Bizim Market’in sahibi Abdüllatif Bey, zamanında işportada, ya da pazar tezgahlarında kavun-karpuz satardı.

Kavunu kelek, karpuzu kabak çıkardı ama, aldı-yürüdü, kısa zamanda çok zengin oldu.

Önce bir market açtı, sonra birçok marketi oldu.

Adı, BİZİM MARKET…

Adam öyle zeki ki, marketin adını insan psikolojisine hitap edecek şekilde koymuş…

- Nereye gidiyorsun ?..

- Bizim Market’e…

- Nereden geliyorsun ?..

- Bizim Market’ten…

Bizim Market aşağı, Bizim Market yukarı…

“ Bizim” ifadesi insanın üzerinde “aidiyet” duygusu oluşturuyor, paramız yabana gitmesin diye herkes Bizim Market’e koşuyor.

*

Serde milliyetçilik olduğundan oldum olası, yerli malı ve yerli işletmelere yakınlık hasıl oluyor, bu durum bizi mahallemizde büyük bir işletme halindeki “Bizim Market”e yönlendiriyor, sabah-akşam soluğu Bizim Market’te alıyoruz.

Artık ne ihtiyaç varsa…

Ekmek, yağ, şeker, çay, un, sebze, meyve…

Lakin bir şey dikkatimizi çekiyor.

Biz pozitif ayrımcılık yapalım, yerli işletmeye sahip çıkalım diye yüksek fiyatları sineye çekerken, fiyatlar birden ayyuka çıktı…

Pandemiydi, dolardı, kar-kış, kıyamet derken, etiketler habire değişiyor, gün günü, hatta saat saati tutmuyor, Bizim Market’te fiyatlar elimizi, cebimizi geçtik, artık beynimizi yakmaya başlıyor.

Şu, Bizim Market, merhum Barış Manço’nun ünlü şarkısını nostalji haline getirdi.

Hani, “ Domates, biber, patlıcan…” diye başlayan şarkısı var ya…

Mutfakların vazgeçilmez sebzelerini alabilirsen al bakalım…

Bir kg. domates 25 TL, biber 18 TL, patlıcan 20 TL, neyse ki patates 7.90 TL…

O da bir saat sonra etiketi değişmezse…

*

Yani, düşündüm-taşındım, “Bizim Market” diye diye soyulmuş soğana döndük…

Marketin, pardon marketler zincirinin sahibi Abdüllatif Efendi zenginleştikçe zenginleşti, biz fakirleştikçe fakirleştik…

Sonra birden “dank” etti…

“ Ulan, bu market bizim market olsa, böyle yapar mı ?” dedim.

Biz onu, “Bizim Market” olarak görüyoruz, o bizi yolunacak kaz gibi görüyor.

Sonra birden yaklaşık 20-30 metre ilerisinde bulunan yaygın zincir markete gittim.

Daha önce adımımı bile atmamıştım ama, fiyatlarda bir kıyaslama yapmak istedim.

Bazı ürünlerde yüzde yüz fiyat farkı var, yaygın markette 15, Bizim Market”te 32 TL’ye satılan ürünler bile mevcut…

Güler misin, ağlar mısın !..

Bizim Market’e bak, yanıbaşındaki zincir markete bak!..

Sonra da kendi kendime gülmeye başladım…

Bizim Market’in kapısına kadar geldim…

Avazım çıktığı kadar bağırdım…

“ Hey gidi Abdüllatif Efendi !..

Helal olsun sana bu yollar…

Bu apartmanlar, bu arabalar…

Domatesi 50 TL’ye satsan ne yazar…

Senin yanında bizim gibi enayiler var”

Umut İLİKSİZ