Genç ve çocuk kelimesini çok fazla kullandığımı fark ettim; gerek yazarken gerekse konuşmalarımda mutlaka bu kelimeleri sarf ettiğimi bir arkadaşımın söylemesi üzerine fark ettim desem daha doğru olur.

Baktığın zaman ise altı boş olan iki kelime de değil hani; 

Genç + Çocuk = Yarınlar ( Geleceğimiz )

Mevzu çok açık, anlaşılır ve önemli; 

Ki ATAM da dememiş mi “ Bütün Ümidim Gençliktedir. “

Bu cennet vatanı bizlere emanet eden Sarı Başbuğ ( Bu adlandırma pek kullanılmaz ama ben çok seviyorum; bilmeyenler için Sarı Başbuğ derken Gazi Mustafa Kemal’den bahsediyorum.) “ Benim Ümidim Gençliktedir “ derken bizim şu an ümidimiz nerededir? Gençlerimize ne kadar değer veriyoruz? Gençlerimizi ne kadar önemsiyor ve onlara ne imkânlar sağlıyoruz?

Şimdi olaya diğer çerçeveden bakalım;

 Atsız’ın kıtalar dolusu “ Bütün Türk Gençliğine “ şiirinde, Sarı Başbuğ’un “ Ey Türk Gençliği “ diye Gençliğe Hitabe’de seslendiği gençler ne durumda, hangi pozisyonlarda, neler düşünmekte?

Kimi okula erken veda etmiş ya da başarısız görmüş kendini; abilerinin, büyüklerinin, mahalle abilerinin rol modelliğinde zararlı alışkanlıklar, takılmacalar vs. birilerine yanaşarak gününü ve gecesini kurtarma derdinde…

Kimi okulunu yarım yamalak tamamlamış ya da ite kaka bitirmiş birilerine hizmet etmiş ya da birilerinin adamı olarak bir yerlere getirilmiş; başkalarının komutuyla hayatlarını yaşamakta.

Kimi okullarını başarıyla bitirmiş, ellerinde diploma ve hatta birkaç diploma, sertifikalar vs. KPSS denilen illetle cebelleşerek hayata tutunmaya çalışmakta, sağa sola CV yollayarak adalet ve hak dilenmekte, yok olmuş liyatı hayata döndürmeye çalışmakta…

Çoğu gelecek kaygısına gömülmüş, kendi ümidini tüketmiş; çoğu yeterli olduğu konularda bile hakkı yenmiş ve neredeyse pes etmiş durumda…

Bir kısım cengâver de adalet dağıtmaya çalışmakta; cebinde beş kuruşu olmadan, yüreğiyle, vicdanıyla, ahlakıyla, aklıyla mücadele etmekte. Ne kimsenin adamı olma fikrinde, ne bir yerlere yamanma; aksine bu sistemi çökertme derdinde. Sadece hak ettiğinde gözü olan, ben değil biz anlayışını yaşayan, gerektiğinde kendinden - kendi geleceğinden tereddüt bile etmeden vazgeçip mücadele ediyor ve yeter ki bir başka hak eden ya da yarınlarımız hakkını alsın diyor.

AÇIK – NET – KIVIRMADAN – DOLAYLAMADAN

Atam’ın ümidi olan gençlerin ümidi yok oluyor! ( Belki de oldu; iyimser olmak istiyorum )

Onların gününü ya da gecesini değil ümidini kurtarın da memleketin geleceği kurtulsun.

İmkân verin,

Hakkını verin,

Adil olun. 

Şans verin.

Milli Takıma Bakın;

Merih Demiral 21 yaşında,

Çağlar Söyüncü 23 yaşında,

Kürşad gibi mücadele ediyorlar.

Sevgilerimle…