Global şirketler kolay para kazanmanın yolunu bulmuşlar. Üretim ağı “ otomasyon”, sistemi takip işi “ dijital” , hesap dükümü ve inceleme işlemleri “ elektronik” , İnovasyon işi “yapay zeka”, ancak müşteriler İNSANOĞLU insan …

Her firma kendince bir formül bulmuş, tüm işlerinizi dijital kanallardan çözmenizi istiyor. Bilmem kaç numaralı telefonu tuşlayın, yada akıllı telefonunuza gelen QR kodunu okutun “İŞİNİZİ şıp diye 5 saniyede çözün” ! Kim çözmüş ki siz çözeceksiniz. Kaşınızda bir bilgisayar programı var ve siz DON KİŞOT gibi yel değirmenlerine karşı savaşıyorsunuz. Telefonun uçundaki o donuk ve itici SES’le sorununuzu çözmek için büyük mücadele veriyorsunuz. Belli başlı uyarılar alıyor ve öfkeniz daha da artmış oluyor. “ Geri dönmek için şu rakamı tuşlayın”, az önce dinlediklerinizi yeniden dinlemek isterseniz şunu tuşlayın , yok bir daha dinlemek istemiyorsanız telefonunuzu parçalayabilirsiniz …
Bankalarda bu işin karlı olduğunu görmüşler ve neredeyse şubelere gerek yok diyecek kıvamdalar. Peki halk ne düşünüyor, hiç merak eden hiç soran var mı, hani şu müşteri olan İNSANOĞLU insan ne düşünür diye? Ben şahsen karşımda bir İNSAN olmasını isterim, donuk sesli bir bilgisayar programıyla cebelleşeceğime derdimi bir İNSANA anlatmak isterim. Buna bazıları “ BOOMER sendromu “ diyor, yani Orta yaş üstü kesimi tanımlamak için kullanılan bir deyim “boomer”. Deniyor ki yaşlılar uğraşmak istemiyor, gençler zaten dijital olarak gelmişler Dünyaya … Oysa ellerinden telefon düşmeyen kesim de o boomer dedikleri, fakat teknoloji o kadar hızlı ilerliyor ve o kadar çok gri alan var ki, insanın hata yapmaması olası değil.
Küresel Dünyanın belki de bize anlatılmayan en büyük kaosu bu teknolojik çeşitlilik ve hız. Bazı uzmanlar sürekli uyarıyor “ eğer bir delinin eline geçerse o yapay zeka, oturduğunuz ev, bindiğiniz araç, sahip olduğunuz menkuller, dijital paralarınız, kripto varlıklarınız bir anda “ sahip değiştirmiş olabilir” … Dünya da ilk darbeyi “ bana bir şey olmaz “diyen zavallı almıştı. Anlatmak istediğim konu “ ameliyatlarda robotik cerrahi kullanmayalım değil, elbette her alanda ilerlemelerin katkısını insan olarak görelim ancak yalnızca robotların olduğu bir ameliyathanede huzur içinde bir operasyon geçireceğinize inanabiliyor musunuz?
Eğer bir ameliyat olacaksam orada operatör doktor Hüseyin Bayrak’ın olmasını tercih ederim. Yada bir bankacılık işim olduğunda o güler yüzlü personelleri tüm teknolojik sistemlere değişmem. İster kamu da bir işiniz olduğunda ister bir banka şubesinde bir işlemle uğraştığınızda size yardım edecek olan eğer bir İNSAN varsa, ( elbette işini gönülden yapanları kastediyorum) bana göre çözülmeyecek sorun kalmaz. Kendi kendine telefonuyla konuşup kavga eden birini görürseniz bilin ki o vatandaş deli değildir, yalnızca işini dijital kanallarla çözmeye çalışan bir İNSANOĞLU insandır.