ERDEMİR'in sessizliği 

ERDEMİR, hepimizin gurur duyduğu, dünya demir-çelik devleri ile yarışan ülkemizin yüzakı sanayi kuruluşlarından birisi…

Zonguldak'ta hiç kimse ERDEMİR'e karşı "önyargılı" değildir…

Yapılan eleştiriler, büyük çoğunlukla ERDEMİR'in, ticari alanda Ereğli ve genel olarak Zonguldak'tan yüz çevirmesi, il dışından istihdam sağlaması ve benzeri nedenlere dayanıyor.

ERDEMİR gibi büyük kuruluşlara, zaman zaman kurumsal kimliği bağlamayan, ancak bazı yetkililerin veya yöneticilerin hatalarından kaynaklanan nedenlerle de yoğun eleştiriler yapılıyor.

Üstelik, bu eleştirilere "duyarsız" kalınması da ayrı bir "eleştiri" konusu oluyor.

Tıpkı, şu "cüruf" meselesinde olduğu gibi…

ERDEMİR cürufu ile ilgili pekçok yayın yayıldı.

Bunlardan bazıları  haksız, bazıları haklı eleştiriler olabilir.

ERDEMİR gibi profesyonel kuruluşların kendisine yönelik eleştiriler karşısında, kamuoyunu bilgilendirecek açıklamalar yapması kurumsal kimliğin zarar görmemesi bakımından son derece önemlidir.

ERDEMİR'in basın-yayın ve halkla ilişkiler departmanı bunun için vardır, basın yayın kuruluşlarında kendileriyle ilgili haber ve yorumları takip etmek, gerekli görülenlere cevap verip açıklamalar yapmak bu birimlerin görevleri kapsamında olması gerekir.

Cüruf konusuna gelelim…

Doğru veya yanlış, bu konuda ERDEMİR'e yönelik ciddi iddialar var.

Erdoğan Erdem'in sahibi olduğu cüruf firması üzerinden ERDEMİR yönetimine yönelik bu eleştirilerin, bizzat ERDEMİR yönetimi tarafından incelenip, doğruluk payı olup olmadığının belirlenmesi ve kamuoyunun bilgilendirilmesi gerekiyor.

ERDEMİR cürufu üzerinden "milyonluk" rantlar döndüğü şeklindeki iddialar, hafife alınacak iddialar olmadığı gibi, mesela, bizim son yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi ERDEMİR sahası içinde Erdoğan Erdem'e ait cüruf işletme tesisi bulunup bulunmadığı, eğer varsa bu tesisin yasal koşullara uygun olup olmadığının da açıklanması beklenir.

Eleştirilere sessiz kalınması, bu yöndeki iddiaların "kabul edildiği" şeklinde yorumlanabilir.

ERDEMİR gibi profesyonel bir kuruluşun buna meydan vermemesi gerekiyor.

Erhan ÇAKMAK