Liman sahilini yazıyoruz.

Hem de birkaç gündür.

Bitmeyen inşaat.

Çalışma.

Firma işi yapamıyor.

Neden gecikti.

İnşaat başladığı gün itibarı ile bu inşaat nasıl bugünlere geldi.

Buna bile şükür.

Firma sanki  yaz tatiline gelmiş.

Kampa girmiş.

Yan gelip yatıyor.

Böyle bir iş anlayışı olur mu?

Ama oluyor.

Bugüne geldiğimizde.

Liman sahili

Çok önemli proje.

Heyecan yaratan proje.

Nedense dediğimiz gibi çok yavaş gidiyor.

Kağnı hızında.

Bugünlerde herkes liman sahili projesini sokakta  konuşuyor.

Yavaş giden çalışma.

İş bilmeyen yüklenici firma.

Bir türlü bitmeyen çalışma.

Evet bir şeyler yapılıyor.

Kısmen açılışlar.

Bugün sadece kent merkezi kısmında bir faaliyet hayata geçti.

O da sembol cami hatırına oldu.

Yoksa onunda biteceği yoktu.

O kadar altyapı da eksik var ki .

Hangi birini sayalım.

Yazalım.

Bugüne gelince.

İkinci etap.

Üçüncü etap.

İnşaat halinde.

Ne zaman yapılacağı da bilinmiyor.

Çünkü çok ağır çalışma.

Üç veya bilemediniz beş kişi ile yürüyen süreç.

Adliye önünün ne olacağı belirsiz.

Cemiyet önünde ise  bir şeyler yapılıyor.

Ama netice yok.

Bakan Kurum, burayı en az üç kez gezdi.

Gördü.

Müdahale etti.

Ve bitim sözü aldı.

Netice hayal kırıklığı.

TOKİ Başkanımız Bulut, bizzat yüklenici firmayı uyardı.

Sayın VALİMİZ Tutulmaz, çalışmaları yerinde teftiş etti.

Belediye  başkanımız Alan, her daim sahil projesini inceledi.

Uyarılarda bulundu.

Çalışmıyorsunuz, ,dedi.

Firma sahibine önemli konu başlığı ile uyarı bilgisini verdi.

Burada çalışanlar ağır ve aksak.

Günü kurtarıyor.

Mesai alıyor.

İş yapmıyor ve hatta daha da zarar edici konuları ifade etti.

Yüklenici firma sahibi anladı mı?

Anlasaydı.

Bu inşaat biterdi.

Bakan Kurum’a Ağustos ayı sözü verildi.

Olmadı.

Başkan Alan’a bir Eylül, sözü verildi.

O da olması çok zor.

Yıl sonuna biter mi?

İnşallah biter.

Eğer burada bir etapta çoklu olarak  150 kişi çalışsa.

Bir ayda biter .

Tamamlanır.

Mutlu sona ulaşılır.

Para olmasına rağmen.

Hak ediş varken.

Ödeme sorunu yokken.

Eğer bir inşaat bitmiyorsa.

Sonu gelmiyorsa.                                                                                                            

Ağır çalışılıyorsa.

O zaman sorun yüklenici firmadadır.

Zonguldak liman sahibi inşaatını yapan firma.

Taşeronu.

Ve şantiye şefi olmak  üzere bir başarısızlıklar dizisini çok güçlü görüyor.

Neye rağmen.

Zonguldak Valisi.

Belediye başkanı.

Milletvekilleri.

TOKİ Başkanımız.

Bakan Kurum,

Ve Cumhurbaşkanımızın özel talimatına rağmen.

Liman sahili bir türlü bitmiyor.

Yüklenici  firma gününü dolduruyor.

  Keşke TOKİ en başta bu firmanın yasal statülü ihalesini iş yapmadığı.

Geciktirdiği.

Ve işi ağır aldığı için.

İhaleyi fesh,  etseydi.

İrad kaydetseydi.

Keşke.

Bu konuda Başkan Alan, çok ısrar etti.

Bu firma ile şansımız yok uyarılarında bulundu.

Ama olmadı.

Bir çok kez firma uyarılmasına rağmen.

İkaza rağmen.

İnşaat gecikti.

Gecikmeye de devam ediyor.

Hele ki çalışmayı canlı bir görseniz.

Ağır ki ağır.

Sanki ağır çekim gibi.

Yüklenici firma sınıfta kaldı.

Zonguldak adına bu ihale bizim açımızdan şansızlık oldu.

Bazen yüklenici firma iyi oluyor.

Profesyonel ekip oluyor.

İşi bilen olunca.

O da bir şans oluyor.

Bazen firma kötü oluyor.

Acemi oluyor.

İşi bilmiyor, çok kötü  oluyor.

Güçlü olmayınca.

O zaman da bizim adına çok büyük şansızlık oluyor.

Paramız ile rezillik bu demek.

Örneğin.

Kent merkezinde.

Acılık bölgesinde.

Kentsel dönüşüm adına yapılan iş merkezi inşaatı o kadar hızlı gidiyor k.

Maşallah.

İnşaat seneye bitecek görünüyor.

Ne güzel bir mutluluk.

Bir tarafta görünen müthiş çalışma azmi.

Diğer tarafında turistlik yaz tatilinde gibi yol alınan liman sahili.

Sanki yaz tatiline gelmiş bir ekip.

Neredeyse şezlong koyup güneşlenecekler.

Denize sıfır çalışırken.

Aslında deniz havası, bu firmaya çok da iyi gelmedi.

Arada ki fark ve mukayese o kadar çok büyük ki.

Anlatılmıyor.

Ancak bu kadar yazabildik.

Nokta.