Herkeste makam sevdası,

Belediye Başkanı olanlar koltuğu,

Rantı bırakmak istemiyor,

Cukka peşinde olanlarda,

Belediye başkanlığı,

Hayaliyle yanıt tutuşuyor,

Filyos'ta rant büyük,

Belediye Başkanı Ömer Ünal,

Parayı veren düdüğü çalar misali,

Üç beş kuruş verdiği bazı gazetecilere,

Kendini çok hizmet yapıyor gibi,

Yahut,

Ak Parti'nin yeniden adayı gibi yazdırıyor,

Ünal'ın hakkında bir çok iddia var,

Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,

Bir çok il, ilçede olduğu gibi,

Zonguldak ve özellikle Filyos'ta,

Adayları gözden geçirecek,

Genel Merkezde Ünal'ın dosyası kabarık,

Bunu partililer söylüyor,

Filyos halkı artık bıkmış,

Bir işleri olduğunda,

Yasaların öne sürülmesinden,

Kendi çıkarları olduğunda ise,

Yasalardan bahsedilmediğinden söz ediyorlar,

Ömer Ünal,

Kendine yakın olanları ihya etmiş,

Karşı duranlar ise malum,

Ancak Ömer Ünal'ı,

Aday gösterilmeme korkusu sarmış,

Ak Parti'de,

Ne vekiller,

Nede İl başkanı onu kurtaramaz,

Sayın Başkan Recep Tayyip Erdoğan,

Ne derse o olur,

Öyle bir an gelir ki,

Bazı yolların dönüşü,

Bazı hataların özrü,

Bazı insanların anlamı olmaz,

Yerel seçime az kaldı,

Çok çalış Ünal...çok çalış...

Kıssadan Hisse...Yalan Yarışması

Bir zamanlar padişahın biri bir yalan yarışması düzenlenmesini emretti. Ülkenin her yerinden yalan yarışmasına katılanlar; padişahın huzuruna çıkıp inanılması güç, gerçekleşmesi mümkün olmayan bir yalan söyleyeceklerdi. Padişah kimin yalanının gerçekleşmesinin mümkün olmadığına kanaat getirirse onu bir kese altınla ödüllendirecekti.Ülkenin en usta yalancıları, en usta dolandırıcıları padişahın huzuruna çıkıp yalan söylemeye başladılar. İçlerinden biri çıkıp:

Padişahım ben ta gökyüzüne uzanan bir merdiven kurdum! dedi.

Padişah; "Olabilir. Mümkündür" yanıtını verdi. Bir diğeri gelip:

Padişahım ben okyanusu geçebilecek bir köprü kurdum! dedi.

Padişah buna da; "Olabilir. Mümkündür" diye karşılık verdi. Daha birçok yalancı gelip sırayla yalanlar söylediler. Ancak padişah hepsine biraz düşünüp olabilir mümkündür yanıtını veriyordu. Ama yarışmaya katılan bir kişi vardı ki; bir tek o fark etmişti bu yarışın yalan yarışından ziyade bir akıl yarışı olduğunu... Ve sıra ona geldiğinde öyle bir yalan söyledi ki; padişah, bunun olup olamayacağını düşünme ihtiyacı bile hissetmedi. Bu akıllı adam, yalan yarışmasını şu yalanla kazandı:

Padişahım sizin merhum muhterem pederinizin, benim merhum muhterem pederime bir kese altın borcu vardı!