Son günlerde çok dikkatimi çeken bir olay gözlemliyorum
Hem de bayağı dikkatimi çekiyor
Belki sizlerde çoğunuz görüyorsunuz ama fark edemiyor olabilirsiniz
Hepinizin bildiği gibi bankalarda özel güvenlik görevlileri çalışır
Çalışmalıdır da zaten çünkü bankaların korunmaya ihtiyacı vardır.
Olası bir soygun ihtimaline karşı bu olağan bir tedbirdir

BANKA ÖZEL GÜVENLİKÇİLERİNİN SİVİL POLİSMİŞ GİBİ BELİNDE SİLAHLA CADDEDE DOLAŞMALARI HİÇTE HOŞ DEĞİL..
Ancak yakın zamana kadar bankalarda görev yapan silahlı özel güvenlikçiler üniforma giyiyorlardı, şimdi ise sivil olarak takılıyorlar.
Bankaların özel güvenlikçileri belinde silah sivil giyimleriyle birlikte banka önlerinde sivil polis edasıyla ve silahlarını teşhir ederek dolaşmaları hiçte hoş değil doğrusu
Benim eleştirdiğim konu niçin silah taşıdığıyla ilgili tamamen değil silahlarını teşhirle ilgili.
Ki sivil polisler bile silahlarını teşhir etmemek için çaba içindeyken banka özel güvenlikçilerin rahat tavırları dikkatlerden kaçmıyor değil
Tabi ki tüm banka özel güvenlikçileri için bunu söyleyemem.
Ve bundan bir çok vatandaş ta şikayetçi
Bir çok vatandaşa bu konudan bahsettiğimden ‘Ha evet ya onlar sivil polis mi” dediklerine çok kez şahit olmuşumdur.

Bu konuda Valilik ve emniyet yetkililerinin dikkatini çekiyorum

**


ZONGULDAK ŞEHİR MERKEZİNDE KARABÜK TABELASI NEDEN YOK..

Geçenlerde Zonguldak kent merkezinde caddede yürürken bir ağabeyim bana seslenerek Ercan bey size bir şey söylemek istiyorum demesi üzerine bende buyurun tabi ki söyleyebilirsiniz diyerek karşılık vardım.
Dediği aynen şu:
“Ercan bey şöyle çevrenize bir baktığınızda bilmiyorum ama hiç dikkatinizi çekti mi
Şehir merkezinde Çaycuma, Kilimli, kozlu, Ankara, İstanbul, Bartın vs. yönüne giden yollar için bir çok tabela varken bir tane bile Karabük tabelasının olmadığını fark ettim. Neden yok”
Diye söyleyince bende şöyle bir alıcı gözle çevreme bakarak tabelalara bakarak
“hakikaten de yok” dedim.
Gerçekten de çok güzel bir noktaya temas etmiş vatandaş
Bartın tabelası, İstanbul, Ankara tabelası varken Karabük tabelasının olmamasını bir eksiklik değil mi
Şimdi diyeceksiniz ki gerek yok
O zaman Bartın tabelasına da gerek yok, İstanbul, Ankara tabelasına da gerek yok.
Bu mantık üzerinden hareket edemeyiz.
Vali Mustafa Tutulmaz’a, Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’a bu konuyu hatırlatıyorum.


**

GELECEĞİNİ BİLİYORDUM

Savaşın en kanlı günlerinden biriydi.
Asker, en iyi arkadaşının az ilerde kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir saniye bile siperin üzerinde tutmayacak ateş yağmuru altındaydılar. 

Tam cepheden dışarı doğru bir hale yaptığı sırada başka bir arkadaşı onu omzundan tutarak tekrar içeri çekti, Delirdin mi? gitmeye değer mi? Baksana delik deşik olmuş. Büyük olasılıkla ölmüştür bile. Artık onun için yapacak hiçbir şey yok. Boşuna kendi hayatını da tehlikeye atma sakın!

Fakat asker onu dinlemedi ve kendisini cepheden dışarı attı. İnanılması güç bir mucize gerçekleşti Asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı. Onu sırtına aldı ve koşa koşa geri döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandılar. Fakat cesur asker, yaralı arkadaşını kurtaramamıştı.

Siperde kalan arkadaşı dedi ki: Sana değmez demiştim. Hayatını boşu boşuna tehlikeye attın. Değdi, dedi, gözleri dolarak asker, Değdi. 
Nasıl değdi? Bu adam ölmüş, görmüyor musun?
Yine de değdi. Çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı. Onun son sözlerini duymak, dünyalara bedeldi benim için. 
Ve hıçkırarak arkadaşının son sözlerini tekrarladı:
Geleceğini biliyordum Geleceğini biliyordum