Açıklamada, kadınların sevdiklerini, evlatlarını, eşlerini, yakınlarını toprağa verdiği; emeklerinin, yaşamlarının, yuvalarının hiçe sayıldığı bu ataerkil, kapitalist düzeni yıkmanın  boyunlarının borcu olduğu ifade edildi.

Depremden insan ölmez denilen bir çağda, bilim ve plan tanımayan bir kâr hırsının yaşamları yok edişini,

Neoliberal azgın piyasacılığın, denetimsizliğin insan hayatıyla nasıl kolayca oynadığını gördükleri ifade edilen açıklamadan şöyle denildi:

"Sevgili Kadınlar!

AKP/Saray Rejimi’nin bizi enkazda bıraktığı bir 8 Mart’ı karşılıyoruz.

 “Depremden insan ölmez” denilen bir çağda, bilim ve plan tanımayan bir kâr hırsının yaşamları yok edişini gördük.

Neoliberal azgın piyasacılığın, denetimsizliğin, rant ve talan politikasının insan hayatıyla nasıl kolayca oynadığını gördük.

Yüz binlerce boş ev rant için beklerken bir evleri olmaması nedeniyle yurtta kalan gençlerimizi sokağa attığınızı, bir kez daha aklınıza gelen ilk “çözüm”ün gençleri eğitimsiz bırakmak olduğunu gördük.

 Afet koşullarında bile kimsesiz kalmış çocukları cemaatlere verenler, evlatlık verilenlere “namahrem değildir” diye fetva salanlar, deprem bölgesine çadır bile götürmemişken kuran kursu açanlar, canlarımız enkaz altında inlerken sela okutanlar, “devlet nerede” diye öfkelenen milyonlara hakaret edenler, Bu katrilhan sizin eseriniz Asrın felaketi saray düzeninizdir. Bu 8 Mart’ta acımız da öfkemiz de çok daha büyük.

Afetler herkes için büyük acı, zorluk, yıkım demek biliyoruz ama biz kadınlar için durum kat kat vahimdir.

Afet sonrasındaki yıkımın, acının, yasın, soğuğun, çaresizliğin ortasında çamaşır yıkamaktan yemek yapmaya, çocuk bakmaktan hastayla ilgilenmeye, yaşamın çarkı üzerimizden geçiyor.

Olmaması hayatımıza mal olabilecek hijyeni sağlayamadığımızdan dolayı kadın hastalıklarına yakalanıyoruz. Hayatı yeniden üreten bizler için lohusalığımız, hamileliğimiz korkumuzun kaynağına dönüşüyor. Zaten zor olan hayatımız çekilmez hale geldi. 

Asrın felaketi sizseniz, kız kardeşlik bilinciyle asrın dayanışması da biz olduk, oluyoruz.

Yurdun dört bir yanından ped, iç çamaşırı, bebek maması, hazır gıda gönderen; birlikte ağlayıp, birlikte çare üreten bizden başkası değil. Biliyoruz ki yeni bir yaşamı kurmak dayanışmamızda, örgütlülüğümüzde, irademizdedir.

Bugün 8 Mart... Kadınların sevdiklerini, evlatlarını, eşlerini, yakınlarını toprağa verdiği; emeklerinin, yaşamlarının, yuvalarının hiçe sayıldığı bu ataerkil, kapitalist düzeni yıkmak da boynumuzun borcudur!

Gördük ki milyonlarca kadın yaşamı yeniden kurmaya, insanca bir düzeni inşa etmeye hiç olmadığı kadar istekli. Bu iradeyi güçlendirecek, iktidara taşıyacağız!

8 Mart, bize asrın felaketini yaşatanlar için çöküşün ilanı olsun!

Katillere söylüyoruz, hesaplaşacağız!

En pervasız serbest piyasacı, kaderci düzeninizi yıkacağız; kadının, emeğin, yaşamın düzenini eşitlik ve özgürlük temelinde kuracağız!

Kadınları işsiz, yoksul, güvencesiz bırakmayı “devlet politikası” belleyenlere söylüyoruz: Hükmünüz bitmiştir, yıkılacaksınız!

Yıllar yılı ülkemizi “kadın cinayeti” cehennemine çevirenlere söylüyoruz, günleriniz sayılı, yenileceksiniz!

8 Mart çöküşünüzün başlangıcı olacak! Haramilerin saltanatı bitecek!

Yaşasın 8 Mart, Yaşasın Kadınlar, Yaşasın Kadın Dayanışması!"

(Haber-Ercan Demir)

Editör: Haber Merkezi