Tıpkı sıvı yağ fiyatlarında olduğu gibi, şeker fiyatlarında da spekülatif artışlar yaşanıyor.
Vatandaşın elinde avucunda ne varsa almayı hedefleyen piyasa cambazları, ülkemizin şeker rezervi ihtiyaçtan fazla olmasına rağmen, şeker fiyatlarını bir anda iki katına çıkarmayı başarmış bulunuyor.
Şekerin tadını kaçıran spekülatif fiyat artışları…
Bu durum Tarım ve Orman Bakanlığı’nın dikkatini çekti, Bakanlık geniş kapsamlı açıklama yaparak, şeker fiyatlarının “yokluktan” değil, “stokçuluktan” kaynaklandığını ifade etti.
Konuyla ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ülkemizin şeker rezervi ve spekülatif fiyat artışları ile ilgili açıklamasından bir bölüm aktaralım…
“Hatırlanacağı gibi ayçiçek yağında geçtiğimiz günlerde yapılan spekülasyonlar vatandaşımızı spekülatif fiyatlarla temin yoluna gitmeye maruz bırakmıştı. Bakanlığımız bu konuda aldığı tedbirler ve doğru zamanda yapılan bilgilendirmeyle piyasa manipülasyonlarının önüne geçmiş ve her zaman vatandaşının yanında olduğunu göstermiştir. Şu anda piyasada şeker konusunda da ayçiçek yağı hususunda olduğu gibi benzer spekülatif bir hareket yaşanmaktadır. Türkiye’nin 2020-2021 üretim döneminden 400 bin ton şeker rezervi mevcuttur. 2021-2022 üretim döneminde ise 2,5 milyon ton şeker üretimi ile toplam hacim 2,9 milyon tona ulaşmıştır. Yeni sezondaki üretim miktarımızla birlikte ülkemizde şeker arzıyla ilgili hiçbir sıkıntı yaşanmayacaktır"
Türkiye’nin yıllık şeker ihtiyacının 2,7 milyon ton olduğu dikkate alındığında 200 bin tonluk ihtiyaç fazlası şeker üretiminin bulunduğu belirtilen açıklamada, “Yeni sezondaki üretim miktarımızla birlikte ülkemizde şeker arzıyla ilgili hiçbir sıkıntı yaşanmayacaktır. Bakanlığımız bazı şeker üreticisi firmaların maliyetlerinin çok üstünde piyasaya mal vermeye çalışmalarının ve stokçuluğa tevessül etmelerinin önüne geçecek her türlü imkâna sahiptir. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da bu konuda gerekli tedbirleri ivedilikle alacak ve uygulamaya koyacaktır”
***
Bakanlığın açıklamasından çok açık bir şekilde piyasada suni artışlar meydana getirildiği ve bu durumla mücadele edildiği vurgulanıyor.
Sadece şeker konusunda değil, bütün zorunlu ihtiyaç maddelerinde suni fiyat artışları uygulandığı, özellikle Ramazan ayının yaklaşması ile birlikte yeni bir *fırsatçılık” hamlesi yapıldığı anlaşılıyor.
Yeni Adım’ın dünkü manşetinde yer aldığı gibi, pandemiyi, dolardaki spekülatif artışları, Rusya-Ukrayna savaşını bahane ederek zam üstüne zam yapan işletmeler, şimdi de Ramazan ayında artan talep nedeniyle yeni yeni zamlar icad etmiş bulunuyor.
***
Sadece şekerin tadını kaçırmış değiller…
Özellikle zorunlu gıda maddelerinde iğneden ipliğe her ne varsa, insaf ve vicdan ile bağdaşmayan fahiş fiyatlar vatandaşlarımızın belini bükmeye devam ediyor.
Yine, Yeni Adım’ın dünkü manşetinden alıntılar yapalım…
“ Her şey bahane… Zamlar şahane !..”
Pandemiyi fırsata çevirdiler…
Dolardaki spekülatif artışları fırsata çevirdiler.
Rusya-Ukrayna savaşını fırsata çevirdiler.
Şimdi de Ramazan ayını fırsata çeviriyorlar.
Özetle…
“ Her şey bahane… Zamlar şahane “
İşte bu yüzden bazı marketler çığ gibi büyüdükçe büyüdü, vatandaşın bütçesi küçüldükçe küçüldü.
Resmi açıklamalar da teyit ediyor ki, gerçek maliyet artışları dışında piyasada büyük bir “oyun” var, bunun adı “fahiş fiyat” oyunu…
Şekerin tadını kaçıran bu oyunun ta kendisidir.
Erhan ÇAKMAK
