Zonguldak'ta kaçak olarak işletilen maden ocağında metan gazından zehirlenen 2 işçi hayatını kaybetti. İşçilerden Hasan Ay’ın birlikte aynı ocakta çalıştığı üvey ağabeyi Salih Yanık, bir gün önce geçirdiği iş kazası nedeniyle faciadan kurtuldu. Edinilen bilgiye göre, Kilimli ilçesine bağlı Gelik beldesinde bir süre önce ruhsatlı olarak çalışan maden ocağı; şartları yerine getirmediği gerekçesiyle mühürlendi. Ocağın mühürlenmesinin ardından bu kez de ocak girişinin yanından başka bir giriş açıldı. Kaçak olarak işletilen madende 20 Kasım 2015 tarihinde meydana gelen patlamada Naci Çiftçi isimli işçi hayatını kaybetti. İddialara göre olay sonrası diğer giriş de mühürlendi. Fakat bir süre sonra mühür sökülerek yeniden üretime geçildi. Ancak dün sabah saatlerinde Hasan Ay; Saim Kalkan ile birlikte üretimin sonlandığı bölümde önceden kurulan demir teçhizatı toplamak için ocağa girdi. Yoğun metan gazı sebebiyle zehirlenen iki işçi madende hayatını kaybetti. Bir süre sonra iki işçinin ocaktan çıkmaması üzerine çevredekiler ocağa girdi. İşçilerin hayatını kaybettiğini gören çevredekiler cesetleri ocak dışına çıkartarak sağlık ekiplerine haber verdi. İşçilerin cenazeleri hastane morguna kaldırılırken, maden ocağına gelen ekipler kimseyi bulamadı. Polis ekipleri adeta terk edilen ocağın girişinde incelemelerde bulundu. “KARDEŞİMİN ÖLDÜĞÜNÜ HABERLERDEN ÖĞRENDİM” Birlikte çalıştıkları kaçak ocakta üvey kardeşi Hasan Ay ile birlikte çalıştıklarını anlatan 26 yaşındaki Salih Yanık, bir gün önce geçirdiği iş kazası nedeniyle evinde istirahat ettiğini söyledi. İş kazasının hayatını kurtardığı Yanık; “Kardeşim ocağa girer girmez zehirlenmişler” dedi. Olay sonrası kendilerini hiç kimsenin aramadığını ifade eden Salih Yanık, kardeşinin acı haberini ise internette servis edilen haberlerden öğrendiğini aktardı. Zonguldak’ta istihdam olmadığı için kaçak madenlerde ekmek parası kazandıklarını hatırlatan Yanık, şöyle devam etti: “Kardeşimle beraber çalışıyorduk. Geçen gün ben kardeşimi sabah 07.00 sıralarında madene gönderdim. Akşam 20.00’ye kadar haber alamadık. Akşam internette öldüğünü gördüm. Ben de orada çalışıyordum. Bir gün önce kazalandım. Ocağa gidememiştim. Bu ocak daha önce kapatıldı ve mühürlendi. Kaçak olduğu için sigorta falan yok, mühürlendi ve kapatıldı. Ama bombalanmadı. Biz de ne yapalım ekmek parası peşindeyiz. Ocağa yol sökmek için girmişler. Kardeşim bana ‘Ağabey yol sökeceğiz’ dedi. Desen dereye yol sökmeye inmişler. Orada da gazdan adım atar atmaz ölmüşler. Hiç kimse bize haber vermedi. Bu olay sabah olmuş. Akşam öldükleri haberini internetten gördüm. Ben iki senedir yaklaşık orada çalışıyordum. İş yok, yapacak iş yok, ekmek parası yüzüne girdik.” “ASKERE GİDECEKTİ, KOMANDA OLACAKTI” 18 yaşındaki kardeşi Hasan Ay’ın komando olmak için askerliğe başvuracağını hatırlatan Salih Yanık, “Bana kardeşim sabah işe gönderirken ikinci vardiyaya da girip ek mesai yapacağını söyledi. Ben de “Kendini yorma eve gel’ dedim. Baktım akşam 17.00 sıralarında eve gelmesi gerekiyordu. Gelmeyince ikinci vardiyaya da kaldığını düşündüm. İnternete bir baktık ölüm haberini gördük. Saim abiyle beraber vefat etmiş. Kardeşim çalışmayı seviyordu. İşten kaçmazdı. Sigortasız olduğu halde bile bile girdik. Ekmek parası kazanacağız. Zonguldak’ta iş yok. Ne yapalım evli barklı adamız. Benim kardeşim daha 18 yaşındaydı. Askere gidecekti. Askere gidemedi. İki senesi vardı. Komando olmak istiyordu. İnşaatta da çalıştı, ocakta da çalıştı. Ocağı tercih etti. Seviyordu işi. İşten kaçmazdı. Bile bile ölüme atladı. Yol parçasını kurtarmak için. Biz her türlü şikayetçiyiz. Daha önce ocakta olay olunca mühürlenmişti. 10 gün sonra yeniden devam etti. Mühür ne ki, ip parçası kopar gir içeri” diye konuştu. GÖZÜ YAŞLI BABA: “OĞLUMA ‘OCAĞA GİTME’ DEDİM” Metan gazından etkilenerek hayatını kaybeden Hasan Ay’ın gözü yaşlı babası Emrullah Ay (50) ise oğlunun hayatını kaybetmesinin ardından hiç kimsenin kendilerine haber vermediğini söyledi. İki senedir maden ocağında çalışan oğluna ‘Ocağa gitme’ dediğini aktaran gözü yaşlı baba “Olaydan sonra beni aramadılar. Çocuklar zehirlenmiş. Oğlum iki seneden beri çalışıyor. ‘Oğlum bırak ocağa gitme’ diye dedim. Patronu geliyor arabayla evin önünden alıp işe götürüyordu. Yan tarafa ocağa girmiş ocakta zehirlenmiş. Benim haberim yok. Sigortası yok” diye ağladı. “DEVLET ÖNLEMİNİ ALSIN” Ocağın bir süre önce mühürlendiğini hatırlatan Hasan Ay’ın amcası Ali Ay ise “Biz bu olaydan dolayı şikayetçiyiz. Zaten sigortasız çalışıyordu. Daha önceden burası mühürlenmiş. Bir haftalığına tekrar yeniden açmışlar. Bunun önüne geçemiyorlar. Bunun önüne devlet de geçemiyor. Ölen oluyor adam kapatıyor. Bir hafta sonra yeniden açıyor. Bunun önlemini alsınlar” diye tepki gösterdi. Hasan Ay’ın Atatürk Devlet Hastanesi morgundaki cenazesi, otopsi işlemlerinin ve ikindi namazının ardından Rüzgarlımeşe Mahallesi’nde defnedilecek.