TGC  Basın Vakfı ile ilgili izlenimlerimizi dün yazmıştık.

Bu  gün devam ediyoruz.

Birinci günümüz Zonguldak merkez.

Valilik ve Belediye ziyaretleri.

Öğleden sonra ise Ereğli ilçemizde bir çok ziyaret yaptık.

Tarihi yerleri.

Kültürel yerleri.

Hepsini saatlerce gezdik.

Hiç yorulmadık.

Hatta çok mutlu olundu.

Ereğli.

Önemli.

Değerli.

Ayrıcalıklı.

İlimize çok büyük güç veren bir ilçeden bahsediyorum.

Aynı zamanda çok önemli bir yerel yönetimden.

Başkan Halil posbıyık’tan söz ediyorum.

Akşam gala yemeği.

Ereğli belediyesi ve başkan Halil Posbıyık, son derece mükemmel bir ev sahipliği yaptı.

Her şey için teşekkürler.

Devam edersek.

Cumartesi sabahı.

Önce olağan kongremiz gerçekleşti.

Çok büyük katılımla.

Olağan kongremiz.

TSO toplantı salonunda gerçekleşti.

Genel başkanımız Yılmaz Karaca, kongrede çok önemli mesajlar verdi.

Yerel basın.

Geleceğimiz.

Zor günler.

Kapanan gazeteler.

Hepsi hakkında çok geniş çerçeveli açıklamalarda bulundu.

Kongrede tek liste ile gidildi.

ZGC olarak  önemle yer aldık.

Görev dağılımında genel başkan yardımcılığına seçildik.

Tabi ki başta genel başkanım ve yönetim kurulu üyelerinin hepsinin tasarrufu ile seçildik.

Hepsine yürekten teşekkür ediyorum.

Zonguldak gerçekten çok farklı.

Çok öncelikli.

ZGC lider bir örgüt.

Ülke geneli de dikkat çekiyor.

ZGC başkanı olarak bizlerde onare ediliyoruz.

En büyük mutluluk bu diye düşünüyorum.

TGC Basın vakfı.

Çok önemli ve değerli bir örgüt.

Hem ülke geneli.

Hem de dünya geneli çok büyük öneme sahip.

Bizlerde bu oluşumun içerisinde olmaktan büyük mutluluk ve kıvanç duymaktayız.

Devamla.

Olağan kongreden sonra .

Maden müzesi.

Maden ocağı.

Gezilerimiz oldu.

Tüm cemiyet başkanları.

Maden ocağına girdi.

Tam 300 metre galeride  zorlu ve dar yollardan yürüyüş.

Sonra pano ayak ile buluşma.

Kömürün çıktığı yerlerde bizzat bulunma.

Zor ve dar yollardan yürüyüş sonucu.

Tüm gazeteciler.

Hepsi maden ocağının zorluğunu.

Meşakkatini.

Gördüler.

Hepsi hayran kaldılar.

Madenci bir kez daha kalplere kazındı.

Gönüllerde yer etti.

Emeğin başkentinde.

Emeğin merkezinde.

Ülke geneli gazetecileri yerin altında maden ocağının zor şartlarını gösterdik.

Bilgi verdik.

Hemen peşine maden müzesi gezsi.

Müthiş bir maden müzesine sahibiz.

Ülke için bir numara. 

Avrupa’ da ikinci.

Dünya geneli sıralamayı bilmiyoruz.

İnanıyorum ki ilk sıralarda yer alacağızdır.

Maden müzesi müthişti.

Bana göre her Zonguldaklının görmesi gereken bir yer.

Ayrıca Bartın ve Karabük illerinin de önemle görmesi gerekir.

Şunun da adını koyalım.

Maden müzesine tam on milyon TL. para harcandı.

Bu para helal olsun.

Bir madencilik tarihi bu kadar güzel anlatılabilir.

Mükemmel ötesi bir müze.

Zonguldak böyle tarihi bir müzeye sahip olduğu için çok büyük şanslı.

Ve bu müzeyi çok iyi değerlendirmeliyiz.

Müze gezisi sonrası öğlen yemeğinde Zonguldak Belediye başkanı Dr. Ömer Selim Alan, ile birlikte olduk.

Çok güzel hazırlanmış bir öğle yemeği.

Her şey düşünülmüş.

Hem de en ince noktasına kadar.

Mükemmel bir  menü.

Ve yetmiş sayısında gazeteci topluluğu.

Zonguldak basınından da  bize bağlı üyemiz olan arkadaşlarımız yer aldı.

Her şey çok güzel düşünülmüş.

Servis harika.

Sohbet çok daha muhteşem.

Belediye binasının terasında gelen misafir cemiyet başkanlarımız ile birlikte başkan Alan, çok sıcak, dostane ve kent adına önemli görüş alışverişinde bulundu.

Projeleri anlattı.

Yapılacak çalışmalar.

Yeni bir şehir doğuyorum adı kondu.

Liman sahili.

Lavuar alanı.

Dere ıslahı.

Fevkani köprü.

Hepsi anlatıldı.

Yeni projeler söylendi.

Ve yakın zamanda Zonguldak’ ta değişimin.

Dönüşümün.

Yeniliğin.

Modernleşmenin görüleceği de teyit edildi.

Ve misafirlerimizi tekrar davet edeceğiz.

Zonguldak’ın yeni yüzünü inşallah göstereceğiz.

Kent ile ilgili başkan Alan’ a bir çok soruda soruldu.

Hafif raylı sisteme kadar.

Başkanımız hepinsin cevaplarını verdi.

Yemekte çok güzel sohbetler oldu.

Gerçek gazeteciler olunca.

Sadece hizmet adına sorular sorulunca.

Cevaplarda tek tek alındı.

Hiç kimse ruhsat peşinde değildi.

İmar ile ilgileri yoktu.

Toplu işçi alımının peşinde değildi.

O zaman da her şey çok daha samimi oldu.

Gazetecilik yapıldı.

Gazetecilere de cevaplar verildi.

Sadece menfaatperest içerisinde olanlar.

Emanet kira ile günü birlik yaşayanların ne olduğu belli.

En azından Zonguldaklı değil olduklarını biliyoruz.

Emanet bu şehirde yaşayan  bazı zatlar diyelim.

Tabi ki kibarca.

Bugünlük nokta.

Yarın devam ediyoruz.

Hem de kaldığımız yerden.

Önemle.

Nokta.