Zonguldak, Bartın ve Karabük… Uzun yıllar kömürün karasına boyanmış, maden tozuyla ve zorlu hayat şartlarıyla anılan bu kadim şehirler, sessiz sedasız ama iddialı bir şekilde yepyeni bir sayfa açıyor. Batı Karadeniz, sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’daki gurbetçilerimizin de gözünü çevirdiği, stratejik bir kalkınma merkezine dönüşüyor.
Geçtiğimiz günlerde Almanya’nın Gelsenkirchen kentinde düzenlenen UID Ruhr Bölgesi buluşmasından yansıyanlar, bu köklü değişimin en somut işaretlerini verdi. Zonguldak Milletvekili Muammer Avcı’nın, “Filyos Projesi bölgenin kaderini değiştiriyor” sözleri, meselenin sadece yerel bir kalkınma hamlesi değil, ulusal bir strateji olduğunu bir kez daha gösterdi. Artık Batı Karadeniz, limanı, sanayi havzası ve enerji yatırımlarıyla Türkiye’nin kuzeyindeki en stratejik merkezlerden biri olma yolunda ilerliyor.
FİLYOS: SADECE BİR LİMAN DEĞİL, YENİ BİR EKONOMİK MERKEZ
Gerçekten de bugün Filyos, dar bir bakış açısıyla ele alınacak bir liman projesi olmaktan çıktı. Karadeniz doğalgazının karaya çıktığı nokta, bir enerji üssü, dev bir ihracat koridoru ve binlerce kişiye istihdam sağlayacak dev bir kalkınma hamlesidir. Bölgeye inşa edilen sanayi tesisleri, lojistik merkezler ve enerji depolama alanları, Zonguldak’ı adeta Türkiye’nin kuzeyinde ‘ikinci Marmara’ yapmaya aday.
Zonguldak-Karabük-Bartın üçgeni, stratejik konumu ve mevcut ulaşım altyapısıyla bu dönüşümün merkezindedir. Zonguldak’ın hem Karadeniz’e kıyısı olması hem de hali hazırda bir havalimanına ve köklü bir demiryolu ağına (tren yolu) sahip olması, Filyos Limanı’ndan başlayacak bu büyük lojistik ve sanayi hareketinin gücünü katlamaktadır.
Filyos Limanı’nın tam kapasiteyle faaliyete geçmesi, yalnızca bölge dinamiklerini değil, uluslararası yatırım iştahını da harekete geçirdi. Almanya başta olmak üzere Avrupa’daki Türk iş insanlarının yatırım ilgisi gözle görülür biçimde artmış durumda. Son dönemde birçok gurbetçi iş insanı, Türkiye’deki yatırım iklimine güvenerek Filyos bölgesinde lojistik, inşaat, enerji ekipmanı üretimi ve taşımacılık gibi alanlarda ciddi ortaklık ve yatırım projeleri planlıyor.
Avrupa’da yıllardır büyüyen sermayenin bir kısmının artık anavatana dönmesi, sadece ekonomik bir geri dönüş değil, aynı zamanda duygusal bir ‘vefa’ hikayesidir. Yıllar önce ekmek parası için gurbete gidenlerin çocukları ve torunları, şimdi memleketlerine fabrika, depo ve teknoloji yatırımı yapıyor. Bu, nesiller arası bir bağ kurma ve vefa borcunu ödeme çabasıdır.
ŞEHİR HASTANESİ: SAĞLIK YATIRIMINDAN ÖTE, EKONOMİK CANLANMA
Bölgenin dönüşümünde Filyos kadar stratejik bir diğer ayak da Batı Karadeniz Şehir Hastanesi olacak. Bu proje, bölge insanının kaliteli sağlık hizmetine erişimini kolaylaştırmanın ötesinde, bölgenin ekonomik yapısına dev bir canlılık kazandıracak.
