” geldi...

Aylar öncesine ait bir olay...

Kozlu ve Ereğli bağlantılı bir işadamı fiili saldırıya uğramış, yüzü gözü patlamış, ancak her nedense gidip Cumhuriyet Savcılığına ya da Emniyet makamlarına başvuruda bulunmamış...

Sadece yüzündeki yaralar iyileşinceye değin sokağa çıkamamış...

Bu şehr-i Zonguldak’ta garip şeyler oluyor değil mi?..

Eğer bir işadamı veya herhangi bir vatandaş, birilerinin saldırısına uğrayıp, darp ediliyorsa gideceği yer devlet makamlarıdır...

Eve kapanıp, yüzündeki darp izlerinin kaybolmasını beklemek de neyin nesi !..

Neyse...

Geçmiş olsun diyelim...

Bir daha böyle bir şey olursa, devlete sığınmasını tavsiye etmekle yetinelim.