Öncelikle Türk Sinemasının efsanelerinden Kemal Sunal’ı anarak yazıma başlamak istiyorum. O öyle bir adamdır ki; ” Aslında 10 Kasım doğumluyum. Ama Atamın vefat ettiği günde doğum günü kutlayamam, sevinemem, gülemem. 11 Kasım doğum günümdür” diyecek kadar yürekli ve özverili. Gülmek eyleminin sözlük anlamı, en güzel gülen yüz arama sonucunun da görselidir. Kendisine olan sevginin nedenini sorduklarında; “ Ben bir balon değilim. Öyle çıkanlar var ve ayakta kalmak için her gün televizyonda görünmek zorundalar. Ben sırtımı halka dayamışım, halktan biriyim” diyerek cevap veren biridir. Hala yerinin dolmadığı aşikâr bir şekilde görünmektedir ve yine hala ilk günkü keyfiyle filmleri izlenmektedir. Şimdi sizlere sorsam ve desem ki “ Kemal Sunal’ın en sevdiğiniz filmi hangisi” diye, gözlerinizi kapatıp cevap vermenizi istesem; inanın onlarca filmi gözünüzün önüne gelir, o kadar da başarılı biridir. Üstadı bundan tam 18 yıl önce kaybettik; hala eksikliği hissediliyor, yeri dolmadı. Ruhun şad olsun.

***

Bir süreliğine Zonguldak’tan ayrılıyorum; Üniversite eğitimimi aldığım 4 senemi geçirdiğim Muğla’ya gideceğim. Bu yolculuğun bende bir sürü nedenleri olsa da burada bir tatil diye adlandıralım da durumu güzel bir sebebe bağlayalım. Direkt Zonguldak’tan otogardan otobüse atlayıp Muğla’ya gitmeyeceğim; biraz gezginler gibi bir yolculuk olacak. Önce Ankara’ya gideceğim, siz gazetede bu yazıyı okurken ben Ankara’da olurum büyük ihtimalle. Ankara’ya gitmişken Ata’nın huzuruna gitmemek olmaz tabii ki de daha sonra da Fethiye – Ölüdeniz – Muğla – Yatağan – Akyaka – Marmaris ve Kuşadası ziyaretlerim olacak inşallah. En son Ağustos’ta gitmiştim sanırım Ankara’ya Muğla’ya ise 2011 yılında mezun olduktan sonra hiç gidemedim. Benim için biraz garip olacak; Muğla’da çok güzel anılarım olduğu gibi çok kötü anılarım, zor zamanlarım da oldu. Bakalım gidip göreceğiz inşallah; neler yaşayacağım neler hissedeceğim şimdiden kestiremiyorum. Yanımda iki arkadaşım olacak ve sizlere yazabilme fırsatım olursa mutlaka oralardan yazacağım. Kafamda ufak bir yazı dizisi oluşturmak var; umarım fırsatım olur ve sizlerden mahrum kalmam. Hadi kendinize iyi bakın görüşmek üzere.