Hastanenin inşaat süreci yüzlerce kişiye istihdam sağlarken, faaliyete geçtikten sonra sağlık personeli, teknik ekip, lojistik hizmetleri, güvenlik, temizlik, kafe ve konaklama sektörlerinde binlerce yeni iş alanı doğacak. Zonguldak merkezden Bartın’a, Karabük’ten Filyos’a kadar geniş bir alanda yeni ve güçlü bir ekonomik halka oluşumu söz konusu.
Rakamsal olarak bakıldığında, benzer büyük ölçekli şehir hastaneleri Türkiye genelinde ortalama 5.000 ila 10.000 kişilik doğrudan istihdam sağlıyor. Zonguldak’ta bu ölçekte planlanan hastanenin, sadece doğrudan istihdamla yaklaşık 8.000 kişiye iş imkânı sunması bekleniyor. Yan sektörlerle birlikte (ulaşım, lojistik, konaklama, yiyecek-içecek vb.) bu rakamın 10.000 kişiyi aşması da sürpriz olmayacaktır.
Dahası, bölgeye gelecek bu devasa işgücü ve hizmet hareketiyle, yıllık ekonomik döngüde yaklaşık 4-5 milyar TL’lik yeni bir gelir akışı oluşması öngörülüyor. Ayrıca bölge dışından gelecek sağlık profesyonelleri ve hasta yakınları sayesinde, şehir ekonomisine sürekli ve canlı bir para girişi sağlanacak. Kısacası Batı Karadeniz Şehir Hastanesi, hem insan sağlığına hem de bölgesel kalkınmaya derin bir nefes verecek.
GURBETÇİLER BU DEĞİŞİMİN FARKINDA
Milletvekili Avcı’nın Almanya’daki temasları ve aldığı yatırım sinyalleri, bölge halkının Türkiye’deki bu devasa gelişmeleri nasıl yakından ve umutla izlediğini gösteriyor. Artık "gurbetçi" kelimesi, sadece hüzünlü bir memleket özlemiyle anılmıyor; Avrupa’daki Türk toplumu, girişimci, sanayici, iş insanı kimliğiyle Türkiye’nin kalkınmasına güçlü bir omuz veriyor.
Batı Karadeniz, kömürün makûs talihiyle değil, üretimle, enerjiyle, yatırımla ve en önemlisi yeni vizyonuyla anılacak bir döneme giriyor. Zonguldak’ın makûs talihini değiştirecek bu sürecin mimarları arasında yer alan Milletvekili Muammer Avcı ve ekibine düşen en önemli görev ise, bu dönüşümün her aşamasını şeffaflıkla ve bölge halkıyla birlikte yürütmektir.
Çünkü kalıcı değişim, sadece devasa yatırım bütçeleriyle değil; asıl olarak ortak bir inanç, güçlü bir birlik ruhu ve ileriye dönük ortak bir vizyon meselesidir. Batı Karadeniz, o vizyonun ilk meyvelerini vermeye hazır.
YURT DIŞINDAKİ İŞ İNSANLARINA ÇAĞRI: FIRSAT PENCERESİ AÇILDI!
Avrupa’nın ve dünyanın dört bir yanındaki değerli Türk iş insanları; Batı Karadeniz’de sadece bir kalkınma değil, bir cazibe merkezi doğuyor. Filyos Limanı, enerji üssü ve lojistik merkezleriyle, Karadeniz’e açılan en stratejik kapı artık tamamen açık. Deniz, demiryolu ve hava ulaşımının kesişim noktasında bulunan Zonguldak ve çevresindeki bu yeni yatırım ikliminde, sizlerin bilgi birikimi, uluslararası tecrübesi ve sermayesi bu dönüşümün en güçlü itici gücü olacaktır.
Geçmişin vefanızı, geleceğin potansiyeliyle birleştirin. Memleketinizin kalkınmasına omuz vererek hem duygusal bir geri dönüşün hem de yüksek kâr marjlı yeni iş fırsatlarının bir parçası olun. Batı Karadeniz, sizi bekliyor!