Zonguldak'ta 2022-2023 adli yılı, düzenlenen törenle açıldı.

Valilik önünde düzenlenen törene;  Zonguldak Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahim Alan, Zonguldak Barosu Başkanı Avukat Türker Kapkaç, Adalet Komisyonu Başkanı Ercan Kumhak, Baro yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda avukat ile daire müdürleri katıldı.

Tören, Başsavcı Abdurrahim Alan ve Baro Başkanı Türker Kapkaçı'ın anıta çenek sunması ile başladı. Saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı'mız söylendi.

Törende Zonguldak Barosu Başkanı Kapkaç ve Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahim Alan konuşma yaparak adliyenin açılışını kutladılar.

“ YENİ ADLİ YILI KAYGIYLA KARŞIŞIYORUZ”

Zonguldak Baro Başkanı Avukat Türker Kapkaç, yeni adli yılı kaygıyla karşıladığını belirterek şunları söyledi.

"2022-2023 Adli Yıl başlangıcında; bizleri çağdaş, laik, sosyal hukuk devleti içinde yaşamayı hedef gösteren, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve baromuzun vefat eden tüm avukat meslektaşlarımı rahmet ve minnetle anıyorum.

Zonguldak Barosu, kurulmuş olduğu 1938 yılından bu yana hukukun üstünlüğü ile hukuk devleti kurum ve kavramlarını savunmuş, bu ilkelerin yaşama geçmesi, yerleşmesi için mücadele etmiş ve hiçbir siyasi kimliğin yanında yahut yakınında değil yalnızca ve daima hukukun yanında durmuştur.

2022-2023 Adli Yılı’nı yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü, hukuk devleti ve avukatlık mesleğinin artık yapısal hâle gelmiş sorunlarına dair kaygılarla karşılıyoruz. Zira adli yıl, mesleğimize ve avukatlara yapılan saldırıların hız kesmeden devam ettiği, hak ihlallerinin, kadın cinayetlerinin ve çocuk istismarının inanılmaz boyutlara ulaştığı, yoksulluğun derinleştiği bir iklimde başlamaktadır.

Yeni adli yılımızda da Zonguldak Barosu olarak yine en önemli görevimiz, ülkemize, demokrasimize, hukukun üstünlüğüne, yargı bağımsızlığına, hukuk devletine, insan haklarına ve savunma hakkına sonuna kadar sahip çıkmaktır. Yeni adli yılımızın ülkede hukuki güvenliğe, hızlı, adil, bağımsız ve tarafsız bir yargıya ve güçlü bir savunmaya vesile olmasını temenni ediyorum.

Toplumda ve uluslararası alanda yargıya güveni sağlamak için somut adımlar atılması gerektiğini bıkmadan ve usanmadan tekrar ediyoruz. Zira temel hak ve özgürlüklerin korunması ve güvence altına alınmasını sağlayan ve hukuk devletinin olmazsa olmazları  “adil yargılanma hakkı” ve ‘’ hak arama özgürlüğü’’ dür. Bu hakkın uygulanması, korunması, geliştirilmesi ve güçlendirilmesi; bağımsız mahkemelerin, ve tarafsız hakimlerin, insan haklarına saygılı, sanığın aleyhine olduğu kadar lehine olan delilleri de toplamak suretiyle gerçeğin ortaya çıkmasına, adaletin gerçekleşmesine katkı yapacak bilgili ve sorumlu savcıların ve yine bilgisini ve zamanını hak arayan kişi veya kişilere özgüleyen savunma mesleğinin onurlu temsilcileri cesur ve bağımsız avukatların varlığına bağlıdır.

Bu nedenle avukatı ve avukatlık mesleğini bağımsız, özgür kılmak, yargılama sürecinde etkili ve işlevsel yapmak yaşamsal değerdedir.

Avukatlar, insanlığa; başkalarının hakkına, mülkiyetine, özgürlüğüne saygıyı öğreten, adaletsizlikle savaşan, kendini hakkaniyete adayan, eşitlik, özgürlük ve barış için mücadele eden, uzlaşmaya inanan insanlardır.

Meslekleri gereği hayatın tam içinde olan, toplumun hemen her kesimi ile temas halinde bulunan avukatlar, pek çok sosyal sorumluluk projesinin, kültürel, sanatsal, fikirsel veya hayır amaçlı faaliyetlerin destekçisidirler. Avukatlar ve barolar, sadece bunlar için değil, aynı zamanda toplumda hukuka aidiyet bilincinin gelişmesi ve insan haklarının korunması için de mücadele ederler.

