Bilim Kurgu’nun öncülerinden sayılan Fransız yazar Jules Verne’nin 1870 yılında yazdığı ve tüm Dünya’da büyük sükse uyandıran romanı DENİZİN ALTINDA 20 000 FERSAH’TA geçer NAUTİLUS’UN ismi. Nautilus; garip bir tip olan kaptan NEMO’nun kendi ürettiği bir tür DENİZALTIDIR. Enerjisini KARBONDAN ürettiği elektrikle sağlayan dönemine göre mükemmel bir keşiftir NAUTİLUS.  

  Dikkat edin yıl 1870, henüz Avrupa elektrik yaygın şekilde kullanılmıyor bile. Ancak Fransız yazar VERNE; işi denizaltında kendi enerjisini KARBONDAN üreten bir denizaltı hayalini aktarıyor okurlarına. Ve bu hayal kısa sürede meyvelerini veriyor . Hem Avrupa’da elektrik kullanımı yaygınlaşıyor hem de denizlerin altı denizaltılar sayesinde bilimin emrine giriyor. Jules Verne Mars’a merdiven dayayacağım demiyor, “ BAOLNLARLA Dünya’yı gezebiliriz” diyor, “ Denizlerin sırrını çözebiliriz” diyor. Hepsi gerçek oluyor. Hayal tacirliği yapmıyor, olabilecek şeylerin hayali kuruyor ve öğretiyor.

  Yazar Jules Verne( kaptan NEMO) her şeyi planlıyor ama elbette kitabın sonunda ucu açık bir şekilde bırakıldığından NAUTİLUS’A ne olduğu konusunda bir bilgi yok. Burada yorum okurların kendi iç dünyalarına bırakılıyor. NEREDE sorusu biraz da “ zihinlerde yer alıyor”. NAUTİLUS’A ne olmuştu? Batmış mıydı? Yoksa yeniden denizlerin altında hayatına devam mı ediyordu?

  Kitabın sonuna doğru yazar ( kaptan NEMO’nun ağzından) şöyle diyor ; “ Gelecek için bir umut vardır. Dünya hazır olduğunda yeni ve daha iyi bir yaşama kavuşacaktır. Ve bütün bunlar (yaşanan dramlar, çekilen acılar) geçmişte kalacaktır”. Yaklaşık 150 yıl öncesinden günümüze önemli mesajlar gönderen yazara helal olsun.

  Mesaj, çok açık. NAUTİLUS’LAR batabilir ama insanoğlu mutlaka ayağa kalkıp yeni ve daha güçlülerini üretebilir. Yeter ki sorunlarımızın çözümü olduğunu unutmayalım. Bize kendi çaresizliklerini bizim sorunumuzmuş gibi pazarlayanların, kifayetsizliklerinin faturasını bize yükleyenlerin aslında sırtımızdaki kambur olduğunu öğrendiğimiz gün ASLINDA geleceğin UFKUNDA bir GÜNEŞ gibi PARLAYACAĞIMIZI göreceğiz.