Vatandaş bazen kendi arasında yaptığı sohbetlerde günümüz gerçeklerine değiniyor, halimizi ortaya koyuyor, anlayanlara da inceden mesaj veriyor...

Örneğin;

Ünü yaygın bir mağazadan aldığımız lacivert spor pantolonun rengi attı, ama pantolon yeni, ne yapalım ne edelim derken arkadaşımız "git Kozlu'ya, orada bunları boyayan var, ver boyasın..." dedi; biz de "ok" dedik gittik verdik...

İşyeri sahibi bizle kısa bir sohbetinde tezgah üstündeki pantolon, ceket, vs. yığınını göstererek "ekonomik darboğaz vatandaşı zorluyor, yenisini alamıyor, eskiden yama vardı, şimdi boya var" diyerek ülkenin ekonomisinden güzel bir örnek verdi...

Ve dönüş için yine halk otobüsüne bindik, peşimizden bir de yaşlı bir bayan bindi, şoförü tanıyormuş, başladılar sohbete...

Yaşlı bayan şoföre sordu:

-N'aptın horozu?

-Sattım, bi tane daha var, istersen onu da sana satayım...

-Alırdım amma, tavuk hırsızlarından baş edemiyom, daha geçen gün kapıyı kırıp 2 tavuğumu çaldılar...

-Sen de kamera koy be abla...

-Koyacam da üç kameralı sisteme 10 bin lira istediler, gel de ver...

Evet; durumlar böyle. Ekonomik kriz asayiş olaylarının türünü de değiştirdi, eskiden hırsızlar para mara çalarlardı, şimdi iş tavuğa kadar düştü, yakında yumurta hırsızlığı başlar, olmadı mutfağınızdan tencereyle yemeği götürürler. Devir böyle devir!..

EMEKLİYE VEKİL DARBESİ

60 yıldır kendine yontuyor bu meclis...

60 yıldır hep aynı terane, 60 yıldır benzer manşetler:

"Milletvekilleri kendilerine zam yaptılar!"

Aynen böyle, doymuyorlar bir türlü, şimdi de aylıkları 70 bin liranın üstüne çıktı, emeklisi 52 bin TL;

Peki ya emekli?

O gariban da ayda 5 bin 500 liraya talim!

Adalet mi bu?

N'olcak bu milletin hali?

Giyim kuşamdan çoktan kesti de şimdi de boğazından kesmeye zorlanıyor, karnıyarık yaparken  patlıcanın içine koyacak kıymayı almaya zorlanan vatandaş, şimdi kıymadan geçti patlıcanı bile alamıyor...

İnsanlar e skiden arkadaşını gördüğünde ; "gel birer çorba içelim..." diye lokantaya götürüp ,yedirir içirirlerdi, şimdi çay ısmarlayamaz hale geldi millet. Kahvehanelerde yancılık kalktı, gel de gülme ağlanacak şu halimize... Vatandaş yanına oturan arkadaşına çay ısmarlamayayım diye "hoş geldin" bile demiyor, parasızlık ne fena şey...

Meclis emeklisi vekil Mehmet Ağa'nın emekli aylığı 52 bin liraya yükselirken, sigorta emeklisi asil Mehmet Efendi'nin 5 bin 500 liraya talim edecek olması ise en fena şey!..

Adalet mi bu?

Haaaa?

MAYMUNLAR CEHENNEMİ

Yılbaşı ile birilikte yeni zamlar da birer birer gündemimize giriyor. Şans oyunları bile zamlandı, cebimizde kalan bozuk paralarla o numara oynardık bir iki kolon, iki liralık bir kolon dört lira olmuş,  bundan böyle oynamaktan vazgeçtik...

Her şeye zam yani...

Bunlardan vatandaşı en çok etkileyenlerden biri ise  berber ve kuaför fiyatları oldu. Bu arada ilçelerdeki esnaf odalarının farklı farklı fiyat ilan etmeleri ise şaşırttı.

Örneğin Çaycuma'da esnaf odası saç kesimi 70, sakal kesimi 50 lira toplamda 120 lira olurken Ereğli'de bu rakam saç kesimi 120, sakal kesimi ise 50 lira, toplamda 170 lira olarak karşımıza çıkıyor.

Yani Ereğli'de saç kestirmeyin!..

120 lira az para değil...

Zonguldak berberleri de artan giderleri için artan tarife talebinde bulunacaklar, onlar da kendilerince haklılar.

Vatandaşlar ise bu duruma tepkili. Almış oldukları zamların piyasaya gelen zamlarla anında uçup gittiğini belirten vatandaşlar, esnafın da insaflı olmasını istiyorlar.

Her şeye zam gelirken berbere de zam gelecek ama insaf kuralları çerçevesinde olmalı, parasızlıktan tıraş olamayıp da vatandaşı maymunlar gibi gezdirtmemeli...