Söze, bu ifadelerin dışında kalan belediye başkanlarımızı tenzih ederek başlayalım…
Zonguldak'ta ne belediye başkanları var !..
İki bayan personelini taciz ettiği için hakkında suç duyurusunda bulunulup, basının diline düşen "kalça meraklısı" belediye başkanları mı dersiniz…
Görevi kötüye kullanmaktan ikide bir yargı huzuruna çıkan, hakkında soruşturma açılan belediye başkanları mı dersiniz…
Kişisel nedenlerle eşek sudan gelinceye kadar dayak yiyen belediye başkanları mı dersiniz…
Doğrudan temin işleri ile yakın akrabasını zengin ettiği rivayet edilen belediye başkanları mı dersiniz…
Proje üzerinde sahtecilik yapıp, ortak alanlarda kendisine onlarca işyeri kazandıran belediye başkanları mı dersiniz…
Bunlar sözde "şehir emini " olacaklar öyle mi !..
" Şehir emini " ne demek ?..
Bir şehrin ve o şehirde yaşayan insanların emanet edildiği kişi…
Şimdi düşünün…
Değil şehrin emaneti, kendisine emanet edilen bayan personelini taciz eden bir belediye başkanından "şehir emini" olur mu?..
Rüşvetçiden, peşkeşçiden "şehir emini" olur mu?..
Hilebazdan, sahtekardan " şehir emini " olur mu?..
Kişisel nedenlerle dayak yiyip, rezil rüsva olandan "şehir emini" olur mu?..
Olursa böyle olur…
Neyse ki, sayıları çok fazla değil…
Aksi olsaydı eğer, vay Zonguldak'ın haline ..
Erhan ÇAKMAK