Türkiye'de 81 il milli eğitim müdürü, yüzlerce ilçe milli eğitim müdürü, müdür yardımcıları, şube müdürleri, okul müdürleri olmak üzere Milli Eğitim Bakanlığı teşkilatını oluşturan binlerce yönetici var…

Milli Eğitim gibi, çocuklarımızın, gençlerimizin, dolayısı ile ülkemizin geleceğini ilgilendiren bir alanda görev yapan yöneticilerin milli, manevi ve ahlaki değerler konusunda örnek olması, eğitim kurumunun saygınlığı ve güvenirliği bakımından son derece önemli…

Milli Eğitim, elbette ders programlarını uygulayıp, ülkemize her alanda eğitimli, yetişmiş insan kaynağı sağlamakla yükümlüdür ama, öncelikli olarak eğitimin temelini ve ayrılmaz bir parçasını oluşturan "dürüst insan " yetiştirmekten ibarettir.

Son günlerde ülkemizin çeşitli yerlerinde il milli eğitim müdürü, ilçe milli eğitim müdürü, müdür yardımcısı ve benzeri ünvanları taşıyan yöneticilerin "yolsuzluk-usülsüzlük-hırsızlık" gibi suçlamalarla görevden alınması, ya da haklarında soruşturma açılması elbette Milli Eğitim'in kurumsal kimliği ile bu kurum içinde görev yapmakta olan binlerce il ve ilçe milli eğitim müdürü ile aynı şekilde çeşitli ünvanlara sahip yöneticileri bağlamaz …

Birkaç hırsız müdür, Milli Eğitim'i gölgeleyemez, öğretmenlik mesleğinin saygınlığını zedeleyemez.

Çürük elmalar her meslekte var…

Önemli olan, bu "çürümüşlüğü" görmezden gelmemektir.

Rüşvetin, hırsızlığın, yolsuzluğun "onun adamı", "bunun adamı" olmaz…

Milli Eğitim "ahlak" temelleri üzerinde kurulur, ahlak temelleri üzerinde yükselir.

O yüzden, ülkemizin herhangi bir yerinde "hırsız müdürleri " koruyup, yaptıklarını örtbas etmeye çalışanlar varsa eğer, bilinsin ki, onlar da bu hırsızlığa ortak oluyor.

Erhan ÇAKMAK

Editör: Oğulcan Öz