Uzun zamandır anlatmaya çalışıyorum. Elin yabancısının yaptığı aletleri kullanmak İLERİ SEVİYEDE bir ÜLKE olduğunuzu göstermez. Sizin iyi bir pazar ( alıcı) olduğunuzu gösterir.

  Dedeler nineler, anneler babalar torunlarının-evlatlarının tabletleri veya cep telefonlarını ne kadar rahat ve kolay kullandıklarını övünerek anlatırlar. Oysa o cihazları icat eden ve üreten ülkelerde belli yaşın altında kullanılması yasaktır. Hatta belirli yaş gruplarının “kısıtlı saatlerde” kullanılmasına izin verirler. Çocuklarda ileriki yıllarda başta psikolojik olmak üzere çeşitli sağlık sorunları yaratacağını belirlemişler.

  Peki biz nasıl ileri seviyede bir ülke olduğumuzu anlayacağız? Olaya tersinden bakalım. Ben size geri kalmış ülkelerin 7 özelliğini anlatayım. Siz ne durumda olduğumuza kendiniz karar verin. Eğer bu kısa testte samimi olursanız, çağdaş ülkelerde olan birinci özelliğe sahipsiniz demektir. Sorgulayan birey olmak.

   Geri kalmış ülkelerin belirgin 7 özelliği;

 x  Kitap okuma oranı yüzde 5 i geçmez.

  x Toplumun ağırlıklı kesiminde sorgulama yoktur. “Düşünceye” SUÇ muamelesi yapılır.

 x  Bilim ve Sanat yeterince ilgi görmez. Sanatı gereksiz, Bilim çalışmalarını DİN DÜŞMANLIĞI gibi algılarlar.

 x Hamaset yaygındır. Dini ve Milli duygular sürekli suistimal edilir.

 x  Bu grubun en önemsiz özelliğinden biri de yöneticiler zenginleşirken halk fakirleşir. Hatta yöneticiler halkın aptal ve nankör olduğunu söyleyecek kadar kontrolden çıkar. Bu kadar aptallığa göz yumanlar için elbette hakaret kaçınılmaz bir sondur.

x  Eğitim sistemi planlı olarak sürekli değiştirilir. Ve deve sidiğinden medet uman bir eğitim anlayışı egemen olur. Sınavlar kaliteyi arttırmak için değil iyileri elemek için kullanılır.

 x  Sürekli magazin haberleri ve programları yayınlanır televizyon ekranlarında. Halk uyutulur.

 x  Sokakta, medyada kısaca her yerde 2 keçiyi güdemeyecek kafasızlıkta insanların ünlü olduğunu yada önemli makamlara geldiğini görürsünüz.

   “Çok şükür bunlar bizim ülkemizde yok” diyorsanız ne mutlu size. Daha öncede yazmıştım bu tip bir yazıyı,  okuyanların çoğu “ bana kızmıştı” sen bizi anlatmışsın diye.