CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, bir gün Meclis'teki ofisinde otururken canı sıkılmış, danışmanlarına seslenip, " Arkadaşlar, ben Ereğli'ye ava gidiyorum, Genel Başkanımız ararsa durumu idare edersiniz" demiş.

Danışmanlar rica-minnet etmişler, " Aman Sayın Vekilim, Genel Kurul'da önemli yasa görüşmeleri var, komisyon toplantılarınız var, soru önergeleriniz, araştırma önergeleriniz, yazılı açıklamalarını var, şimdi ava çıkmanın sırası mı?" demişler.

Ünal Demirta diretmiş…

" Ben anlamam, Ereğli'de tilkiler çoğaldı" demiş.

Sonra dededen kalma çifteyi omuzlamış, fişekliği çapraz bağlamış, yeleğini-beresini girip, çizmeleri de çektikten sonra aracına binip yola koyulmuş…

Ver elini Ereğli !..

Ünal Demirtaş yolları rüzgar gibi geçmiş, Ereğli'ye tez varıp, şehir merkezinden köylere uzanmış…

Kestaneci Köyü'nde Neyren Deresi civarında Uzun Mehmet'in taşkömürünü bulduğu yerlerde dolaşmış…

Kömüre vefasızlık gösterenlere serzenişte bulunup, " Ah Mehmet'in ah !.. Bilseydin kömürü keşfetmezdin" diye düşünmüş…

***

Ertesi gün TBMM'nde danışmanları ve milletvekili arkadaşları ile Meclis lokantasında yemek sonrası çaylarını içerken, bir yandan da Ereğli'deki av hikayesini anlatmaya başlamış…

" Arkadaşlar dün Ereğli'de bir tilki vurdum, kuyruğu hilafsız 30 metre vardı" demiş…

Dinleyenler itiraz edecekken, Ünal Demirtaş'ın danışmanı Aynur Hanım kulağına eğilip usulca " Sayın Vekilim, 30 metre kuyruk olmaz, biraz düşür şu kuyruğu …" diye uyarıda bulunmuş.

" 30 metre yoksa da rahat 20 metre vardı" demiş Demirtaş…

Dinleyenler yine itiraz etmişler…

Demirtaş, "Hava karanlıktı, ama 10 metreden aşağı da değildi" diye biraz daha düşürmüş..

Dinleyenler buna da itiraz edince Ünal Demirtaş, kuyruğun boyunu 5 metreye kadar düşürmüş..

Dnleyenler hep bir ağızdan, " 5 metre de olmaz" deyince, Ünal Demirtaş'ın tepesi atmış, masaya yumruğunu vurup yüksek sesle haykırmış…

"Bre insafsızlar !.." demiş..

" Hiç mi kuyruğu yoktu bu meymenetsiz tilkinin !.."

***

Bu sadece bir fıkradır..

Başka bir niyeti yok, niyeti sadece hoş bir sedadır.

Amma ve lakin…

" Ereğli'de tilki yoktur" diyenler varsa eğer…

Bu şehr-i Ereğli'nin tilkileri de vardır, kuyrukları da…

Belki bir metre, belki 10 metre…

Orası da "tilkisine" bağlıdır.