Öğrencilerin, baldo pirinç ve lahana ile hazırladıkları mancar suşi büyük beğeni topladı. Yenilikçi lezzet öğrencilerin de potansiyellerini ortaya koymuş oldu.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Devrek Meslek Yüksekokulu Aşçılık Bölümü öğrencileri, gastronomi alanında yenilikçi bir lezzete ev sahipliği yaptı. Bülent Ecevit Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Aşçılık Bölümü öğrencileri, yöresel yemeklerin yanı sıra, yenilikçiliklerini konuşturarak Türk ve Japon mutfaklarını buluşturdu. Geleneksel yaprak sarma işlemi sırasında artan lahanaları değerlendirmek adına "Mancar Suşi" fikri doğdu.
Gülfem Kuru ve Şulenur Böyükaslan adındaki öğrenciler, sarmaların yan ürünü olan lahanaları kullanarak, Doktor öğretim üyesi İhsan Kazkondu'nun önerisiyle suşi yapmaya karar verdiler. Türk mutfak kültürünün bir parçası olan baldo pirinç, mancar, havuç ve salatalığın kullanıldığı bu özel suşi, hem vegan hem de sağlık dostu bir seçenek olarak dikkat çekti.

"Dünya mutfağını harmanlayıp yöresel mutfağın menüsüne eklediler"
Kazkondu ve öğrencilerin üzerinde çalışarak geliştirdikleri Mancar Suşi, Zonguldak'ın yöresel mutfak menüsüne eklenerek adeta bir yenilik kattı. Devrek'in geleneksel tatlarının yanı sıra, artık Mancar Suşi de gastronomi severlerin deneyim listesinde üst sıralarda yer alacak. Bu yenilikçi lezzet, yerel mutfaklara modern bir dokunuş katarken, öğrencilerin üretkenlik potansiyellerini de gözler önüne seriyor.

Mancar Suşi sıfır atık vizyonuyla doğdu
Gastronomi eğitimi alan öğrenciler ve eğitmenleri, bir taraftan da atıkları azaltma vizyonu ile yerel ürünlerden yeni bir yemek deneyimi sunmuş oldu. Sıfır atık ilkesini benimseyerek yerel mutfak kültürüyle uyumlu, sürdürülebilir ve yenilikçi bir yemek olan Mancar Suşi'yi ortaya koyduklarını ifade eden İhsan Kazkondu, yöresel lezzetlerin başka ülkeye ait lezzetle birleşerek ortaya yeni bir ürün çıktığının altını çizdi.
Dr. Öğretim Üyesi İhsan Kazkondu, "Pratik dersleri işlerken mümkün olduğunca yöresel ürünleri kullanmaya gayret ediyoruz. Zonguldak mutfak kültürüne ait olan yöresel kültürleri. Tabi pratik dersleri işlerken uygulamaları yaparken mümkün olduğunca sıfır atık uygulamasını da göz önünde bulundurmaya çalışıyoruz. Çünkü gerçekten mutfaktaki atıkların fazla olması ülkemiz açısından büyük bir sıkıntı. Biz de bu yüzden mümkün olduğunca artan ürünlerle farklı bir ürün yaparak yemeklerde kullanıyoruz. En son öğrenciler de derste kara lahana salatası yaparken lahana arttı. Öğrenciler fikrimi sordu ne yapabileceğimiz konusunda. BEnim de aklıma suşi geldi. Suşi yapsak nasıl olur acaba diye düşünürken hemen beyin fırtınası yaptık. Sonra malzemeler elimizde vardı. Hemen bir mancar suşi yaptık. Bu yaptığımız mancar suşi bir etkinlikte sunduk. Yaklaşık 500 kişiye sunduk. Çok güzel geri dönüşler aldık. O yüzden gerçekten yöremize ait bir ürünü farklı bir ülkeye ait ürünle birleştirip füzyon oluşturmak bizim için ayrıca bir gurur verdi" diye konuştu.

"Sadece maden ve doğal güzellikler değil, mutfağıyla da dikkat çekiyor"
Bu gelişme, Zonguldak'ın, sadece madenleri ve doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda yenilikçi mutfak kültürüyle dikkat çekmeye başladı. Öğrenciler, yöresel yemeklerin modern yorumlarla buluşmasının, sadece tadım tabaklarında değil, aynı zamanda eğitimde de sınırları zorlayabileceğinin canlı bir örneğini sunmuş oldu.

Kaynak: İHA