Alevi Kültür Derneği Zonguldak Şubesi Başkanı Mehmet Kaplan, dernek olarak düzenlendiklleri aşure dağıtım etkinliğinde, "Türkiye Cumhuriyeti gerçek laik bir devlet değildir. Sünnilik devlet yapısı içindedir. Alevi köylerine cami yaptırma politikalarından vazgeçilmelidir. Bugüne kadar yapılan camiler  cemevine çevrilmeli ve bu köylerdeki imamlar  geri çağrılmalıdır. Zorunlu Din Dersleri Kaldırılmalıdır." dedi.


Alevi Kültür Dernekleri Zonguldak Şubesi tarafından pandemi sebebiyle 2 yıl ara verilen Aşure Dağıtım Etkinliği yeniden düzenlendi. 
Pazar gğnü Alaborino Restaurant'ta düzenlenen Aşure Etkinliği dağıtım törenine katılım yoğun oldu. 
Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Serim Alan ve eşi Ceyda Alan, Yeniden Refah Partisi İl Başkanı Necdet Sarı, İyi Parti il Başkan Yardımcısı Ekrem Güllüdağ, Cumhuriyet Halk Parti Merkez ilçe başkanı Ebru uzun Cumhuriyet Halk Parti gençlik kolları İl Başkanı Doğukan Güney, MHP İl Başkan Yardımcısı Saruhan Çınar ile  sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve davetliler etkinliğe katıldı.

Açılış konuşmasını yapan Alevi Kültür Dernekleri Zonguldak Şubesi Başkanı Mehmet Kaplan,
"Pandemi nedeniyle iki yıl aradan sonra tekrar beraberiz. Her yıl düzenlediğimiz aşure günleri inançsal boyutunun yanında haksızlığa karşı bir duruşun da simgesidir. Anadolu’nun en güzel yanlarından biri de birçok  kültürü bir arada barındırmasıdır. Kendine özgü nitelikleri olan gelenek, görenek, örf, adet ve inançsal törenlere sahip toplulukların bir arada ve kardeşçe yaşamaları bu coğrafyanın en önemli özelliklerindendir. Bu gelenek ve görenekler, bu toprakların tarihi ve kültürel zenginliğini oluşturmaktadır.'dedi.
Mehmet Kaplan yaptığı konuşmada sözlerine şu şekilde devam etti:

ALEVİ KÖYLERİNDE YAPILAN CAMİLER CEMEVLERİNE ÇEVRİLSİN, ZORUNLI DİN DERSLERİ KALDIRILSIN

" Pandemi nedeniyle iki yıl aradan sonra tekrar beraberiz. Her yıl düzenlediğimiz aşure günleri inançsal boyutunun yanında haksızlığa karşı bir duruşun da simgesidir. Anadolu’nun en güzel yanlarından biri de birçok  kültürü bir arada barındırmasıdır. Kendine özgü nitelikleri olan gelenek, görenek, örf, adet ve inançsal törenlere sahip toplulukların bir arada ve kardeşçe yaşamaları bu coğrafyanın en önemli özelliklerindendir. Bu gelenek ve görenekler, bu toprakların tarihi ve kültürel zenginliğini oluşturmaktadır” Fakat öyle günlerden ve süreçten geçiyoruz ki, bu bir arada ve kardeşçe yaşamaları ve bir arada olma kültürüne yönelik olarak karanlık güçler Muharrem Orucu’nun ilk gününde, Ankara’da  4 ayrı noktada çeşitli alevi kurumlara yönelik saldırı dözenlendi Öncelikle şunu belirtelim ki; Canlarımıza, Cemevlerimize ve kurumlarımıza saldıranlar, bu saldırıları planlayıp yönetenler bilsinler ki; bizi demokrasi, özgürlük ve eşitlik mücadelesinden koparamayacaksınız. Çünkü biz, baskıya zorbalığa ve her türlü şiddet politikalarına boyun eğmeyiz. 

