Doğu Anadolu’da yaygın bir söz vardır, biraz edebe uygun yazmak istiyorum, “ gizli sevişen eşkere (ortada-ortalıkta) doğurur “. İster siyaset sahnesinde ister ekonomide isterse istihbarat dünyasında yaşananlar, yapılanlar, saklananlar uzun yıllar ortaya çıkmasa bile bir gün mutlaka ama mutlaka ortaya çıkar. 

  İşte az sonra okuyacağınız ve o dönemin A.B.D Savunma Bakanı William Cohen’e sunulan CIA raporunun bir kısmıdır ve özellikle bölge ülkelerinin ciddiye alması gereken önemli uyarılar içermektedir. 

   Rapora ulaşan yine farklı bir istihbarat servisinden Gordon Thomas(MOSSAD Gizli Tarihi) emeklilik yıllarında( insan yaşlanınca vicdan biraz ağır basmaya başlıyor” galiba ) hatıralarını kaleme alıyor. 

   O raporun bir kısmını okumadan önce şu bilgiyi hafızalarımıza yeniden getirmek gerekiyor. Bundan yaklaşık 20 yıl önce, namı Adnan hoca diye bilinen birinin müridi olan ve lösemi olduğu için ülkemizde 160 bin kişiden kan örneği alınarak güya ilik uyumu araştırılması için adına kampanyalar düzenlenen Dr. Oktar Babuna’yı hatırlayın lütfen. Bu kan ve ilik örnekleri A.B.D. ve Almanya’da çeşitli laboratuarlara gönderilmişti. O örneklerin yalnızca 40 bini ülkemizde kalmış, yeterli araştırma merkezi olmadığından 120 bini dışarıya gönderilmişti. Dr. BABUNA hala hayatta. O gönderilen kan ve ilik örnekleri ne oldu bilen yok. Bu kadar yüklü masrafı kim karşıladı bilen yok. Niye karşıladı? Ortaya konan 10 milyar lira ödülü kim verecekti? Zaten o ödül işin ilk fitiliydi. Yıllar sonra ortaya şu gerçek çıktı ki bu iş öyle basit bir sağlık sorunu değil, büyük bir proje ! 

  İşte raporun bizi ilgilendiren kısmı;

 “ … İsrailli bilim adamları, bazı Arapların taşıdığı özgün genleri tanımlayarak, tıbbi gelişmeleri genetik olarak değiştirilmiş bakteriler ya da virüsler yaratmak için kullanılmaktadır. Rapor şöyle sona ermektedir;

  “ … Hala erken aşamalarda olmakla birlikte , virüslerin ve belli bakterilerin içinde bulundukları kişinin canlı hücrelerindeki DNA yapısını değiştirmesi amaçlanmaktadır. “

   120 bin Türkün ( her sosyal yapıdan ve yaş grubundan alınan müthiş örnekler) kan ve ilik örnekleri acaba bu amaç için kullanılmış olabilir mi? 

  Ülkemize gelen ilaçlar ve serumlar bu konuyla bağlantılı mı? Özellikle hibrit tohumlar konusu burada dikkat edilmesi gereken ciddi bir sorun gibi durmuyor mu? Bir ırkın DNA yapısını toptan değiştirmek belki uzun zaman alabilir ama ya o yapıyı bozmaya yönelik hareketler nasıl sonuçlar verir? Ülkemizde son yıllarda hızla yaygınlaşan ve çeşitleri artan kanser vakaları büyük bir tesadüf mü? Bilim adamı değilim ama okuduğumu anlayacak kadar kapasitem var. Dış güçler her şeyimizle oynuyor da bu işlerle hiç mi ilgilenmiyorlar acaba !