Zonguldakspor'un yeni Store'yi Demirpark AVM'nin önünde hizmete girdi. Store'nin Mimarı Ahmet Öktem Arıç yapım sürecini anlattı.
Store'nin karakter ve duruş sergilediğini belirten mimar
Ahmet Öktem Arıç, 'Zonguldakspor’a ait bir yapı sıradan olamazdı. Çünkü bu kentte her yapı, her taş, her iz bir hikâye taşır' diyerek şu duygulara yer verdi; "Bir kutu gibi görünebilir. Düzgün hatlara sahip, dikdörtgen bir hacim. Ama Zonguldakspor Store tam da bu yalın formu içinde bir karakter, bir hafıza ve bir duruş taşıyor.
Bu yapıyı tasarlarken amacım, bir mağaza yaratmanın ötesine geçmekti. Bu yapı; emeğin, sadakatin ve taraftar ruhunun mekânsal karşılığı olmalıydı. Zonguldak’ın madenci kültüründen doğan Zonguldakspor’a ait bir yapı sıradan olamazdı. Çünkü bu kentte her yapı, her taş, her iz bir hikâye taşır.
Ön cephede yer alan giriş ve vitrin alanını kırmızı bir çerçevenin içine alındı. Bu çerçeve yalnızca görsel bir vurgu değil; mekânın bir eşiğe dönüşmesini sağlayan, izleyiciyi içeriye çağıran bir yapı elemanı. Kırmızı, kulübün rengidir ama aynı zamanda maden ocaklarının sıcaklığı, terin ve mücadelenin rengidir. Bu çerçevenin içine girmek, aslında kulübün hafızasına adım atmaktır.
Cephe kaplamasında alüminyum kompozit paneller kullanıldı. Bu malzeme, yapının bulunduğu çevreden sıyrılıp fark edilmesini sağlıyor. Parlaklığı, soğukluğu ve sertliği ile bir tür dış kabuk oluşturuyor. Bu kabuk, içerideki duyguyu dışarıdan gelen rastgeleliğe karşı koruyor. Aynı zamanda gün ışığıyla birlikte yapının yüzeyinde sürekli değişen yansımalar üreterek yaşayan bir cephe oluşturuyor.
Cam vitrinin ardında sergilenen kupalar, formalar, geçmişin ve başarının somut hafızaları olarak yer alıyor. Onları basitçe sergilemek istemedim; her biri birer anıt gibi konumlandı. Taraftarın gurur duyduğu anlar anıtsallaştırıldı.
Vitrinin iç duvarında kırmızıyla yazılmış cümle “Emek bizim, takım bizim, zafer bizim” bu yapının ideolojik omurgasını oluşturuyor. Bu cümle camdan yansıyor, gündüz ışığında çoğalıyor, gece ise içeriden gelen ışıkla görünür hale geliyor. Duvardaki yazı sabit ama etkisi mekâna yayılan bir titreşim gibi.
ZS Store’un zemine değdiği yer, bilinçli bir kararla simsiyah bırakıldı. Bu siyah, sadece bir renk değil; yerin altındaki o kadim karanlığın, kömürün, emeğin ve hafızanın bir yansıması. Çünkü Zonguldakspor, yalnızca bir spor kulübü değil; maden ocaklarının dibinden yükselen bir ses, bir direnişin formasını taşıyan kolektif bir ruhtur. Bu yapı, tam da o damarların, o alın terinin üzerinde duruyor. Siyah su basman, toprağın altına doğru uzanan görünmez bir kök gibi geçmişe tutunuyor. Bugünü taşıyor, yarına anlatıyor. Mağazanın her parçası, geçmişin terini, bugünün umudunu ve yarının inancını taşıyor. Bu küçük yapı, madenci havzasının içinden çıkmış bir takımın, toprağın altındaki karanlıkla kurduğu ilişkiyi mekâna çeviriyor.
Bu yapı yalnızca bir mağaza değil. O bir duruş. O bir anlatı. Küçük olabilir, ama taşıdığı anlamla büyük bir sessiz haykırış.
Çünkü bazı yapılar metrekareyle değil, taşıdığı yükle ölçülür.
Ve ZS Store, tam da bu yükün hakkını veren bir duruştur.
Vizyoner yaklaşımı ve desteğiyle sürece değer katan, sadece bir kulüp başkanı değil; Zonguldakspor’un geleceğine yön veren bir lider olan Başkanımız Harun Demir ’e en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Onun öncülüğünde atılan her adım, sadece sporun değil, kentin ruhunun da yeniden inşasıdır.
Ayrıca desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Zonguldakspor Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Gedik ve emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Zonguldak’a hayırlı olsun."
