GÜNCEL

İşte Ali Rıza Tığ’ın “gazeteci” özellikleri

Gazeteci kılığına girmiş provokatörlerin gerçek kimliklerini kamuoyuna açıklıyoruz

ALİ RIZA TIĞ

1- Ankara Cumhuriyet Başsavcısı aleyhinde yazılar yazdı. Devletin hafızası var, bu yazılar elbette unutulmadı.

2- Ereğli’deki çete davasından yargılanıyor.

3- Radartepe’de boynuna zincir takıldı.

4- Ayağına kurşun sıkıldı.

5- Avanta almaya gittiği mekanda başına levye ile vuruldu.

6- Aile kavramını hiçe sayarak milletin özeline ait iğrenç, aşağılık yazılar yazdı. Sürekli tehdit ve şantaj uslubu kullanarak, toplumun başına musallat oldu. Vibratör, viagra, ginseng, masturbasyon ve benzeri kelimeleri dilinden düşürmedi, sürekli beden aşağı yayınlar yaptı.

Kaleminden kelimeler değil, adeta “irin” damladı.

Şimdi bu adam (adamlardan özür dilerim) gazeteci mi?

Kaleme karşı, beyzbol sopası kullanıldığını söylüyor, sizin gibi provokatörlere beyzbol sopası az bile.

Eğer siz kalem olsanız, gazeteci olsanız, böyle şerefsiz, onursuz, isimsiz, herkesi zan altında bırakacak şekilde yazılar yazmazdınız.

Ali Rıza Tığ denilen kişiye soruyorum.

Neden diğer gazetecilerin boynuna zincir geçirilmiyor, neden diğer gazetecilerin ayağına kurşun sıkılmıyor, neden diğer gazetecilerin başına levye ile vurulmuyor.

Bütün bunlar neden hep size yapılıyor?

Bir de utanmadan, sıkılmadan sözde Akay Turhan’a arka çıkıyor.

“ Ben Akay Turhan’a yazarım, Akay Turhan da bana yazar. Beyzbol sopasına ne gerek var” diyor.

İşte sendeki haysiyet anlayışı budur.

Sen, Akay Turhan denilen bitik gazeteciye “Altındakini alırım” diye yazı yazmadın mı?

Böyle bir yazı için haysiyetli, şerefli bir adam gereğini yapmaz mıydı?

Ama nerde?

Senin işin Zonguldak’ta bölücülük yapmak, sürekli Trabzonlular’ı hedef haline getirmek. Bu Trabzonlular sana bir şey mi yaptı, içinde uhde mi kaldı. anlayamadım.

Daha bitmedi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcısı aleyhinde yazdığın yazıların hesabını da elbette vereceksin.

Unutuldu zannetme.

(Umut İLİKSİZ)