Bilindiği gibi Ak Parti'ye ve özellikle Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a refleks olarak kurulmuş iki ayrı siyasi parti sahne-i siyasette yerini almaya çalışıyor.  Amenna … 

Demokratik bir ülkede yaşıyoruz, siyasi kısıtlılığı olmayan herkes siyasi parti kurabilir, sahne-i siyasette boy gösterebilir. 

Elbette "gücü" kadar… 

Türkiye'de çoğunun adı bile bilinmeyen onlarca siyasi parti var, kimi "tabela partisi" olmaktan öteye gidememiş, kimi yüzde "sıfır.nokta" yı geçememiş yığınla siyasi parti… 

Milletin teveccüh etmediği, toplumda karşılığı olmayan, değil iktidar olmak, tek bir milletvekili çıkarmaya kendilerinin bile inanmadığı siyasi partiler… 

Üfürükten teyyare !.. 

Ya da üflesen gidecek siyasi partiler… 

Ak Parti sayesinde Başbakanlık makamını görmüş olan, ancak daha sonra Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından "istirahate" ayrılan siyasetçilerden biri olan eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu'nun da böyle bir "refleks partisi" kurup, siyaset sahnesinde Ak Parti'ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a kafa tutmaya çalıştığı anlaşılıyor. 

Türk siyaset tarihinde örnekleri çoktur…. 

Böyle siyasi partiler toplumdan kabul görmemiş, kısa sürede siyaset sahnesinden silinmiş, ya da "tabela partisi" olarak kalmaya devam etmişlerdir. Ak Parti'de siyaset yapmak, ya da etkili makamlarda bulunmak zeminini kaybetmiş olanların, taşra teşkilatlarını da kendileri gibi Ak Parti siyasetinin dışında kalmış olanlarla oluşturup, Ak Parti gibi "dünyanın en büyük siyasi partisi" ile aşık atmaya çalışmaları beyhude bir uğraştır. 

Bu tanımlama Ak Parti Bartın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yılmaz Tunç'a aittir. Sayın Tunç, 5-6 yıl önce yaptığı bir açıklamada, Ak Parti'nin 5 milyon kayıtlı üyesi ile "dünyanın en büyük siyasi partisi" olduğunu vurgulamıştı.

Şimdi bu sayı 11 milyon kayıtlı üyeye ulaşmış bulunuyor.

Dile kolay…

11 milyon kayıtlı üye…

Bu üyelerden sadece küçük bir bölümü şöyle kuvvetli bir nefes alıp üfleseler, Gelecek Partisi, "Üflesen Gidecek Partisi" haline geliverir. 

Gelecek Partisi ile DEVA Partisi'nin aslında aynı niyetle kurulmuş iki siyasi parti olduğunu anlamamak için biraz "saf" olmak gerekir. 

Birbirini "yedekleyen" iki siyasi parti… 

Artık hangisi tutarsa !.. 

Liderlerine bakalım… 

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, eski Ekonomiden Sorumlu Bakan Ali Babacan… 

Ak Parti terminolojisine göre her ikisi de "metal yorgunu" siyasetçiler… 

Şimdi taşrada kendileri gibi Ak Parti'nin dışında kalmış "metal yorgunu" siyasetçileri toplayıp siyaset yapmaya çalışıyorlar.

Bakalım kim gelecek, kim gidecek ?.. 

İlk seçimde yüzde 1'i aşarlarsa onlar için "büyük başarı" demektir. 

Tekrar edelim… 

Demokratik bir ülkede yaşıyoruz… 

Herkes siyasi parti kurabilir. 

Bu anlamda sokaktaki Sarı Çizmeli Mehmet Efendi'de siyasi parti kurup, tabelasını asabilir. Sarı Çizmeli Mehmet Efendi Partisi… 

Şu "refleks partilerinden" daha çok  oy alırsa hiç şaşmayalım.