Bayram nedeniyle hem ebediyete göç etmişlerimize mezar ziyareti hem de halen hayatta olanlara ise bayram ziyaretleri yaptık.

  Belki yaşarken pek dikkat etmiyoruz ama “mezarlıklar; ölmüşlerimize verdiğimiz değeri de gösteriyor” bir bakıma. Elbette bu şu demek değil, her mezarı ANIT MEZAR gibi mermer bloklar üzerine inşa edelim. Girişlerinde geniş yollar olsun … Abartma huyumuzu bir yana bırakıp işin olması gerektiği gibi yapalım. Öncelikle mezarlarımız temiz olmalı, etraftaki çalı çırpı düzenli olarak toplanmalı. Kış aylarında çamur olmaması için gereken düzenlemeler yapılmalı. 

  Güzel ülkemizde insanlarımız yaşarken gereken değeri ve ilgiyi veremiyoruz bari öldüklerinde biraz ilgilendiğimizi gösterelim !!!! 

  Bu konunun muhtarlarla ne alakası var diyeceksiniz. İki muhtardan bahsedeceğim. İlki kentimizdeki Ontemmuz Mahallesi muhtarı Tacettin Köroğlu. Bu muhtar Köroğlu, bayram öncesi mahallesinde bulunan mezarlıklara gidip ne kadar temizlenmesi gereken ot-çalı-çırpı-kurumuş dal/ağaç ve kesilmesi gereken varsa temizlemiş ve kesmiş. İnsanlar artık yeşili yalnızca mezarlıklarda görebildiğinden muhtar Tacettin Köroğlu hem yeşili koruyup hem de çevre düzenlemesi yapmış. 

  Mahalleliden öğrendiğim kadarıyla son seçimde muhtar seçilmiş ama kırk yıllık muhtar gibi mahallenin her derdine koşan gerektiğinde hasta olanı kendi aracıyla hastaneye götüren, bir sorunları olduğunda hem ilgilenip hem de ardını takip eden yapısıyla kısa sürede sevilen bir isim olmuş. İnsana değer veren herkese selam olsun. 

  Bu yazının ikinci muhtarı ise Devrek Özbağı mahallesi muhtarı Aziz Hızarcı. Özbağı eskiden BELDE statüsünde idi ama nüfus yoğunluğunu koruyamayınca merkeze bağlı mahalle yapılmış. Elbette bir belde olmanın daha büyük artıları varmış ama bu Aziz muhtar uzun yıllardır görevde olduğundan tecrübesiyle bu zafiyeti ortadan kaldıracak çalışmaları yaparak Özbağı’nı daha yaşanır ve çevre köylerden bile insanların geldiği bir çekim merkezi haline getirmiş. Özellikle Bayram’da Almanya’dan gelen gurbetçilerimiz ve diğer illerden gelen misafirlerle neredeyse belde nüfusunu geçmiş bir haldeki Özbağı tertemiz sokaklarıyla, hareketli dükkanları ve tıka basa dolu kahveleri ve lokantalarıyla “ kısa süreliğine “ bile olsa güzel bir ekonomik gelişme sağlıyor. 

  İstenince yapılır, çalışınca başarılır cümlesine güzel iki örneği ben kendi gözlerimle gördüm. 

  İşini layıkıyla yapanlara da selam olsun ….