Sevgili Okuyucular bugün biraz siyasi konulardan sıyırılıyorum, beni takip edenleriniz bilirler de zaten pek fazla siyasi konuları işlemem. Siyaseti, bazı yaş kesimin üstünde olanların bildiğini düşünenler olabilir, ya bu çocuk ne gördü de konuşuyor ya da biz seksenleri darbeleri gördük deyip yazdıklarıma göz ucuyla dahi olsa bakmayanlar da olabilir.

Allah’tan siyaset yazmayacaktım değil mi? Geçenlerde sosyal medyada bir abimizin ben bilmem kaç yıllık siyasetle ilgilenen, siyaseti takip eden diye başlayan bir yazısını gördüm aman Allah’ım yıkılıyor ortalık beğeniler, yorumlar ganimetle… Ben abimizin yazısını dediğim gibi ilk satırları dışında okumadım; ve eminim ki çok doğru, güzel bir yazı yazmıştır. Amacım onu yermek asla değil; yanlış anlaşılmasın. 

Derdim biz gençlere, çocuklarımıza ne kadar güveniyoruz? Ne kadar inanıyoruz? Ne kadar dinliyoruz? Ne kadar görüyoruz? Ne kadar imkân sağlıyoruz?

Hiç kimse kusura bakmasın koltuğa oturan bırakmıyor; yıllarca aynı koltukta 65 – 70 – 75 yaşına kadar. Arkadaş bırakın artık koltuğu, yol verin gençlere. Onları dinleyin, fikirlerini alın, dikkate alın en önemlisi bu.

Bu arada tekrar etmek istiyorum amacım kimseyi kötülemek değil; her şeyi bırakıp evlerinde otursunlar demiyorum. Yıllarca aynı koltukları, makamları işgal etmesinler. Yoksa hepsinin bilgi birikimlerine, tecrübelerine ihtiyacımız var; kimseye de onlar hakkında saygısızlık ettirmem. Çoğu genç kardeşimizden daha fazla mücadele eden 75 yaşındaki amcalarımıza da kimseye laf söyletmem. 

Velhasılıkelam Sevgili Genç Kardeşlerim biraz da talep etmek gerekir, öyle armut piş ağzıma düş devirleri falan yok. Sen de sınırları zorlayacaksın, kendini geliştireceksin, mücadele edeceksin ve kendinden daha tecrübeli ve bilgili büyüklerimize sevgi ve saygı çerçevesinde temas kuracaksın. Bir de bunu deneyelim, yoksa oturduğun yerden o işler öyle olmuyor.

Sözlerime son verirken; umarım kimseyi kırmamışımdır da demek istediğimi tam anlatabilmişimdir. Ne o yazıyı yazan abimle kendimi kıyasladım ne de yaşları ilerlemesine rağmen bu memleket uğruna hala mücadele eden büyüklerimizle mukayese ettim. 

Unutmayın; nikâh memuru bir yastıkta kocayın diyor bir koltukta değil. Sizler de unutmayın genç kardeşlerim kavun ya da karpuz değilsiniz yata yata büyüyeniz.