Bu yıl aramıza yaklaşık 20 bin yeni meslektaşımız daha katıldı. Her bir meslektaşımızın varlığıyla savunmaya değer kattığını biliyoruz. Ancak 170 bine ulaşan avukat sayısının emeğimizin kıymetinin bilinmediği bir ortam yarattığını da görüyoruz. Bugün açtığımız adli yılı kapatırken, sayımız 200 bine dayanmış olacaktır.

Avukatların sayısı artarken, iş alanları daraltılmakta ve mesleki faaliyetlerin önüne sürekli engeller çıkarılmaktadır.

Stajyer avukatların, kamu avukatlarının, engelli avukatların, genç avukatların, emekli avukatların sorunlarının çözümü konusunda somut önerilerimiz göz ardı edilmekte, mesleki eğitimin ve staj eğitiminin içeriği boşaltılmakta ve niteliksizleştirilmektedir.

 Adalete erişimin en önemli araçlarından, ulusal ve uluslararası düzenlemelerin ve yükümlülüklerimizin gereği olarak verilen kamusal nitelikteki CMK zorunlu müdafilik hizmeti karşılığında, Anayasa’daki angarya yasağını ihlal edecek kadar düşük ödemeler yapılmakta ve fedakarlık hep avukatlardan beklenmektedir. Avukatlar, mesleki faaliyetlerinde yaşadıkları her türlü zorluğa rağmen, adil yargılanma hakkının tesisi için çaba gösterirken, hak ettikleri adli yardım ve CMK ödemelerini zamanında alamamakta, buna rağmen vergi, BAĞ-KUR, stopaj ve benzeri masraflarını peşinen ödemek zorunda kalmaktadırlar. 

Ve bizler, yurttaşların haklarını korumak için bunca zorluğa rağmen görevimizi yaparken, müvekkillerimizle ve hukuki uyuşmazlığın konusuyla özdeşleştirildiğimiz için sorgulanmakta, yargılanmakta, saldırıya uğramakta ve hatta öldürülmekteyiz.

İş te tam da bu nedenlerle;

Tahammül sınırlarını zorlayan CMK ücretlerinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’yle (AAÜT) eşitlendiği, AAÜT’nin ülkemiz ekonomik koşullarına ve mesleğimizin saygınlığına uygun hale getirildiği, emeğin hak ettiği karşılığı gördüğü,  stajyer avukatlara kamu kaynaklarıyla destek sağlandığı, kamu avukatlarının özlük haklarının tanındığı, engelli avukatların faaliyetlerini ayrımcılığa uğramadan sürdürebildikleri, emekli avukatların insan onuruna yakışır bir maaş aldığı bir adli yıl istiyoruz.

Avukatlık hizmetlerinden alınan KDV oranlarının indirildiği, CMK ve adli yardım hizmetlerinde KDV’nin sıfırlandığı, serbest çalışan avukatların asgari ücrete kadar olan gelirlerine vergi muafiyetinin sağlandığı, bir yıllık genç girişimci BAĞ-KUR primi muafiyetinin üç yıla çıkarıldığı bir adli yıl istiyoruz.

Hukukun üstünlüğünün sağlandığı, hak ve özgürlüklerin yaşama geçtiği, herkes için adil bir adli yıl istiyoruz. Zonguldak Barosu, bundan önce olduğu gibi bundan sonra da özgür savunmanın ve bağımsız yargının, demokrasinin, hukuk devletinin, temel hak ve özgürlüklerin koruyucusu ve takipçisi olacaktır.

Zonguldak Barosu; Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerine bağlı olmayı sürdürecektir.

Bu duygu ve düşüncelerle, Zonguldak Barosu ve yönetim kurulu adına, bugüne kadar adalete hizmet etmiş, katkılar sunmuş, başta değerli meslektaşlarım avukatlar olmak üzere, hakimlerimize, savcılarımıza ve tüm adliye personelimize şükranlarımı, sevgilerimi iletiyorum.

Hukukla aydınlanmış yeni bir adli yıl dileklerimle, hepinize saygılar sunuyorum"

“YARGIYA OLAN GÜVEN ARTIYOR”

Halkın yargı olan güvenin artmasından memnuniyet duyduklarını ifade eden Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahim Alan yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"2022-2023 adli yıl açılış töreninde sizlerle bir arada olmaktan onur ve memnuniyet duyduğumu ifade ediyor, hepinize saygılarımı sunuyorum.

2022-2023 yılı adli yılının ülkemize, milletimize, ilimize adalet, huzur, barış, sağlık, refah ve mutluluk getirmesi dileğiyle hep birlikte açıyoruz.

Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, geçmiş yıllarda kaybettiğimiz fedakar meslektaşlarımızı, hain terör saldırılarında yaşamını yitiren yargı şehitlerimizi, polisimizi, askerimizi, vatandaşlarımızı, 15 Temmuz 2016 da yitirdiğimiz şehitlerimizi, gazilerimizi, madenci şehitlerimizi saygı, minnet ve şükranla anıyorum.

