GÜNCEL

CHP’li vekiller “tribünde” mi?..

Seçim sürecinin güncel sorusunu hatırlatalım…

CHP Zonguldak milletvekilleri Deniz Yavuzyılmaz ve Ünal Demirtaş, aday belirleme sürecinin içinde mi, dışında mı?..

Bir başka deyişle…

CHP’li vekiller sahaya indi mi, yoksa hala tribünde mi?..

Bu konuda rivayet muhteliftir…

Deniz Yavuzyılmaz yakından tanıdığımız bir siyasetçi…

Esasen, parti içinde aktif siyasetin içinde yer almayı seviyor. CHP’nin Zonguldak’taki son dört yıllık serüveni içinde bu durum açıkça görüldü. Parti içi siyasetin her kademesinde ve her aşamasında Deniz Yavuzyılmaz vardı.

Önseçimden milletvekili adaylığına, daha sonraki kongrelerden yeniden milletvekili adaylığına değin, nerde partiiçi siyaset varsa, orada DenizYavuzyılmaz da bulunuyordu.

Çoğu kez CHP siyasetine yön verdi, şekil verdi…

Özellikle Merkez İlçe seçimleri ile bazı ilçelerin kongrelerinde son derece etkili oldu.

Aynı Deniz Yavuzyılmaz şimdi “tribünde” olmaktan sıkılır diye düşünüyorum.

Ünal Demirtaş’ın “Her adaya eşit mesafe” söylemi biraz klasik, biraz da politik bir söylem gibi duruyor.

Milletvekilleri elbette “insan” olarak her adaya eşit mesafede olur ama, siyasette “eşit mesafe” diye bir kavram bulunmuyor.

En azından pratikte böyle değildir.

Milletvekilleri “partilerinden yana” tavır almak durumundadır. 

O zaman “eşit mesafe” diye bir şey kalmıyor.

Seçim kazanma şansı çok yüksek olan bir aday ile, seçim kazanma şansı “sıfır” olan bir aday arasında “eşit mesafe” olabilir mi?..

Sayılır günler çabuk geçtiğine ve seçim zamanı çabuk geleceğine göre…

Eğer hala “tribünde” iseler, bir an önce “sahaya” inmeleri siyasetin tabiatı gereğidir.

Zonguldak’ta alınacak seçim sonuçlarından milletvekillerine de siyasi bir fatura çıkacaktır çünkü…

(ERHAN ÇAKMAK)