Değerli Dostlar, kıymetli misafirler
Alevilik, tarihimizde ezilen yığınların haksızlığa karşı başkaldırı bayrağıdır. Alevi-Bektaşi yolu özünde insan sevgisidir. Tüm insanlar kardeştir, ortak bir yurt olan dünya tüm insanlığın ortak kullanımı içindir. Bu nedenle din, dil, ırk, renk ayrılıkları tabiki olacaktır bu farklılıklara ayrılıkçı değil zenginlik olarak görülmelidir. Türkiye Cumhuriyeti gerçek laik bir devlet değildir. Sünnilik devlet yapısı içindedir. Tüm camiler, imam hatip okulları ve ilahiyat fakülteleri, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Eğitim Bakanlığı aracılığıyla bu merkezi yapının parçalarıdır.  Laik bir devlet ve toplumsal ilişkiler ağı yaratabilmek hepimizin görevidir. Bu nedenle; Alevi Bektaşi’ler olarak öncelikle şu taleplerimizin yaşamda yer bulması daha demokratik bir ülke olmamızda önemli bir adım olacaktır.
- Alevi kimliğini resmen tanınmalıdır.
- Türkiye gerçekten laik bir ülke olmalıdır. 
- Devlet din içinde değil, din dışında kalmalıdır.
- Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalıdır. Çünkü laiklik ilkesi ihlali olan bu kurum gericiliği ve siyasal İslam’ı besliyor.
- Zorunlu Din Dersleri Kaldırılmalıdır. Çünkü Alevi çocukları ve diğer farklı inanç sahibi çocuklara zorla Sünnilik eğitimi almak istemiyor. AİHM  bunu bir insan hakları ihlali olarak karara bağlamıştır.
- Alevi köylerine cami yaptırma politikalarından vazgeçilmelidir. Bugüne kadar yapılan camiler  cemevine çevrilmeli ve bu köylerdeki imamlar  geri çağrılmalıdır.
- Cemevlerimize  "ibadet yeri" statüsü verilmelidir. Bu yıllardır gasp edilmiş bir haktır.  düzeltilmesi gerekmektedir.
- Radyo ve televizyonlardaki tek yanlı yayınlara son verilmelidir. Tek yanlı yayınlar, “ötekiler” yaratarak, egemen dinin sosyal baskı mekanizmalarını üreterek, farklı olanlarını kendisini tanıtmasını kamu hizmeti adına engellemektedir.
- Ders kitapları, sözlükler, ansiklopediler ve Milli Eğitim Bakanlığınca önerilen yardımcı kitaplardaki, Aleviliği aşağılayan; tanımlamalar düzeltilmelidir.
- Basın ve yayın organları, dinsel hoşgörüsüzlüğü kışkırtan haber ve yayınları engellemek için öz denetim mekanizmalarını işletmelidir.
- Hacı Bektaş Dergahı’nın Yönetim ve Bakımı Alevilerin kurumlarına ya da yerel yönetime bırakılmalıdır.
- Alevilere karşı yapılan ayırımcılık ve haksızlık l düzeltilmelidir. Kanunlarda ve yasalardaki tüm ayrımcılık içeren maddeleri ayıklanmalıdır.
- Aleviler  eşitlik haklarından yararlanmak istiyorlar. Bu nedenle yasalar ve uygulamasında fiili eşitlik yaratılmalıdır.
- Uluslararası belgelere, insan haklarına ve temel özgürlüklere dayalı, bir toplumsal mutabakat sözleşmesi olan eşitlikçi, özgürlükçü, katılımcı ve çoğulculuğu esas alan demokratik bir Anayasa istemektedirler.
- Alevi kimliğinin tanınmasını, kendi özgünlüklerini yaşamak ve kendilerini , kendileri tanımlamak istiyorlar.
- Devlet “Alevilik” hakkında tanım getirmek ve Aleviliği devletleştirme projesinden vazgeçmelidir.

Değerli misafirler;
Bugün burada beraber olmamızdan dolayı tekrar hepinize teşekkür ediyorum. Bu günümüzde sürekli yanımızda olan ve dayanışma içinde olduğumuz Kdz. Ereğli Alevi Kültür Derneği Başkan ve yöneticilerine, etkinliğimizde görev alan
gençlerimize çok teşekkür ediyorum. Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli’nin şu kıymetli sözü ile konuşmamı noktalamak istiyorum. 
Erkek dişi sorulmaz muhabbetin dilinde Hakın yaratığı her şey yerli yerinde Bizim nazarımızda kadın erkek farkı yoktur
Noksanlık eksiklik senin görüşlerinde"

SELİM ALAN: BİR VE BERABERİZ

Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim alan da yaptığı konuşmada, "Sizlerle birlikte olmaktan son derece mutluyum. Mehmet başkanımızın davetine icap ettik. Mehmet başkanın konuşmalarında  dedigi gibi bu topraklar üzerinde hepimiz birlik beraberlik içinde olmayı hepimiz istiyoruz ve hak ediyoruz. Başkanımız ifade ettiklerinin hepsinin ciddiyete alındığını devletimiz adına ifade etmek istiyorum. Bu Anadolu toprakları üzerinde yaşayan her insanın da bunu istediğini biliyoruz. Bu etkinliği düzenleyenlere teşekkür ediyorum.  Bilindiği üzere 2 sene ara verilmisti. İnşallah seneye daha yoğun bir katılımla buluşmak üzere diyorum." dedi.

Alevi Dedesi Sefa Öztürk'ün duasından sonra katılımcılara aşure ikram edildi.
(Haber-Ercan Demir)

Editör: Haber Merkezi