Çürük asfalta dikkat !..

Zonguldak Belediyesi zaman zaman şehir içinde ve mahallelerde asfaltlama çalışması yapıyor, yapılacak çalışmalar belediye tarafından vatandaşlara duyurularak, tedbirli olmaları isteniyor.

Ancak belediyenin de yollarımıza dökülen asfalt konusunda dikkatli ve “tedbirli” olması gerekiyor.

Lutfen dikkat edelim… 

Dökülen asfaltın "kalitesini” ve "miktarını” mutlaka kontrol edelim. 

Geçmişte Zonguldak Merkez ve Kozlu'da yaşanan olumsuz örneklerden ders alarak, asfalt işinin her aşamada mutlaka denetlenmesi gerektiğini hatırlatmak istiyoruz. 

Zonguldak mahalle yollarına kaplanan asfaltın kalitesi  ve miktarı şartnameye uygun mu değil mi, gerekli numuneler zamanında alınıyor mu alınmıyor mu, yollara dökülen asfaltın ölçümleri yapılıyor mu yapılmıyor mu?.. 

Yine geçmişteki olumsuz örneklerden ders alınarak, denetleyenlerin bile denetlenmesi gerekebilir.

Kamu yatırımlarında “kontrol mühendisliği” diye bir kurum var.

Ancak geçmişte yaşanan olumsuzluklardan ders alınarak, mesela, asfalt işini denetleyen kontrol mühendislerinin de görevlerini yeterli titizlikte yapıp yapmadıklarının kontrol edilmesi gerekiyor.

Hatırlatalım… 

Geçmiş dönemlerde Kozlu'da ve Zonguldak Merkez'de dökülen asfaltlar çok kısa sürede salça gibi dağılmış ve belediyelerin yüzbinlerce lirası heba olmuştu. 

Aynı durumun tekerrür etmemesi, kamu zararına neden olunmaması ve yollarımızın doğru-dürüst asfaltla kaplanması için başta Belediye Başkanı Dr. Selim Alan olmak üzere tüm yetkililerin azami duyarlılığı göstermesi ve kontrol mekanizmasını sıkı tutması gerekiyor.

Sütten ağzı yananın yoğurdu üfleyerek yemesi gerektiği gibi…

Tedbirli olalım ki, bir de çürük-çarık asfaltlarla uğraşmayalım !.. 

SENİ GİDİ, SENİ !.. 

Eski zamanda hocanın biri sadece kadınlara özel bir toplantıda vaaz edip, nasihatte bulunuyormuş… 

Hoca, söyleyeceğini söylemiş, soru-cevap faslına gelinmiş… 

Toplantıya katılan kadınlardan biri şöyle bir soru yöneltmiş… 

“ Hocam, bir kadın, bir doktorla zina işlese bunun cezası ne olur?..”

Hoca kaşlarını çatmış, sert bir ses tonu ile, “ Bre densiz…” demiş, “Bunun cezası ağırdır, her ikisine de 100 deynek vurulur” 

Aynı kadın yeniden sormuş… 

“ Peki hocam, bir kadın, bir kadı ile zina etse, bunun cezası ne olur?..” 

Hocanın kaşları daha çok çatılmış, bu kez daha sert bir ses tonu ile, “ Bre densiz kadın, bunun cezası daha ağırdır, her ikisine 200 deynek vurulur” 

Yine aynı kadın yeniden bir soru yöneltmiş… 

“ Peki hocam, bir kadın, bir hoca ile zina etse bunun cezası ne olur?..” 

Hocanın yüzü birden bire gevşemiş, gözlerinin içi parlamış, içi bir tuhaf olmuş… 

Kadına dönüp şöyle yanıt vermiş… 

“ Seni gidi, seni !.. Sen cennete gitmek istiyorsun değil mi?..” 

Doğru dini bilgilerle toplumu aydınlatan, söz ve davranışları ile toplumda örnek olan değerli din adamlarımızı tenzih ediyoruz. 

Bu sadece bir fıkradır ama, toplumda zaman zaman öne çıkan utanmaz münafıklığın, iki yüzlü, iki dilli şarlatanlığın fıkralara yansımış biçimidir aynı zamanda… 

Toplumdaki aşınmanın baş aktörleri böylesi münafıklardan başkası değil…

Erhan ÇAKMAK