Bir Filyos hikayesi 

Medya ofislerimizin Kilimli’de bulunduğu tarihlerde “ Topal Ayı nerede ?..” veya benzeri yayınlarımız olmuştu.

Topal Ayı, definecilerin ve tarihi eser kaçakçılarının dilinde “ büyük hazineyi” ifade eden bir işaret…

O tarihlerde özellikle Gökçebey cenahında çok dikkat çektiği gibi, Devletin ilgili kurumları da bu yazılara ilgisiz kalmadı, ancak İl Kültür Müdürlüğü’nce gazetemize gönderilen resmi yazı ile bu konularda herhangi bir bulguya rastlanmadığı bildirildi.

Yine o tarihlerde Zonguldak’ta tarihi eser kaçakçılığının şifresinin “ BARBAROS” olduğuna ilişkin duyumlar da olmuş, bu duyumlar yazılarımıza da yansımıştı.

Bir kaç kez tekrar ettiğim benzer yazıların ardından “tehditvari” yorumlarla da karşılaştım.

*

Peki, ilimizde izinsiz definecilik veya tarihi eser kaçakçılığı yapılıyor mu, yapılmıyor mu?..

Elbette yapılıyor…

Olmasaydı, bu konuda güvenlik güçlerimizin yaptığı operasyonlar ve ele geçen tarihi eserler basına ve kamuoyuna yansımazdı.

Bu işi kimin, ya da kimlerin yaptığına gelince…

Orasını bilmiyoruz…

Elimizde somut belge veya bilgiler yok…

Söylentilerle yola çıkmak doğru olmaz, belge ve sağlam bilgi olmadan kimse suçlanamaz.

Bu işin koleksiyonerler eliyle yapıldığına ilişkin rivayetler de var.

Ancak bu konuda da somut bilgi ve belge gerektiği aşikar…

Topal Ayı’ya gelince…

Onu Filyos’ta tarihi eserlerin kalıntıları arasında arayıp bulmak isteyenlerin var olduğu da kuvvetle muhtemeldir.

Batı Karadeniz Yapı Denetim’den açıklama gelmedi

“ Batı Karadeniz Yapı Denetim Firması’ndan açıklama bekleniyor” başlıklı yazımıza aradan iki gün geçmesine rağmen herhangi bir açıklama gelmedi.

Böylesine ciddi bir konuda sessiz kalmak, “ söylenecek sözleri yok” anlamına gelebilir.

Biz, tamamen objektif ölçüler içinde, Batı Karadeniz Yapı Denetim Firması’nın, Galip Güpgüpoğlu’nun Filyos’ta inşa etmekte olduğu ve uzun süredir çalışma yapılmayan otel inşaatına ilişkin raporu neden zamanında düzenleyip, Filyos Belediye Başkanlığına sunmadığını sormuştuk…

Yanıt gelmedi…

Keşke açıklama yapıp, herhangi bir ihmal ve gecikmenin sözkonusu olmadığına, görev ve sorumluluklarını yerinde ve zamanında yaptıklarına ilişkin bilgiler varsa, onları kamuoyunun bilgisine sunabilseydi…

Kimsenin kafasında soru işareti kalmamış olurdu.