Bolu Grand Kartal Otel’de 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı yangın faciasının ilk duruşması devam ediyor. 19’u tutuklu 32 sanığın yargılandığı davanın 10’uncu günü müşteki beyanlarıyla başladı.

"Kardeşimin cesedini teşhis ettim"

Kafede aşçı olarak görev yaparken yangında yaşamını yitiren Eslem Uyanık’ın ablası Emel Uyanık, gözyaşlarıyla konuşmasına devam ederek, "Arayan kişi, ‘televizyonu açarsanız durumun vahametini anlarsınız’ dedi. Gördükten sonra bayıldım. Bolu’ya geldim ve kardeşimin cesedini teşhis ettim. Ben de SGK’da denetçiyim. Bu kadar basit bir iş değil bizim işimiz. Tek bir harfin açıklamasını yapıyoruz raporumuzda. Bu insanları görünce işimizi ne kadar düzgün yaptığımızı anlıyoruz" ifadelerine yer verdi.

"Hayatta olduğumuz için şükredemez haldeyiz"

Eşi ve çocuğuyla yangından kurtulan Gülnihal Temizkan, "Gece saat 03.29’da eşimin bağırmasıyla uyandım. Ben, eşim ve oğlumla otelde kalıyorduk. O sırada ben de ‘Bu kadar panik yapacak ne var?’ diye camdan dışarı baktım. Durumun büyüklüğünü bakınca anladım. 2 kat yanıyordu. Koridora çıkarak ilerlemeye çalıştık. Zincir yaparak çıkmaya çalıştık. Dumanların içinde kaldık. Sonra geri döndük. Sonra eşim aracının anahtarını aşağıda bir kişiye attı. Bizim otomobil zaten yakındaydı, anahtarı alan kişiye aracı otele paralel şekilde park etmesini istedi. Saat 03.50 civarıydı, camlardan atladık. Pencerelerden çarşaflarla inen insanlar vardı. Alarm yoktu, içeride herhangi bir yönlendirme tabelası yoktu. Biz sola döndüğümüz için hayattayız. Hayatta olduğumuz için şükredemez haldeyiz. Davacıyım ve şikayetçiyim" dedi.

Kaynak: İHA