Yaklaşık iki hafta kadar önce ZESOB Başkanı Muharrem Coşkun'un makamında sohbet ederken, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Cezmi Yalınkılıç kendisini ziyarete geldi.

Bir süre sohbet ettik…

Sohbet sırasında, İl Jandarma Komutanlığı'nın özellikle "uyuşturucu ile mücadele " konusunda gösterdiği başarıdan dolayı kendisini tebrik ettim. Aynı şekilde İl Emniyet Müdürlüğü'nün de uyuşturucu ile mücadele konusunda çok başarılı operasyonlara imza attığını ifade ettim.

Zonguldak'ta gerek polis, gerek jandarma teşkilatları tarafından asayiş ve güvenliğin sağlanması için gece gündüz yoğun çalışma ve operasyonlar yapılırken, her iki güvenlik teşkilatımız tarafından da özellikle uyuşturucuya geçit verilmiyor, sorumluluk alanlarına göre şehirlerimizde ve köylerimizde zehir tacirlerine karşı operasyonlar düzenleyip, halkımızı ve özellikle gençlerimizi bu melanetten uzak tutmak için azami çaba gösteriliyor.

Bunu gazetelerimize yansıyan haberler nedeniyle en iyi bizler biliyoruz.

Zonguldak'ta, güvenlik güçlerimiz tarafından neredeyse iki günde bir uyuşturucu operasyonu düzenleniyor.

Zehir tacirleri uyuşturucu maddelerle birlikte ele geçirilip, adalete teslim ediliyor.

Bu durum, sadece ilimizle sınırlı değil, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı ülke genelinde aynı titizlik ve hassasiyet içinde uyuşturucu ile mücadele ediyor, uyuşturucu çeteleri çökertiliyor, çok yüksek miktarlarda uyuşturucu madde ele geçiriliyor, zehir tacirlerinin ağababaları da yargı huzuruna çıkarılıyor.

Bu konuda çok büyük bir başarı da, önceki yıllarda Ortadoğu'dan Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine uyuşturucu trafiğini elinde tutan PKK terör örgütünün belinin kırılmış olmasıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Polis Teşkilatı'nın, yoğun ve etkin mücadelesi sonucunda kaçacak delik arayan PKK'nın, uyuşturucu trafiğini sürdürecek hali de kalmadı.

*

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD'de kiminle "hamburger" yedi, yanında ne içti, biz bilmiyoruz ama, "seçim sarhoşluğuna" kapıldığı besbelli...

Aksi halde, sağlıklı bir kafa ile bu sözler söylenmez.

Bir ülkenin ana muhalefet partisinin liderinin, doğrudan devleti hedef alarak, güvenlik güçlerinin uyuşturucu ticareti ile yeteri kadar mücadele etmediğini ve devletin cari açıklarını kapatmak üzere uyuşturucu ticaretine göz yumduğunu söylemesi gaflettir, delalettir, seçim sarhoşluğu içinde ne söylediğini bilmemektir.

ABD hamburgeri fikrini bozmuş olmalı…

Burası muz cumhuriyeti değil, Türkiye Cumhuriyeti'dir.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun, devletin uyuşturucu ticaretine zemin hazırladığı ve güvenlik güçlerinin zehir tacirlerine karşı yeterli mücadeleyi yapmadığı şeklindeki sözleri, devlete ve güvenlik güçlerimize atılmış çok büyük bir iftiradır, böyle bir iftira ana muhalefet partisi lideri sıfatını taşıyan birine yakışmamıştır.

Aksine, Türkiye Cumhuriyeti, başta Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı olmak üzere ilgili tüm birimleri ile uyuşturucu ile mücadele konusunda dünyada ilk sıralara girecek büyük başarılara imza atmış ve bu mücadele halen en yoğun ve etkin bir şekilde devam etmektedir.

*

Siyaseti kendi kulvarında, kendi zemininde yapmak yerine, sırf iktidarı yıpratabilmek adına devleti hedef alıp, güvenlik güçlerimize iftira atacak bir mecraya sürüklemek akıl tutulmasından başka bir şey değildir.

Bu iftira CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na büyük bir "irtifa" kaybettirmiştir.

Devlet hepimizin devleti, güvenlik güçleri hepimizin güvenlik güçleridir.

Bunu en çok idrak etmesi gerekenler de, devleti yönetmeye talip olan siyasiler olmaladır.