Devlet ve millet kaynaşmasına son derece pozitif katkıları olduğunu düşündüğüm ve 2 gün önce kutladığımız 30 Ağustos Zafer Bayramınızı da ayrıca kutluyor, ülkemize ve coğrafyamıza mutluluk getirmesini temenni ediyorum,

Adli yılın başlangıcına ilişkin bu tören, sadece yargı mensuplarına özgü bir tören olmayıp, Ülkemiz için adli yılın açılışı, kamu kaynaklarını kullanan her kurum gibi yargının da  topluma verdiği hizmetlerin nitelikli ve verimli yürütülmesine ilişkin bir sorumluluğu ve aynı zamanda bu sorumluluğu hangi ölçüde yerine getirdiğini uygun araçlarla ve doğru şekilde topluma açıklama yükümlülüğünden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle adli yıl açış konuşmaları, yargının şeffaflığı ilkesi gereği, adalet sistemine ilişkin sorunların ve çözüm önerilerinin dile getirildiği bir iletişim platformu olmaktadır. Bu konuların kamuoyu ile paylaşılmasının, yargı faaliyetleri konusunda ön yargısız bir ortam, güven ve sahiplenme oluşturulmasına katkı sağlayacağı ve çözüm odaklı çalışmaları hızlandıracağı beklenmelidir

Türk Milleti adına bağımsız yargı görevini yerine getiren yargı mensupları, Anayasanın vermiş olduğu görevin ifası amacıyla neler yaptığımızı ve yapmamız gerektiğini bu özel ve anlamlı günde toplumla paylaşıyoruz. Yargı görevinin, halkın bizlere verdiği kutsal bir emanet olduğu bilinciyle işimizi nasıl yaptığımızın hesabını da topluma vermeye çalışıyoruz. Bu yaklaşımın,  kamunun ve milletimizin yargıyı daha iyi anlamasına ve yargıya destek olmasına katkı sağlamasını diliyorum.

Daha iyi işleyen bir adalet sistemine doğru güvenle, umutla ve emin adımlarla ilerlediğimizi belirtmek isterim. Halkın yargıya duyduğu güvenin ve memnuniyetin artması için, kişisel ve kurumsal anlamda fedakârlık göstererek bilgiye dayalı çözümler üretme sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Çalışmalarımıza bu bilinçle ve özverili bir şekilde devam ediyoruz.

Anayasamızın “ Hak Arama Hürriyeti ” kenar başlıklı 36’ıncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6’ıncı maddesinde düzenlenen “adil yargılanma hakkı”; yargılamaların adil ve tarafsız bir şekilde yürütülmesini sağlayarak, insan hak ve özgürlüklerinin güvencesi olmaktadır

Adil yargılanma hakkının en önemli unsurlarından biri ise “yargılamanın makul süre içerisinde bitirilmesi” ilkesidir.

 Hak arayanlar için geçerli olan bu ilkenin amacı; uyuşmazlığın taraflarını yargılama işlemlerinin sürüncemede kalmasına karşı korumak, uyuşmazlık konusu hakka bir an önce ulaşabilmelerini sağlamak ve tarafların, davanın nasıl sonuçlanacağı konusunda endişe ile yaşamalarını önlemektir.

Bu kapsamda yargıda hedef süre uygulamasına geçmiş bulunmaktayız. Bu uygulama ile "geciken adalet adalet değildir " sözünü de hayatımızdan çıkarıp bir veciz söz olarak tarihin tozlu sayfalarına bırakmak istiyoruz.

Yargımızı hızlandıracak başka bir husus ise alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleridir. Bu kapsamda ceza soruşturma ve yargılamasında uzlaşma ve hukuk yargılamasında ise arabuluculuk uygulamasını son derece başarılı şekilde uygulamaktayız. Bu yöntemler sayesinde ilimizde binlerce dosyanın dava açılmadan en az masraf ve zaman içinde sonuçlandığını görmek bize mutluluk vermektedir. 

Son olarak şunu da belirtmek istiyorum ki;

 Kamuoyu ve milletimizin hassas olduğu terör, kadın hakları, aile ve çocuk hususlarında meydana gelen uyuşmazlık ve soruşturmalarda yargı olarak bizim de son derece hassas olduğumuzun bilinmesini istiyorum.

2022-2023 adli yılının fedakarca görev yapan yargı çalışanlarına ve özellikle milletimize hayırlı olmasını diliyor, katılımlarınızdan ötürü hepinize saygılarımı sunuyorum."

Adli yıl açılış töreni çekilen toplu resmin ardından sona erdi.

(HABER-NERİMAN DENGİZ)

Editör: Haber Merkezi